29 Mart 2024

Seçimden önce son çıkış

Bu hafta seçimden başka bir şey ilginizi çekmeyebileceği için yine de dizilerle ve tiyatroyla bir şansımızı deneyelim, dedik...

Kendimizi 'NOW'dan Selçuk Tepeli gibi yapalım ve söyleyelim:
Bizim oyumuz İmamoğlu'na ama patron sizsiniz, siz karar verin! |
Aklıma her şey gelirdi de Murathan Mungan ve İyi Parti'nin adlarını yan yana düşünemezdim ama oldu! |
İtiraf edeyim ki Kızıl Goncalar'daki hafif çatlak Cüneyd Efendi'ye Özcan Deniz karşısında
bazen hak verir gibi oluyorum ama sonra hemen vazgeçiyorum |
Yuvakimyon sınıfında okul sırasına oturup oyun izledim

Bu, seçimden önceki son yazım; tabii ki herkes gibi benim de bütün aklım fikrim seçim sonuçlarında. Gazetecilik tarafsızlığına yakışmıyor ama ben magazinci olduğum için, tıpkı Hasan Cemal gibi, Ekrem İmamoğlu'na oy vereceğimi -üzülerek- açıklıyorum. Aşağıdaki fotoğrafta da belediye meclisi üyeliği seçimlerinde DEM'e oy vermeye karar verme ânım görülüyor. Umarım pazar günü 14 Mayıs'ta çektiğimiz üzüntüyü çekmeyeceğiz. 

Gonzo Tuğrul'un oyları iki ya da üç parti arasında dağılacak

Hackney, Cihangir'e geldi

Geçen hafta The Rolling Stones'un Hackney Diamonds'ı ve 'Hackney Tiger' tişörtüm diye kıyameti koparınca Berrin ve Zerrin Alganer kardeşler bana Londra Hackney'den derhâl bu güzel afişi gönderdiler. Eğer kazara Londra'ya giderseniz Hackney'e gidip orada mutlaka âlemlere akın, derim size. Gerçi ben seneler önce oradaydım ama duyduğuma göre Hackney âlemlerinde çok da değişen bir şey olmamış; Hackney yine aynı Hackney!
Bu arada biliyorsunuz, 20 yıldır Londra'ya gidemedim, bu tür hediyeler oraya özlemimi az da olsa gideriyor. Londra'daki okurlarımın dikkatine!

Berrin ve Zerrin Sisters'ın yolladığı Hackney afişi, Cihangir Caddesi'nde

Değişik bir tiyatro deneyimi

Arkadaşım Deniz Türkali'nin de içinde olduğu Monologlar Müzesi “Yuvakimyon” İstanbul Hikâyeleri'ni gördüm. Daha önce hiç yaşamadığım bir tiyatro deneyimiydi. Beş ayrı sınıfta, farklı oyuncular, 15'er dakikalık oyunlar sergilediler. Oraya kadar nasıl gittiğimi merak ediyorsanız söyleyeyim, Dr. İncilay Erdoğan beni orta pahalı jeepiyle evden alıp eve bıraktı. Özellikle alışılmışın dışında bir tiyatro deneyimi isteyen tiyatroseverlerin mutlaka gidip görmesini öneririm. Nisan ve mayısta da oynayacaklar. Aşağıya yönetmenlerden biri olan Kerem Pilavcı ile oyunların sergilendiği Yuvakimyon Rum Kız Lisesi önünde çektirdiğimiz fotoğrafı bırakıyorum; güneşli ve güzel bir gündü!

Yönetmen Kerem Pilavcı ile Yuvakimyon önünde bir poz; Gonzo Tuğrul yine anlatıyor

Ramazan dizileri

Aslında çok bulaşmayayım, diyordum ama bir ikisi hariç tüm dizilerde Ramazan ayı muhabbeti başlayınca dayanamadım. Ramazan ayı dizilerinin yazılı olmayan kuralları, en çok Yılmaz Erdoğan'ın parlak olmayan şairliğine rağmen tutmuş gibi görünen İnci Taneleri dizisinde tavan yaptı. Dizideki pavyon sahibi, pavyonda çalışan hanımefendileri toplayıp onlara Ramazan paketi verince biraz şaşırdım ama bitmedi... Arkasından da şu cümle geldi: "Şimdilik hoşçakalın, bayramdan sonra görüşürüz." Gerçi artık Ramazan'ın da sonuna doğru yaklaşıyoruz ama güzeller güzeli Hazar Ergüçlü'nün dans sahnelerini görememek bir izleyici olarak beni üzdü. 

Siz de Hazar Ergüçlü'nün danslarını benim gibi özlediyseniz diye
eski bölümlerden bir fotoğrafı buraya bırakıyorum

Gelelim, 'seküler-muhafazakâr çekişmesi'ni konu alan iddialı dizilerden Kızıl Goncalar'a... Özcan Deniz'in canlandırdığı psikiyatrist Levent ile Mert Yazıcıoğlu'nun canlandırdığı ve Levent'in danışanı olan tarikatın önde gelen ismi Cüneyd'in 'felsefî' tartışmaları gerçekten çok kafa karıştırıcı. Zaman zaman kendimi neredeyse Cüneyd Efendi'nin tarafını tutarken bulabiliyorum! Neyse ki onu yapmayacak kadar şuurum var... Dizide bir tarikat iftarı vardı ki kelimelerle anlatamam, görmeniz gerekir! Bu arada ben hâlâ diziyi izliyorum çünkü hem Kemalist arkadaşım Şerif Erol oynuyor hem de RTÜK'ten iki hafta ceza almışlardı, yâ sabır! 

İzlemeyenler varsa gözünüzde canlandırın diye iftar sahnesini buraya koyuyorum.
Ee malûm, Ramazan'dayız... 

Herkesin birbiriyle evlendiği, seküler hanımefendilerin sürekli dindar adamlara aşık olduğu Kızılcık Şerbeti, canım arkadaşım Ahmet Mümtaz Taylan'a rağmen benim açımdan bütün şansını kaybetti. Haftaya belki izlerim... Ama Evrim Alasya'nın canlandırdığı Kıvılcım'ın 'Atatürk ilkeleri' diye haykırdığı sahnesini hiç unutmayacağım. Pes! 

Kıvılcım'ın dizideki hâletiruhiyesini yansıtan bir kare

Sıkça sorulan sorular ve cheap shots

* Uzun zamandır bir cheap shots bölümü yazmıyoruz ama bu kez yazıya girmeye değer bir gelişme söz konusu. Geçen gün televizyon seyrederken Murathan Mungan'ın sözlerini yazdığı bir şarkıyı duyunca çok şaşırdım:
"Bu maskeli balo ve onun sahte yüzleri."

İtiraf edeyim başta Ankara günlerinden arkadaşım Murathan Mungan'ın bu sözlerini DEM'e ya da TİP'e verdiğini düşünmüştüm ama ertesi gün ne göreyim? Mungan haklı olarak kıyametler koparıyor ve İyi Parti'nin şarkıyı seçim reklamı amacıyla kullanmasına tepki gösteriyor. Gördüğünüz gibi Türkiye'de artık gücü olan herkes istediği şeyi, istediği gibi yapıyor; kimse ağzını açmıyor, böyle sürüp gidiyor... 

Bana hep "Hiç gençlerle buluşmuyor musun?" diye sitem edenlere cevabımı hem burada hem de Tarihimden Yapraklar fotoğrafıyla vermiş olacağım. Karede Deutsche Welle Bonn muhabiri Ece Çelik, 10Haber Kitap editörü Erkan Aktuğ, 10Haber Yaşam editörü Aydil Durgun ve Gonzo Tuğrul var. Gençlerden kim kime mobbing uyguluyor, dedikodularını alıyorum, kimse merak etmesin! Bu arada Ece'nin son yayımlanan LGBTİ+ haberini de bırakıyorum. 

Tarihimden yapraklar

Nokta'da, Radikal'de, Milliyet Sanat'ta yıllarca beraber çalıştığım arkadaşlarımla 60'ncı yaş günümü kutlarken çekilmiş bu fotoğrafa geçen gün rast geldim. Dayanamadım, sizlerle paylaşıyorum... Yalnız isim sormayın, fotoğraftaki herkes 'birisi'! 

Tuğrul Eryılmaz, hayranı meslektaşlarıyla 60'ıncı yaşını kutluyor... 

Linkler ve çağrılar

Hrant Dink Vakfı tarafından "Dijital Teknolojileri Kullanarak Nefret Söylemi ve Ayrımcılıkla Mücadele" projesi kapsamında organize edilen panel serisini tüm okurlarıma öneriyorum. 2 Nisan'da medya okuryazarlığı, 3 Nisan'da nefret söylemiyle mücadelede dijital aktivizmin rolü, 4 Nisan'da da sivil toplum kuruluşları için dijital aktivizm konuşulacak. Programın tamamını incelemek isteyenler için link bırakıyorum. 

* Türk ve Arjantinli sinemacıların ilk kez bir konferansta buluşacağını duyunca çok heyecanlandım ve sizinle de paylaşmak istedim. Arjantin ve Türkiye'nin önemli sanatçılarının katılacağı organizasyonu Pi Arte TV'nin kurucusu M. Mircan K. organize ediyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Müzik önerisi

Bu haftanın şarkısını meslektaşım ve mahalle arkadaşım Şengün Kılıç seçti: İbranice Had Gadya... 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Ödül bolluğu, Mülkiye Pide Grubu ve itirazlarım...

Hastalıktan mabadımı kaldırabilseydim, İstanbul'a gelen Mülkiyelilerin pide partisine katılıp çeşitli sınıfsal rezaletler çıkaracaktım ama olmadı...

Magazin noir girişimlerine yavaş yavaş başlıyorum

Gonzo gazeteciliğimin bu aşaması en fazla 6-7 ay sürecek, çünkü sizlere veda etmeyi düşünüyorum...

Happy bayrams!

Bayram seyran demeyip Cihangir kafelerini gezerek yazımı yazdırmayı becerdim, etraf pek boş...