05 Nisan 2024

Seçimlerle gelen rahatlama...

Yeniden, hafif çekinerek de olsa gülmeye başlamak ne kadar güzel bir şey, değil mi?

İnci Taneleri'nin başlangıcından beri irtifa kaybeden Yılmaz Erdoğan |
Benim de ikâmet ettiğim Beyoğlu'nun çiçeği burnunda belediye başkanı İnan Güney, Upper Cihangir'i de unutmasa iyi olur |
Yazarlar Nermin Yıldırım, Seray Şahiner, Gaye Boralıoğlu, yakışıklı bıyıklarıyla Murathan Mungan, Gonzo Tuğrul ve grafiker Nilgün Öneş yazarlar yemeğinde |
The Who'nun rock operasının döndüğünü duyunca, 1960'ların sonuna ışınlandım | 

***

Hafta başında, çok çok çok uzun zaman sonra içim rahat bir şekilde "Oh be bahar gelmiş" diye uyandım. Bütün büyük kentlerde olduğu gibi yaşadığım Beyoğlu'nda da AKP gitmiş, -inanmayacaksınız ama beni bile sevindiren- CHP'li İnan Güney gelmişti. Cihangir Mahallesi, Kılıçali Paşa Mahallesi ve Pürtelaş Mahallesi'nden -yani bizim oralardan- AKP'ye toplamda 466 oy, CHP'ye ise 3 bin 481 oy çıkmıştı. Bu bilgilere ulaşmamda yardımcı olan muhtarlarımız Halil Kalafat, Adnan Bal ve Fehime Esen'e teşekkür edeyim de kızmasınlar... 

Bu arada İnan Güney demişken, kendisini seçimin hemen ertesinde, kendisini muhalif zanneden taşra kanalı Halk TV'de görünce koltuğuma yerleştim. Ekibi sayayım size; tabii ki Barış Pehlivan, eski jön, yeni siyasal analizci Timur Soykan, her şeyi herkesten çok bilen Murat Ağırel; Şule Aydın'ın karşısına oturmuş konuşuyorlardı. Aman Allah'ım! Tophaneler, Piyale Paşalar, Balatlar ardı ardına konuşulurken Allah'ın bir kulu da -özellikle yeni belediye başkanı- Cihangir diyemedi!

Yukarıdaki oy sayılarını boşuna vermedim,
çiçeği burnunda belediye başkanına Cihangir ailesini hatırlatmış olayım! 

İçeride ve dışarıda seçim yankıları

Çok lafa gerek yok, biz sözü Fransa'nın ünlü Le Monde'u ve Türkiye'nin ünlü Leman'ına bırakıp aradan çekiliyoruz. 

Nispeten genç yazarlarla... 

Her ay başı Yakup 2'de tekrarlanan yazarlar yemeğinde bu organizasyonu da üstlenenler yine Mine Söğüt, Başar Başarır, Mehmet Bilal Dede gibi isimler oldu. Bu ayki yemek, birinci aydan daha tenha fakat geçen aydan daha kalabalıktı. Zaten aşağıda da toplu bir fotoğrafı göreceksiniz, lütfen isim saymamı beklemeyin, merak eden bu linke tıklayıp bakıversin. Ama bütün gece yanımda oturan, benim kadar yaşlı arkadaşım Oya Baydar'ın adını burada zikredeyim...

Bu arada Yakup'un yemekleri çok lezzetliydi. Adam başı 20'lik rakı içildi. Size verebileceğim düzeyde önemli bir dedikodu konuşulmadı, millet beni görünce sesini kesiyor. 

Söylemeden geçmeyeyim, yan masalardan birinde de solcu yazar Ayşen Şahin'in doğum günü kutlanıyordu. Yaşlı olduğum için erken kalktım ve Ayşen Şahin'in doğum günü pastasından yiyemedim. Tabii ki eklemeye gerek yok, arabayla Ayşegül Tözeren beni evden aldı yine arabayla eve bırakıldım. Yoksa biraz zor giderdim! 

İnanoğlu uğurlandı

1960'lardan beri sayamadığım kadar filmde imzası olan yönetmen ve yapımcı Türker İnanoğlu'nun cenazesi dün oldu. Gonzo Haber Ajansı da tabii ki oradaydı. Sevabıyla günahıyla,  Yeşilçam'da yüzlerce kez yapımcılık ve yönetmenlik yapmış olan İnanoğlu'nun, kurucusu olduğu Tim Show Center'da yapılan anma töreninde salon tamamen dolu olmasa da yarısı doluymuş. Gonzo Haber Ajansı'ndan muhabirimin aktardığına göre Türkan Şoray ve Filiz Akın törene katılmamış, Hülya Koçyiğit ise töreni kaçırmamış, hem de konuşma yapmış. 

Bu aralar pek gündemde olan Orhan Gencebay ile Yeşilçam'ın ünlü kötü adamlarından
Nuri Alço da cenazedelerdi
(Fotoğraf: Gözde Yel)

Biz dizilere ara vermedik

Erkek egosu kaynayan İnci Taneleri dizisinin iki hafta "zorunlu ara" verdiğini görmüşsünüzdür. Sözde bu haftanın bölümü yetişmemiş, önümüzdeki hafta da bayram olduğu için yayınlanmayacakmış, biz de inandık! Zaten düşmekte olan dizinin reytingleri, Dilber'in danslarına Ramazan arası verilince iyice düştü herhalde... Ya da seyirci, Yılmaz Erdoğan'ın klişelerinden iyice bayıldı... 

Hazar Ergüçlü'nün dansları son bölümlerde olmadığından, fotoğraf için eski bölümlere gitmek zorunda kaldık

Başrollerinde Şevket Çoruh ve Günay Karacaoğlu'nun oynadığı Korkma Ben Yanındayım dizisi tam bir sıkı Yeşilçam draması gibi başladı ama korkarım arkası gelmeyecek. Neden mi? Çünkü, hamile kalan liseli genç kızımız (Berfin Nilsu Aktaş) aşık olduğu genç (Eren Ören) ile değil, sorgusuz sualsiz çocuğunun babası olmayı kabul eden bir başka gençle (Erdem Kaynarca) evlendi. "Bunda ne var?" diyeceksiniz, dizi birden bire yedi yıl atladı ve gördük ki, bahsettiğim koca dört dörtlük bir baba olmuş ama yatak odasında karısıyla yatakları ayrı; o, kanepede yatıyor...  Bu kadar güzel bir genç kızla bu kadar yakışıklı ve iyi bir adamın aynı odada yatıp birbirlerine dokunmamaları gerçekten Yeşilçam'ı da aştı galiba. Ama yine bakmaya devam edeceğim, arkası nasıl gelecek biraz merak ettim.

Çocuk anlamasın diye mecburen aynı yatağa girmek zorunda kaldılar ama maalesef o kadar... 

Sıkça sorulan sorular ve cheap shots 

Evet, arkadaşım Nur Sürer'in eşi, benim de arkadaşım Sarp Kuray yoğun bakımdan çıktı ve hızla iyileşiyor. Canım kardeşim Kadir İnanır'ın durumu ise stabil, hâlâ gözetim altında. 

Linkler ve çağrılar 

Memleketim İzmir'de 6 Nisan Cumartesi saat 15.00'te Kanguru Kültür Merkezi'ndeki imza ve söyleşiye dair bir davet geldi. Ben de sizinle paylaşayım. 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Advertorial (!)

15 yıl önce kaybettiğimiz, devrimci arkadaşımız ressam Sevim Onursal’ın anlatılmamış hikâyesinin yazı dizisini Emine Özcan, 5 Harfliler'de kaleme almaya başlamış. Açın, okuyun derim...

 

Müzik önerisi 

Çok sevdiğim, ünlü İngiliz The Who grubunun rock operası Tommy, yıllar sonra Broadway'de! 

Tuğrul Eryılmaz kimdir?

Tuğrul Eryılmaz, kendisini "sadece gazeteci" olarak tanımlıyor. Dünyayı etkileyen 1968 rüzgârı sırasında üniversiteye gitti. 1969 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni (Mülkiye) bitirdi. Bir süre Londra'da öğrenim gördükten sonra Türkiye'ye döndü.

Mülkiye'de yüksek lisans eğitiminin ardından Ankara'da TRT Haber Merkezi'nde gazeteciliğe başladı. Bir dönem Ankara Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu'nda iletişim dersleri verdi. 12 Eylül 1980 darbesinin ardından üniversiteden ayrıldı.

İstanbul'da haftalık Nokta, Yeni Gündem, Tempo ve Sokak dergileriyle Cumhuriyet ve Yeni Asır İstanbul gazetelerinde çalıştı.

Ankara, Bahçeşehir, Bilgi, İzmir Ekonomi ve Kadir Has üniversitelerinin iletişim fakültelerinde gazetecilik dersleri verdi.

1996’daki kuruluşundan 2013 yılına dek yaklaşık 16 yıl Radikal İki’nin yayın yönetmenliğini yaptı. “Gazeteci olarak yaptıklarımın çok azından pişmanım. Neyse, ‘önemli’ bir köşe yazarıymışım gibi sizlerin sütunlarından çalmayayım. Bize güvenerek yazı gönderen herkese bol minnettarlık ve sevgiyle…” satırlarıyla Radikal İki'ye veda etti.

Özgür Gündem Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği'nden yargılanan gazeteciler arasında yer aldı; bu nedenle açılan davada 1 yıl 3 ay hapis ve 6 bin lira para cezasına çarptırıldı.

Sinema ve dizilerde senaryo ve kurgu danışmanlığı da yapan Eryılmaz, IPS İletişim Vakfı kurucusu ve Yönetim Kurulu üyesi. Rolling Stones ve Marianne Faithfull hayranı. Asya'nın dedesi.

Yazarın Diğer Yazıları

Ödül bolluğu, Mülkiye Pide Grubu ve itirazlarım...

Hastalıktan mabadımı kaldırabilseydim, İstanbul'a gelen Mülkiyelilerin pide partisine katılıp çeşitli sınıfsal rezaletler çıkaracaktım ama olmadı...

Magazin noir girişimlerine yavaş yavaş başlıyorum

Gonzo gazeteciliğimin bu aşaması en fazla 6-7 ay sürecek, çünkü sizlere veda etmeyi düşünüyorum...

Happy bayrams!

Bayram seyran demeyip Cihangir kafelerini gezerek yazımı yazdırmayı becerdim, etraf pek boş...