21 Kasım 1911, Fransızlar da para vermiyor.
Aynı yıl Hürriyet ve İtilaf Partisi kuruluyor.
Demokrat Parti, Adalet Partisi, Anavatan Partisi ile iktidar gören merkez sağ partilerin temelini oluşturan Hürriyet ve İtilaf Partisi.
O partinin kurulmasının arkasında iktidarın yolsuzluk ve rüşvet iddiaları, siyasi krizler, halkın sefaleti var. Yeni parti hızla en büyük muhalefete dönüşüyor.
Hürriyet ve İtilaf 23 Ocak 1913’te Enver Paşa’nın Bab-ı Ali darbesi ile bir süre kapatılıyor.
Tarihin tekrarı
112 yıl sonra...
19 Mart 2025...
Ekrem İmamoğlu ve arkadaşları gözaltına alınıyor, sonra tutuklanıyor.
Yüksek enflasyon, yükselen döviz kuru, artan iç ve dış borçlar, halkın artan sefaleti ile Türkiye Cumhuriyet Tarihinin en uzun süren ekonomik krizini 2018’den bu yana atlatamıyor.
O kriz yaşanırken, siyasilerin deyişiyle 19 Mart darbesi yeni bir ekonomik krizin kapısını aralıyor.
İmamoğlu ve arkadaşlarının tutuklanmasıyla tırmanan dövizi frenlemek için Merkez Bankası yaklaşık elli milyar dolar harcıyor.
Cumhuriyet’in en pahalı 19 Mart’ını yaşıyor Türkiye.
Şu tesadüfe bakın ki...
CHP’ye kayyım atamak gibi bir macera tam da aynı günlerde fısıldanıyor kulaklara.
7 ve 10 Eylül 1946
CHP’nin tek parti dönemi.
7 Eylül 1946’da Recep Peker başkanlığındaki hükümet yüzde 117 devalüasyona gidiyor.
Ondan bir gün önce ekonomik kararlar Meclis’te gizli oturumda tartışılıyor. Ayrıca, bir yasa kabul ediliyor:
“Kamu heyecanını tahrik eden, halkın güveninin sarsılmasına sebep olanlar bir yıldan üç yıla kadar hapisle cezalandırılır”.
Tesadüf bu ya!...
Son birkaç yıldır çok sık başvurulan “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmekten bir yıldan üç yıla kadar hapisle” cezalandırmanın aynısı!..
Yasaya itiraz eden muhalefete Başbakan Recep Peker:
“Sizden izin istemiyoruz, size sadece haber veriyoruz”.
Şimdi de AKP hiç kimseyi dinlemiyor, her durumda bildiğini okuyor.
1946 yılındaki yasa “kamu heyecanını tahrik eden gazetelerin” kapatılması için hükümete yetki tanıyor.
10 Eylül 1946’da Yeni Sabah ve Gerçek gazeteleri kapatılıyor.
Günümüzde gazete kapatmaya gerek yok, zaten yüzde doksanı iktidarın denetiminde. Buna karşı, gazeteciler “bunu yazdı” ya da “şu protestoyu kayda aldı” gerekçesiyle tutuklanıyor.
Krizi bitmeyen ülke
4 Ağustos 1958...
10 Ağustos 1970...
24 Ocak 1980...
5 Nisan 1994...
Türkiye’nin ağır ekonomik önlemler aldığı, Türk Lirası’nın değerini düşürdüğü (devalüasyon) tarihler.
Ancak, 2001 krizi görülmedik siyasi bir kriz sonucu patlıyor. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer Başbakan Bülent Ecevit’e Anayasa kitapçığını fırlatıyor. Gecelik faiz yüzde 6200’ü (altı bin iki yüz) görüyor, dolar birkaç saat içinde o tarihteki parayla 670 bin liradan 1 milyon 225 liraya fırlıyor.
2001 krizi de 19 Mart 2025 krizi de siyasi nedenlerle patlıyor. Bir farkla, 2001’de doları frenlemek için beş milyar dolar yakan Türkiye, bugün elli milyar dolar yakmak zorunda kalıyor.
İstanbul, Samsun, Yozgat
Tek adam rejimiyle birlikte, iktisat tarihinde eşi bulunmayan kararlarla enflasyon patlıyor, dış açık artıyor, 2018’de Türkiye ağır bir krize sürükleniyor.
Kasım 2021’de dolar ilk kez 10 lirayı görüyor.
Haziran 2023’te 21 lirayı,
Ocak 2024’te 30 lirayı aşıyor.
19 Mart’la birlikte, bir ara 40 Lira’ya dayanıyor, Merkez Bankası’nın piyasaya dolar sürmesiyle bugün 38 lira etrafında dönüyor.
1911’de Osmanlı’nın borç bulamadığı yıl Hürriyet ve İtilaf Partisi kurulurken...
2025’te CHP haftada en az iki kez binlerce insanı meydanlarda topluyor, İstanbul’un değişik ilçelerinde, Samsun’da, cüretkâr bir girişimle, AKP’nin kalesi Yozgat’ta.
Kayyımdı, öğrencileri, siyasileri, gazetecileri içeri atmaktı, AKP’nin kör uçuşu 23 yıllık iktidarını iyiden iyiye sarsıyor.
Sokaklarda halk var, her yaştan, her meslekten.
Yalçın Doğan kimdir?
Yalçın Doğan, 1965 yılında Alman Lisesi'ni, 1969'da İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirdi.
Gazeteciliğe 1973 yılında Cumhuriyet'te ekonomi muhabiri olarak başladı. 1981 yılında Cumhuriyet Ankara Temsilciliğine atandı.
1989'da köşe yazarı olarak geçtiği Milliyet'te önce Yayın Koordinatörü, 1999'da Genel Yayın Yönetmeni görevlerini üstlendi. 2003'te Hürriyet Gazetesi'nde sürdürdüğü köşe yazarlığı 2015 yılında sona erdi. O tarihten bu yana T24'te köşe yazarlığına devam ediyor.
Türk Dil Kurumu, Sedat Simavi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'in çeşitli ödülleri yanında, 2014'te yılın en iyi köşe yazarı, Halk TV'nin 'Kırılmayan Kalemler' ödülünü kazanan gazeteciler arasında yer aldı.
Her biri özgün araştırma içeren IMF Kıskacında Türkiye, Dar Sokakta Siyaset, Fenerbahçe Cumhuriyeti, Savrulanlar kitapları ile anılarını derlediği Sussam Susulmaz Yazmasam Olmaz kitaplarını yazdı. Ayrıca, Komünist Enternasyonelde Faşizmin Tahlili başlığı ile yayımlanan Almancadan yaptığı bir çevirisi bulunmaktadır. Almanca ve İngilizce bilir.
|