07 Mayıs 2025
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek
5 Mayıs Pazartesi günü öğlen saatlerinde Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek TGRT TV’de ülke ekonomisi hakkında açıklamalarda bulundu. Konuşmasında birçok ekonomik hedefi ve mevcut ekonomik/mali durumu izah etmeye çalıştı ama vergiyle alakalı çok bir şey söylemedi; soru da sorulmadığından çok girmedi.
Şimşek, konuşmasında özellikle dolaylı vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payının düşürüleceğini belirtti. Ama nasıl yapılacağını söylemedi. Gelin bunu ben size anlatayım.
Şimşek, özellikle her yere vergi memurları koyarak kayıt dışılığı önleyeceğini vurguladı. Ancak o kadar çok vergi memuru var mı? sorusu çok soruldu bana. Gelir İdaresi Başkanlığı 2024 yılı Faaliyet Raporu'nu 7 Nisan Pazartesi günü kendi internet sayfasında yayımlamıştı.
Gelir İdaresi Başkanlığının, 2024 yılında 580’i (%1,4) merkezde, 40.085’i (%98,6) ise taşra teşkilatında olmak üzere toplam 40.665 dolu kadrosu bulunmaktadır. Aşağıdaki tabloda son altı yılın merkez ve taşra personel sayısı görülmektedir.
2024 yılı itibariyle merkezde 202 kadın, 378 erkek toplamda 580 kişi; taşrada 16.480 kadın, 23.605 erkek toplamda 40.085 kişi görev yapmaktadır. Gelir İdaresinin kıymetli çalışanlarının sayısını öğrendiğimize göre yukarıda sorduğum sorunun cevabını izninizle size bırakayım.
Gelelim dolaylı vergileri düşürme mevzuuna.
Mehmet Şimşek, toplam vergi gelirleri içindeki dolaylı vergilerin payını düşüreceğini ısrarla vurguladı. Ancak bu hedefini KDV ve/veya ÖTV oranlarını düşürerek mi ve/veya bu vergilerin kapsamını daraltarak mı yapacağı hususunda net bir açıklama yapmadı.
Öncelikle şu dolaylı vergi ve dolaysız verginin ne olduğunu bi’ anlayalım isterseniz. Ülkemizde vergilerin kaynağını, gelir, harcama ve servet oluşturmaktadır. Kaynağı gelir olan vergiler, gelir vergisi ve kurumlar vergisi; kaynağı servet olan vergiler emlak vergisi, motorlu taşıtlar vergisi, veraset ve intikal vergisi ve değerli konut vergisi; kaynağı harcama olan vergiler ise katma değer vergisi (KDV), özel tüketim vergisi (ÖTV), harçlar, BSMV, gümrük vergisi gibi vergilerdir. Kaynağı servet ve/veya gelir olan vergilere dolaysız (vasıtasız); kaynağı harcama olan vergilere ise dolaylı (vasıtalı) vergiler denilir.
2024 yılında KDV ve ÖTV'nin toplam vergi gelirleri içindeki payı yüzde 51,71; dolaylı vergilerin payı yüzde 65,90 ve dolaysız vergilerin payı ise yüzde 34,10 olarak gerçekleşmişti.
2024 yılı dahil son 15 yılın ortalamasına bakıldığında dolaylı vergilerin ortalaması yüzde 66,05, dolaysız vergilerin payı ise 33,95 olmuştur.
Dolaylı vergilerin yüksek olmasının bize ne zararı var sorusunun cevabını bir örnekle anlatmaya çalışayım.
Örneğin, aylık net 25 bin lira maaş alan işçi Kemal Bey aylık market masrafının 20 bin lira artı (yüzde 10 KDV) 2 bin lira KDV ile toplamda 22 bin lira olduğunu varsayalım. Ödenen 2 bin lira KDV’nin Kemal Beyin 25 bin lira maaşı içindeki payı (2 bin/25 bin lira) yüzde 8’dir.
Diğer taraftan aylık net maaşı 250 bin lira olan Sertuğ Bey de aynı marketten ve aynı ürünleri aylık olarak satın aldığında Sertuğ Bey de 20 bin lira artı (yüzde 10 KDV) 2 bin lira KDV ile toplamda 22 bin lira ödeyecektir.
Bu durumda Sertuğ Bey’in ödediği 2 bin liranın kendi maaşı (250 bin lira) içindeki payı yüzde 0,8 yani binde 8 olacaktır. Bu durumda market kasasında zengin fakir ayırt edilmediğinden aynı vergi ödendiğinden ödenen verginin düşük gelirlinin üstündeki yükü artmış olacak yani geliri içindeki payı yüksek gelirliye nazaran yüksek kalacaktır. Yani örneğe göre aynı KDV’yi ödeyen Kemal Bey’in, maaşı düşük olduğundan ödediği vergi canını daha çok yakacaktır.
İşte bu duruma tersine artan oranlılık denilmekte ve gelir dağılımını bozucu etkisi yüksek olacaktır. Dolaylı vergiler market kasasında zengin fakir ayırt etmediğinden adaletsizdir.
Şimşek, dolaysız vergi kapsamının yerel asgari kurumlar vergisi, hasılat esaslı düzenlemeler gibi 2025 yılına özgü uygulamalarla vergi hasılatını artırıp toplam vergi gelirleri içindeki dolaysız vergilerin payını bu yöntemle artıracağını dolayısıyla da dolaylı vergilerin payını da matematiksel olarak düşüreceğini hedeflemiş.
Daha anlaşılır bir ifadeyle KDV ve ÖTV gibi vergilerin ne oranı düşürülecek ne kapsamı daraltılacak ne de toplam tahsilatı düşecek.
Murat Batı kimdir?Prof. Dr. Murat Batı, 14 Aralık 1974 tarihinde Diyarbakır'da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Diyarbakır'da tamamladı. Lisansını Ankara Gazi Üniversitesi'nden, yüksek lisansını Hacettepe Üniversitesi'nden, doktora derecesini "Türev Araçların Vergilendirilmesi" teziyle 2012 yılında İstanbul Üniversitesinden aldı. Mali hukuk alanında 2016 yılında doçent, 2022 yılında profesör kadrosuna (Ondokuz Mayıs Üniversitesi Hukuk Fakültesi) atandı. Çok sayıda üniversite, banka, belediye ve profesyonel şirkete, özellikle vergi hukuku alanında eğitimler verdi; hukuk ofisleri ile YMM ofislerine danışmanlık yaptı. "Vergi Hukuku (Genel Hükümler)", "Muhasebe Hileleri ve Vergiden Kaçınmanın Türk Vergi Mevzuatındaki Yasallığı", "Türk Vergi Sistemi" kitapları yayımlandı; 60'tan fazla ulusal ve uluslararası akademik yayında makale ve kitap bölümü yazdı. Kısa bir süre Cumhuriyet, Dünya ve BirGün gazetelerinde konuk yazarlık yaptı. Eylül 2020'den itibaren T24'te yazmaya başlayan Murat Batı, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mali Hukuk Ana Bilim Dalı Başkanlığı görevini halen sürdürmektedir. |
2025 yılında değerli konutlardan hedeflenen gelir beklentisi 165 milyon liradır, Boğazda tek yalı fiyatı kadar yani anlayacağınız
Parasal sınırların/tutarların tespitinde, davayı açtığımız tarihteki tutarlar mı yoksa mahkemenin karar verdiği yıldaki parasal tutarlar mı dikkate alınacak?
Yaklaşık 7,5 milyon asgari ücretli var. Kalanının ise asgari ücret üstü ücret aldığını varsayarsak; 737 lirayı asgari ücretin üstünde ücret elde eden kişi sayısıyla çarptığımızda 2025 yılında yaklaşık 11 milyar lira fazladan gelir vergisi alınmış olacaktır
© Tüm hakları saklıdır.