30 Nisan 2024

2024 yılı birinci geçici vergi dönemi için enflasyon düzeltmesi yapılmayacak

Enflasyon düzeltmesi yapılmayacak 2024 hesap döneminin birinci geçici vergi dönemi için bilanço hazırlanmayacak ve söz konusu dönem beyannamelerine bilanço eklenmeyecek

Beklenen düzenleme çıktı. Maliyenin bugünkü Resmi Gazete'de yayımladığı 560 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile 2024 yılının birinci geçici vergi dönemi için enflasyon düzeltmesi yapılmayacağı düzenlendi.

Vergi Usul Kanunu (VUK) mükerrer madde 298/A-gereğince, kazançlarını bilanço esasına göre tespit eden gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri Yİ-ÜFE'deki artışın, içinde bulunulan dönem dahil son üç hesap döneminde yüzde 100'den ve içinde bulunulan hesap döneminde yüzde 10'dan fazla olması halinde malî tablolarını enflasyon düzeltmesine tâbi tutmak zorundalar.

Geçici vergi dönemlerinde bu oranların tespitinde, son üç hesap dönemi yerine üçer aylık dönemlerin son ayı dahil önceki 36 ay ve içinde bulunulan hesap dönemi yerine son 12 ay dikkate alınıyor. Bir hesap dönemi içindeki geçici vergi dönemlerinin herhangi birinde düzeltme yapılması halinde takip eden geçici vergi dönemlerinde ve içinde bulunulan hesap dönemi sonunda da düzeltme yapılıyor.

Bu hükümlere göre, 2024 takvim yılının ilk geçici vergi döneminde enflasyon düzeltmesi şartları gerçekleşmiş bulunuyor.

Maliye Bakanlığının, mükellef veya meslek grupları ya da mükelleflerin aktif toplamları veya ciroları itibarıyla hangi tür malî tabloların; enflasyon düzeltmesine tâbi tutulup tutulmayacağını ve geçici vergi dönemlerinde düzeltilip düzeltilmeyeceğini belirlemeye yetkisi var.

Kamuoyunda bu yetkinin kullanılması ve geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yaptırılmaması yönünde yoğun bir talep vardı.

2024 yılında yapılacak enflasyon düzeltmesi nedeniyle hesaplanacak enflasyon kazançları üzerinden vergi de ödeneceği için, önemli sayıda iş insanı düzeltme nedeniyle henüz realize olmamış kazançlar üzerinden vergi ödemek zorunda kalacaklarının yeni farkına vardılar. Temaslara başladılar, ancak geç kaldıklarını düşünüyorum.

Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkisini kullanarak, 2024 hesap döneminin birinci geçici vergi döneminde enflasyon düzeltmesi yapılmamasını uygun buldu.

Kendilerine özel hesap dönemi tayin edilenler 555 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğine göre karşılık gelen ilgili üç aylık dönem için enflasyon düzeltmesi yapmayacaklar.

Söz konusu dönemler için ihtiyari olarak enflasyon düzeltme yapmak mümkün değil.

VUK'nun mükerrer 298 inci maddesinin (A) fıkrasının (9) numaralı bendi kapsamındaki münhasıran sürekli olarak işlenmiş altın, gümüş alım-satımı ve imali ile iştigal eden mükellefler, mezkûr fıkranın (1) numaralı bendinde yer alan şartlara bakılmaksızın (her geçici vergi dönemi sonu itibarıyla) enflasyon düzeltmesi yapma zorunlulukları bulunduğu için, 2024 hesap döneminin birinci geçici vergi dönemi dahil enflasyon düzeltmesi yapmaya devam edecekler.

Buna göre, 2024 yılı birinci geçici vergi dönem matrahı parasal olmayan aktif ve pasif kalemler düzeltilmeden hesaplanacak. Ancak 31/12/2023 tarihli bilançolar, 2024 yılının açılış bilançoları olarak esas alınacağından, 2023 yılı düzeltmesinin 2024 yılı ilk geçici vergi dönem matrahına dolaylı etkisi olacak. Örneğin satılan mal maliyeti ile amortisman uygulamasına düzeltilmiş tutarlar esas alınacak.

Enflasyon düzeltmesi yapılmayacak 2024 hesap döneminin birinci geçici vergi dönemi için bilanço hazırlanmayacak ve söz konusu dönem beyannamelerine bilanço eklenmeyecek.

Herhangi bir düzenleme yapılmazsa, enflasyon düzeltme şartlarının oluştuğu izleyen geçici vergi dönemlerinde (2024 yılı ikinci ve üçüncü geçici vergi dönemleri için şartların oluştuğu bugünden belli) enflasyon düzeltmesi yapılacak ve geçici vergi beyannamelerine düzeltilmiş bilançolar eklenecek.

Henüz geç kalınmış değil, torba yasaya konulacak bir hükümle enflasyon düzeltmesi nedeniyle oluşan enflasyon kâr ve zararlarının vergiye tabi tutulmaması sağlanabilir.

Erdoğan Sağlam kimdir?

Erdoğan Sağlam Ankara'da doğdu, ancak nüfusta doğum yeri olarak Çorum görünüyor.

Liseyi İstanbul Maliye Okulu'nda yatılı okudu. Böylece mesleğe çok erken bir giriş yaptı. Ardından Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü'nü bitirdi. Üzerinde lise ve fakülteyi ikincilikle bitirmek gibi bir lanet vardır. En birinci ikincidir.

Üniversiteyi bitirmesinin ardından Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanlığı Kurulu sınavını kazandı. Yedi yıl Hesap Uzmanı olarak çalıştıktan sonra 1994 yılında ayrılarak özel sektöre geçti. Bir yıl süreyle bir şirketler grubunun mali işler direktörlüğünü yaptı.

İzleyen dönemde uluslararası danışmanlık ve denetim şirketlerinden BDO Türkiye'ye (Denet) katıldı. Halen ortak ve yönetim kurulu üyesi olarak faaliyetine devam ediyor. Eşini ve işini çok seviyor.

Başta Vergi Konseyi ve TÜSİAD olmak üzere pek çok mesleki sivil toplum kuruluşunun vergi çalışmalarına katkıda bulunuyor.

2003 -2010 yılları arasında ve 2020 yılında Milliyet gazetesinde, çalışma hayatı boyunca mesleki dergilerde vergisel konularda çok sayıda makalesi yayımlandı. Mayıs 2020'den itibaren T24'te yazmaya başladı.

Teknik bir kitap yazmak istemediği için henüz bir kitabı yok. İleride en azından bir şiir kitabı, bir de polisiye roman yazmak istiyor. Yeminli mali müşavirlik ve bağımsız denetçilik lisanslarına sahiptir.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Hisse senedi, girişim sermayesi ve gayrimenkul yatırım fonları; yüzde sıfır stopaj hangi ölçülerle devam ediyor?

Hisse senedi yoğun fonlar ile 2 yıldan fazla süreyle elde tutulan girişim sermayesi yatırım fonu ve gayrimenkul yatırım fonu katılma paylarından elde edilen gelir ve kazançlarda yüzde 0 stopaj devam ediyor!

Enflasyon düzeltmesinin teknik iflasa etkisi

Borca batık olma durumu, şirketin aktiflerinin borçlarını karşılayamaması halidir

Lokanta ve kafe gibi işletmelerde satılan gıda maddeleri için KDV oranının yüzde 10 uygulanması kesinleşti; tartışmalar sürüyor!

Tebliğde yer alan ve geçen yıl yapılan oran artışlarına ilişkin değişikliklerin (yüzde 8’in yüzde 10; yüzde 18’in yüzde 20’ye yükseltilmesi) KDV uygulama Genel Tebliğine aktarılmasına ilişkin ibare değişikliklerinin, sanki yeni yapılmış ve KDV oranları artırılmış gibi sunulması gerçekten vahim!