13 Nisan 2025
Fotoğraflar: Berk Kara
Kadıköy’de kurulduktan sonra ufak bir Ankara turu atıp tekrar yuvaya dönen darkwave ikilisi Makyaj, “Neredeyim, Kiminleyim?” adlı EP’lerinin yeni şarkısı “En Acı Kayıplar”ı BBI Music etiketiyle tüm dijital platformlarda dinleyiciyle buluşturdu. Grubun sound arayışındaki en nitelikli meyvelerden biri olan “En Acı Kayıplar”, darkwave’in karanlık sularında yer yer post-punk’a kadar kulaçlar arasında gidip gelirken, içe atılmış keşkelerin, pişmanlıkların tekinsiz bir dışavurumu niteliği taşıyor. Makyaj’la yeni sound’larını ve “En Acı Kayıplar”ı konuştuk…
- Sizi yakından takip eden bir dinleyiciniz olarak “Kuşlar” ve “Mayısta Bir Gün”den sonra bir makas değişikliğinize gideceğinizi tahmin ediyordum. Şarkılar bunun sinyallerini veriyordu diyeyim. “Konuşalım” ve “Sıkıldım”la birlikte bunu gerçekleştirmeye başladığınızı söylemek mümkün. Sözleri bir şekilde rayına oturtmak mümkün ama sound’da arayışlarla mı, yeni şeyler denemekle mi yoksa kafanızda tam olarak oturtmak istediğiniz sound’u bulma çabasıyla mı ilgisi var?
Evet, çok isabetli bir tahmin olmuş. İşin komik tarafı, böyle bir değişikliğe gideceğimizi biz bile bilmiyorduk. Aslında sound’umuzun değişmesinin nedeni tam olarak bize ait bir ses bulmaya çalışmamız. Bunun için de önce elimizdeki tüm alışkanlıkları bir kenara bıraktık ve sıfırdan başladık. Gün geçtikçe hedeflediğimiz sese yaklaştığımızı söyleyebiliriz.
- “Neredeyim, Kiminleyim?” EP’nize yeni şarkınız “En Acı Kayıplar”ı da eklediğimizde hem sound hem içerik olarak çalışmanın bir EP formatında olduğunu söyleyebilir miyiz? Tam olarak neleri kapsıyor “Neredeyim, Kiminleyim?”
EP’nin melodik olarak ya da prodüksiyon anlamında belirgin bir bütünlüğü yok. Ne teknik olarak aynı çizgide ilerliyor ne de şarkılar birbirini çağırıyor. Her biri kendi içinde farklı bir arayışın ürünü. Bu süreç, hem grup olarak nasıl bir müzik yapmak istediğimizi hem de bireysel olarak nerede durduğumu anlamaya çalıştığım bir dönemdi. EP’den, bu sorgulamanın sonucu olan son bir şarkıyı daha paylaşacağız. Ardından aradığımız sese biraz daha yaklaşmış bir Makyaj olarak yeni sulara yelken açacağız.
- Yeni şarkınız “En Acı Kayıplar”ı, sound’undan sözlerine, şarkının mutfağındaki işlere kadar en profesyonel şarkınız olduğunu söyleyebilirim. Baştan aşağı “temiz” bir şarkı. Bir falsosu yok. Ve önemlisi de yukarıda bahsettiğim “oturtmak istediğiniz sound” sanki yavaştan kendini göstermeye başlamış gibi. Siz neler söylemek istersiniz?
Öncelikle teşekkür ederiz. Bunu senden duymak çok güzel. Evet, yeni ögeler deneyip hangilerinin bizi tatmin ettiğini anlamaya başladığımız bu süreçte bazı taşların yerine oturduğunu hissediyoruz. Bu da bizi bir hayli mutlu ediyor.
- “En Acı Kayıplar”da ortamı “kör bir bakışla” görecek kadar “karanlığa” boğmuşsunuz. Bu şarkının içeriğiyle mi ilgiliydi? Yani kayıplar, keşkeler, pişmanlıklarla ilgili bir şarkı yapmak istiyordunuz ve böyle bir şarkı mı ortaya çıktı?
“En Acı Kayıplar”, EP’nin ortaya çıkan ilk şarkısıydı. Temelini kurduktan sonra bazı yerleri tam olarak içimize sinmediği için bir süreliğine nadasa bıraktık. Biraz nefes alsın, demlensin istedik. Şarkı ilk yazıldığında içinde güçlü bir kurtulma arzusu taşıyordu. Fakat zaman geçtikçe o istek yerini yavaş yavaş bir teslimiyet duygusuna bıraktı. Başlangıçta kayıpların, keşkelerin ve pişmanlıkların etrafında şekillenen bir şarkı olmasına rağmen bittiğinde bir kabullenişi anlatıyordu. “Kör bir bakış” ise tam da bu ruh halinin ifadesi. Göremeyen, görmek istemeyen ya da görmenin artık bir anlamı kalmadığına inanan gözlerin bakışı.
- Şarkı aslında yukarıda saydığım duygularla ilgili ve zaten adından da anlaşılacağı gibi “acı kayıplar”la ilgili hayli iddialı bir “damgası” var fakat ben olaya esasen, şarkının sonundaki sözlerde olduğu gibi tersten baktığınızı ve asıl olarak “yeniden doğma”yı vurgulamak istediğinizi düşünüyorum. Doğru mu anlamışım?
Şarkının ana teması, benliğin yavaş yavaş silinip hayatın içinde çözünmesi. Biraz tuhaf bir örnek olacak ama bu hâli, herhangi bir inanç sistemine dayanmayan ve umutsuzluk üzerinden gerçekleşen bir tür fenafillah hâli olarak düşünebiliriz. Yani varoluşun yükünü taşırken yok olarak bir bütünün parçası olma arzusu diyebiliriz.
- Geçtiğimiz yılı iyi bir ivmeyle kapattığınızı söylesek yanılmış olmayız sanırım. Bu yıl için planlarınız neler?
Şarkı yayınlama sıklığımızı arttırma konusunda bir ivme yakaladık. Ancak yeni sound arayışlarımız ve bu süreçte ortaya çıkan denemeler, dinleyicilerle aramızda zaman zaman bir kopukluk yarattı. Yine de bu arayışların uzun vadede grubun müzikal geleceği açısından çok değerli olduğuna inanıyorum. Bu yılki planımız; üretmeye ara vermeden devam etmek, “bu şarkı bir Makyaj şarkısı” dedirtecek işler ortaya koymak, canlı sahnelerde yer almak ve böylece daha geniş bir dinleyici kitlesiyle buluşmak. Ama tüm bunların ötesinde en büyük arzumuz; baskının ve sansürün değil, hayallerin ve seslerin konuşabildiği özgür bir Türkiye’de müzik yapan iki insan olarak güzel günlere uyanmak.
Burak Soyer kimdir? 1986 yılında Kütahya'da doğdu. 1992 yılında Çanakkale'ye yerleşti. 2004 yılında Marmara Üniversitesi Alman Dili Edebiyatı'nı kazandı. Aynı yıl okulu bıraktı. Bir süre garsonluk yaptı. 2005 yılında Radikal Gazetesi Kültür Sanat Servisi ve Kitap Eki'nde gazeteciliğe başladı. Aynı yıl Rolling Stone Türkiye'nin açılmasıyla birlikte Rolling Stone'a müzik yazıları yazdı. 2006-2008 yılları arasında Akşam Gazetesi Ekler Servisi'nde muhabir olarak görev yaptı. Daha sonra "memleketi" Çanakkale'ye dönüp Çanakkale Olay Gazetesi'nde çalıştı. İnternethaber.com, Sözcü.com.tr, Toplumsal Haber gibi internet haber sitelerinde Siyaset, Gündem, Spor, Yurt Haberler, Kültür Sanat, Yaşam, Lifestyle servislerinde editör olarak çalıştı. Trend Medya'nın YouTube kanalı için kültür sanat ve spor programı hazırlayıp sundu. Son olarak İstanbul Karaköy MONO dergisinin editörlüğünü yapıyordu. Şimdiye kadar Milliyet, Hürriyet, Hürriyet Kitap Sanat, BirGün, BirGün Pazar, BirGün Kitap, Taraf, Cumhuriyet Pazar, T24, Gazete Duvar, sendika.org, solhaber.org'a, siyaset, edebiyat, müzik, sinema, tiyatro yazıları yazdı. Halen T24 Haftalık, Bianet ve OT dergisine kültür sanat, K24, Edebiyathaber.net, Oggito, Ne Okuyorum?, Ajandakolik, Mahal Dergi, Romanoku internet sitelerine de edebiyat yazıları yazıyor. 2017 yılında ilk kitabı Zıvana Doğan Kitap etiketiyle yayımlandı. Zıvana'nın devamı olan Buji de 2019 yılında aynı yayınevinden çıktı. Son romanı Ring ise, geçtiğimiz Eylül ayında Karakarga Yayınları etiketiyle okuyucuyla buluştu. Ayrıca bir de kısa film senaryosu bulunmaktadır. 2015 yılında Anadolu Üniversitesi Sosyoloji bölümünden mezun oldu. Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Sanat Tarihi bölümündeki eğitimine devam etmektedir. |
“Bu kadar kaygının, krizin, umutsuzluğun olduğu bir ortamda çıkış noktası bulamayan insanlara bir mesaj iletmek istedik. Şarkının sözlerinde de belirttiğimiz gibi yanındakine güvenip birlik olup gülümseyerek sevgiyle, bir şekilde her şeye çözüm bulabiliriz”
“Her şey kişinin önceliklerinle alakalı. Ben büyük şehirden kaçarım, kaçtığım yerdeki komşularım da on yıllardır büyük şehre kapak atmak ister. Ruhun hâlleridir bu”
Evet, ortam “kükürt” kokuyor ancak tam da buna rağmen, en azından bu konserler bize bir nebze olsun nefes aldıracak. İşte bu yılın (şimdilik) en önemli konserleri…
© Tüm hakları saklıdır.