12 Ocak 2020

İran fena çuvalladı

İran'da bir an önce Devrim Muhafızları kafasının değişmesi, devrim ihracı politikalarından vazgeçilmesi, ülke içindeki sorunlara öncelik verilmesi zorunludur

İran az çok bildiğim, sevdiğim bir ülkedir. On yıllardır izlerim, dış ilişkilerinde böyle bir çuvallama anımsamıyorum.

İran bu krizi başka türlü yönetebilirdi. "İntikam soğuk yenen bir yemektir" diyerek, misilleme tehdidini, ABD'yi uzun süre tedirgin kılacak, Trump'ı iç politikada daha fazla eleştiriye maruz bıraktıracak şekilde zamana yayabilirdi.

Bu arada, mağdur imajını yaratarak kendi lehine bir uluslararası kamuoyu oluşturmaya çalışabilirdi. Birleşmiş Milletler'in yargısız infazlar raportörü, insan hakları konseyi, hatta Güvenlik Konseyi gibi organlarını kullanarak ABD'yi diplomatik açıdan sıkıştırmaya çalışabilirdi. Trump aleyhtarı Batı medyasını da kendi lehine yönlendirebilirdi. Dışişleri Bakanı Cevad Zarif böyle bir kampanyayı gayet iyi yönetebilirdi.

İran, Büyük Şeytan'a hemen tepki göstereyim derken, acele işe şeytan karıştığını unuttu.

Yanlışlar cenaze törenleriyle başladı. 60 kişi ölür mü bir cenaze töreninde? Bu ne biçim bir ilkel düzenlemedir? Ağlar mısın, güler misin? Kasım Süleymani cennete gidecekmiş. Ya onun cenazesinde ölenler? Şark kafasıyla anlarlar mı bilmem: Bu cenaze törenlerindeki ölümler yüzünden rezil oldular.

Irak'ta Sistani'nin ve Mukteda Sadr'ın daha kuvvetli mesajlar vermesi sağlanamadı. Gene Irak'ta ABD'nin çekilmesine dair bir Meclis kararının sadece şiilerin oylarıyla geçirilmesi yanlış oldu. Bu karar İran'ı Irak'ta güçlendirmeyecektir. Sünnileri birleşmeye iten bir etmen olabilir. Kürtlerin de bu karara olumsuz bakmaları yerindedir.

İranlı yetkililer, ABD hedeflerini vurup 80 Amerikan askerini öldürdüklerini söylediler. Fos çıktı. Koskoca Hameney, Trump'ın suratında kanlı tokat izi gösteren komik bir tweet attırarak bence kendini de komik düşürdü. İranlılar, sonra kalkıp aslında bu kez sadece tesisleri hedef aldıklarını, canlı hedefleri daha ilerde vuracakları gibi inandırıcı olmayan ve hem çelişkilerini, hem de beceriksizliklerini ortaya koyan açıklamalar yaptılar.

Ukrayna uçağının düşürülerek onca insanın ölümüne yol açılması insani açıdan büyük bir trajedi, hukuki açıdan büyük bir suç, dış ilişkiler açısından rezaletin son perdesi oldu. Bakalım İran nasıl altından kalkabilecek işlediği bu cürümün. Birkaç sorumlu çıkarıp onları asarlarsa tam Şark kafasıyla davranmaya devam etmiş olurlar.

Trump bu çatışmadan beklediğinden daha kârlı çıktı. İran yıllardır ABD'nin hatalarından yararlanıyordu. Bu kez İran'ın hataları Trump'ın işine yaradı.

Biz de yatıştırıcı birkaç mesaj dışında işe karışmayarak doğru yaptık.

Bizim kamuoyuna bakılırsa, bir kısım bir şii militan lider öldürüldüğü için memnun görünürken, bir kısmın da ABD ve İsrail'e karşı direnen bir askerin öldürülmesine üzüldüğü anlaşılıyor. Kasım Süleymani kişisel eğilim bakımından bir Fars milliyetçisiymiş. Ermenistan – Azerbeycan ihtilafında Ermenistan'a destek olduğunu söylüyorlar. Hani bizde Türk – islam sentezi yapanlar vardır ya, o da Fars – İslam sentezi yapıyordu kendi kafasına göre.  Ancak, öldürülme şekli yanlıştı, yargısız infaz olarak uluslararası hukukun ABD tarafından keyfi ihlaliydi. Tepkinin yoğunlaşması gereken nokta buydu: keyfiliğe karşı hukuku savunmak.

Öte yandan, bu olay İran'daki güç dengeleri açısından yeni bir fırsat yaratmış olabilir. ABD'ne karşı aceleci ve beceriksiz tepki manevralarını rejimin radikal unsurlarının yönettiği anlaşılıyor. Ruhani, Zarif gibi ılımlıların, radikallerdan bunun hesabını sormak ve onları mümkün olduğu kadar tasfiye etmek için hareketlenmeleri gerekir. İran'da bir an önce Devrim Muhafızları kafasının değişmesi, devrim ihracı politikalarından vazgeçilmesi, ülke içindeki sorunlara öncelik verilmesi zorunludur.

Yazarın Diğer Yazıları

Ölüm ana

Yaşamamıza izin veren Ölüm Ana olduğunu düşünüyorlar. Ondan medet umuyorlar. Ölümün yaşamdan güçlü olduğunu görüyorlar. Yılda yirmi, otuz bin cinayetin işlendiği bir ülkede ölüme "insaf et, bizi yaşat" diyorlar. Hayat o kadar ucuz olunca ölüme yakıştırılan güç artıyor. Ölümde ana rahminin, kucağının sıcaklığı aranıyor

Meksika'daki kadın

İnanılır gibi değil ama gerçek! Meksika'nın dini Guadalupe Bakiresi dinidir. Başka bir deyişle, bizim açımızdan önemli olan, Meksika'nın kendine özgü bir hristiyanlık, nerdeyse yeni bir din benimsemesidir. Başat figürü de bir kadındır. İşte maço Meksika! Ey Kibele! Sen nelere kadirsin!

Okuyan kadın

Kadını kitaptan ayıramazsın, yoksa elma boğazına takılır