)
Yeni yılın ilk magazinine bu fotoğrafla başlamanın içinizi ısıtacağından adım gibi eminim. UNICEF Türkiye Milli Komitesi Genel Müdürü İnci Haseki'nin (hiç tanımıyorum) mesajından arakladığım bu fotoğraf, içimi ısıttığı kadar, uzaktan eğitim internet bağlantısı peşinde karlı tepelere tırmanan çocukları, Suriyeli göçmen çocukları, Akdeniz'de yaşamını yitiren çocukları da hatırlattı.
Daha fazla, YT'nin deyişiyle, "drama queen"lik yapmayayım ve çocukları mutsuz olan bir dünya iflâh olmaz deyip keseyim. Hoşgeldin 2021.
Unicef bağış kampanyası için tıklayın
Eski vekilimle 20 dakika
Epey bir süredir hastalıklarla boğuştuğu için gül yüzüne hasret kaldığımız Sırrı Süreyya Önder'i kısacık da olsa bir gördük. Doktorların zulmünden bir kaç saatliğine kurtulunca 'Upper Cihangir'e gelmiş. Tabii ki önce benimle buluştu. Çünkü yazarlar ve sinemacılar dışında en ünlü arkadaşı benim.
Kendisinin ön sözünü yazdığı, Muzaffer Doyum'un "Yılmaz Güney İle Paris'te İki Yıl" kitabını getirdi. Ama Sırrı Süreyya ile Kaktüs'ün kaldırımında "take away" (halk dilinde gel-al) servisini beklerken hastalık yarıştırdık. Aslında ben daha hastayım ama eski vekilin 7 Ocak'ta duruşması olduğu için beraberliğe razı oldum.
Bizimle birlikte servis bekleyen gazeteci Okan Aşık (evet, Mülkiye'den sınıfdaşım Melih Aşık'ın oğlu) ve darbukacı-yazar Seray Şahiner'in sesleri pek çıkamadı. Bu arada Şahiner'in bana part-time hemşirelik yaptığını da ekleyeyim. Arada uğrayıp belime defne yağı sürüyor. Sağolsun ama bir de annesinin yapıp bana gönderdiği enfes likörlerin yarısını içmese...
hndKaktüs önünde paket beklerken Okan Aşık, Sırrı Süreyya Önder, Seray Şahiner, Tuğrul the gonzo. (Fotoğraf: Kaktüs'ün Tahir Bey'i)
Datça postası
Epeydir sessiz olan, onlarca entele (Mesudiye Köyü, tepeler) ve de bir avuç keyfi yerinde'ye (Palamutbükü) sığınak görevi yapan Datça stajyerimden sonunda ses çıktı.
Figen Kumru, herhalde Amed stajyerim Sedat Yılmaz'ı kıskandı. Ah bu magazinciler...
- Datça’ya kış henüz gelmedi. Öğle saatlerinde millet hâlâ yüzüyor. Bu güzel havalara aldanan bahar çiçekleri, papatyalar açmaya başladı.
-Datça bu kış çok hareketli. Yazlık evi olanlar, salgın nedeniyle artık kışlık olarak da kullanıyor bu evleri. Kiralık ve satılık ev piyasası, büyük şehirlerdeki salgından kaçanlar nedeniyle çok hareketli.
5 yıldır Palamutbükü’nde yaşayan oyuncu – eğitimci, Ne Tiyatrosu’nun kurucusu Şebnem Sönmez, Korona günlerinde online derslere başladı. Sönmez; Amerikalı yazar ve yönetmen Julia Cameron'un yıllar önce projelendirdiği “Sanatçının Yolu” workshop’unu Türkiye’de uygulayan ilk sanatçı.
Sönmez bu çalışmada katılımcıların hangi sanat dalına eğilimi olduğunu ve yeteneklerini ortaya çıkarıyor. 18 yaşın üzerinde, sanatın herhangi bir dalına dair yaratma arzusu olan herkes, bu 12 haftalık workshop'a katılabiliyor.
Yeni sınıfın tarihleri ve detaylı bilgi için [email protected] adresine mail atabilir.
Ünlü oyuncu Şebnem Sönmez, artık Datça'da ama bütün Türkiye'ye yetişiyor
Tarihimden yapraklar
Gördüğünüz gibi, 80 ortalarında hâlâ kel değilim
1980 ortaları. Yeni Gündem'de MB ve ÜK'a rağmen neşriyat müdürlüğü yapmaya çalışıyorum. Yeni Gündem, çalıştığım en erkek yoğun yayın organıydı.
Maaşlarımız makûldu ama traş için berberin dergiye gelmesi bizler için daha kârlıydı. Yani traşlar şirketten. Şimdi cennette olan canım Nihat Tuna hepimizi çok iyi idare ederdi.
K.G.G.
Desen: Kemal Gökhan Gürses
Bu linkler ihmâl edilmesin
*
TRT Radyo 3'te "
Dünyadan Yerel Sesler"
Hafize Okan'ın dinlendirici sesiyle Salı günleri 22.05'te. Bu hafta Peru var.
* Açık Radyo'da Dr.
Ayşegül Tözeren ve
Selim Bodur'un
"Önce Sağlık" programında konuklardan biri olacağım. Rolümün ne olacağını ben de bilmiyorum. Heyecan fırtınası...
Sıkça sorulan sorular ve cheap shots
- Yeni Şafak'ın sekiz yıllık yayın yönetmeni ve yanlış anlamadıysam, 25 yıllık mensubu İbrahim Karagül görevinden ayrıldığını bir mesajla duyurdu. En doğal hakkı ama mesajındaki kafama takılanlara bulaşıp sataşmalarıma başlayayım. "Başka bir hayat mümkün mü, deneyeceğim" diyor. Ben tam dini bütün meslektaşıma "Hah doğrusu bu" desteği atmaya hazırlanırken Karagül, "Yeni Şafak'ta yazmaya devam edeceğim" bombasını patlatıyor. Daha sonra gelen teşekkür paragrafını okuyunca aklıma hain düşünceler üşüşüyor.
Uzun saçlı Karagül, (ben kelim de) Türkiye için yaptıkları fedakârlıklardan dolayı Albayrak Holding'e şükranlarını sunuyor. Holdinglerine para kazandırmak yerine Türkiye'yi önceleyen, soyadları Albayrak olan yedi erkeğe (peki beyefendi) selam yolluyor. Son darbe daha sonra geliyor.
Asker olmak içinde kalmış olmalı ki "Vatanım için mücadeleye devam edeceğim " diyor Karagül. Ben de pes ediyorum ve Yeni Şafak'taki meslektaşlarıma geçmiş olsun diyorum. Gerçi başlarına Albayrak Medya Genel Müdürü Ömer Karaca gelecekmiş ama olsun. Onun hiç değilse ne olduğu belli. Şimdi "gitti Ali geldi Ömer" diyeceğimi sanıyorsanız yanılıyorsunuz çünkü son anda gazetenin köşe yazarı Hüseyin Likoğlu'nun göreve atandığını öğrendim.
Onlarca Albayrak'tan biri belki duyar diye yazıyorum, köşe yazarından yayın yönetmeni, yayın yönetmeninden köşe yazarı çıkarmak hiç doğru bir patron tavrı değil. Eski ana akım bunun örnekleriyle dolu. Biz AKP'nin yeni ana akımını uyararak görevimizi yapmış bulunuyoruz. Gonzo gazeteciliğim buraya kadar, haddimi daha fazla aşmayayım.
* Bir araştırma şirketinin yaptığı "Türkiye'nin en güvenilir gazetecileri" soruşturmasının sonucu AKP'nin medyayı çektiği vasatı göster mi bilmiyorum. Listenin başında 70'lerin en jön ve pop televizyoncusu olan ama şimdilerde sanki yüzüyle ilgili bir sıkıntısı varmış izlenimi veren Uğur Dündar yer alıyor. Liste yüzbinlerce YouTube abonesi olan, bir ayağı Miami'de bir ayağı Urfa'da olan fakat aklının nerede olduğu belirsiz Cüneyt Özdemir'le son buluyor. İtibar listesinde Sözcü'den Yılmaz Özdil, İsmail Saymaz (Halk TV herhalde şimdi çocuğu işten çıkardığına pişmandır), Hürriyet'ten Ahmet Hakan (Ertuğrul Özkök herhalde hasetinden çatlamıştır), Hürriyet ve CNN'den Hande Fırat ( Müthiş bir "hızla yükseliş" hikâyesi), Posta'dan Nedim Şener ( Nedense aklıma hep çoktandır görmediğim Ahmet Şık'ı getirir) de var.
Hemen panik olmayın Hasan Cemal, Aydın Engin, Mehmet Y. Yılmaz gibi gazeteciler listede yok neyse ki.
Bu arada bir "gonzo journalist" olsam da haberi eksik bırakmak bana yakışmaz. Aynı araştırmada en güvenilir siyasetçi İçişleri Bakanı Süleyman Soylu çıkmış.Fazla gevezeliğe gerek var mı?
)
İtibar listesinin başını çeken Uğur Dündar, 1975 yılında Hülya Koçyiğit'le başrol baylaşmıştı - Cüneyt Özdemir işiyle olmasa da sonunda radarıma takılmayı başardı
-Yazar arkadaşım Mine Söğüt, sonunda minibüs evinden kurtulup mid-Cihangir'de bir daireye taşınabildi. Evi küçükmüş ama terasını (deniz görmüyor) öve öve bitiremiyor. Ha bire kahvaltıya çağırıyor ama Korona engeli var.
Söğüt'ü biraz Kemalist bulurum ama yine de Alev Coşkun Cumhuriyet'inin en radikal köşe yazarı olduğunu da teslim ederim. Şimdi az sayıda da olsalar yeni yetme okurlarımın itirazlarını duyar gibiyim. "Yahu Cumhuriyet köşe yazarlarının neredeyse hepsi 65 plus. Bu şimdi Mine Söğüt'ü övmek mi oldu?" Bakın 45 eksi okurlarım, beni bu tartışmanın içine çekip Sözcü'den bir tık da olsa iyi Cumhuriyet'le papaz edemezsiniz. Nokta...
Mine Söğüt "Barış" işaretli eski evinde. Ben çektim
Advertorial
Şimdi tam da sırası
Kaos GL, Gazeteci Sibel Yükler’in hak örgütleriyle röportajlarından oluşan “Şimdi Tam da Sırası” kitabını yayınladı. Kitapta Ardından İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Genel Sekreteri Metin Bakkalcı, Hayvan Hakları İzleme Komitesi (HAKİM) Koordinatörü Fatma Biltekin, İnsan Hakları Derneği Eş Genel Başkanı Eren Keskin, İnsan Hakları Ortak Platformu (İHOP) Genel Koordinatörü Feray Salman, Kadının İnsan Hakları-Yeni Çözümler Derneği’nden (KİH-YÇ) Berfu Şeker ve Özlem Şen ve Kaos GL Genel Koordinatörü Umut Güner ile yapılan röportajlar yer alıyor.
Müzik önerisi
Bu haftanın şarkısı "boğazına kuşlar kaçmış" İnka Prensesi Perulu Yma Sumac'tan El Condor Pasa. Simon and Garfunkel'den de dinlemiştik ama bu özgün olanı. Bayılcaksınız seslere...
