02 Temmuz 2025

AKP iktidarı yolsuzluktan yine sınıfta kaldı

Avrupa Konseyi Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu, üst düzey bir heyet Türkiye’yi, tavsiyelerine tam olarak uymaya davet etti. Bu tavsiyeler; yolsuzluğu önleme ve milletvekilleri ile yargı ve savcılık teşkilatı arasında dürüstlüğü güçlendirme

yolsuzluk

İBB’ye yapılan operasyonun 100. gününde, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin önceki başkanı Tunç Soyer ile bürokratlar gözaltına alındı. Yine yolsuzluk iddiaları ile.

Ne güzel değil mi? Yıllarca durup durup, Kamu İhale Kanunu’nu bile isteye delik deşik ettirip, Sayıştay raporlarındaki uyarıların tekrarına aldırış etmeyip; ansızın kamu kaynaklarının doğru düzgün harcanmasına yüksek hassasiyet göstermeye başlayan iktidar temsilcileri, yolsuzluk kavramını da sık kullanmaya başladı. Harikulade!

Peki bundan iki hafta önce, tek işi yolsuzlukla mücadele olan önemli bir kurumdan üst düzey uluslararası bir heyetin Ankara’yı ziyaret ettiğini Adalet Bakanı’yla yüksek yargı organları başkanlarıyla görüştüğünü biliyor muydunuz? Peki bu görüşme sonunda Türkiye’nin yıllardır kendisinden yapması istenen hiçbir düzenlemeyi yapmadığının ortaya çıktığını, bu durumun ne kadar endişe verici olduğunun Türk muhataplara karşı dile getirildiğini ve bunun da uluslararası kuruluşun sitesinde açıkça yayımlandığı duymuş muydunuz?

Büyük olasılıkla hayır, değil mi? Duymamış, okumamış olma ihtimaliniz yüksek yani. Ama yok sanılacağı gibi bu toplantı gizli falan olduğu için değil. Sadece gündemimize odağımıza bir türlü gelemediği için.

İktidarın geçer gündüz CHP’li şeytanlaştırma tartıştırma çabası sonucun dolan ekranlar ve sayfalardan yer kalmadığı için bilmiyoruz. Bilmediğimiz için de böyle bir gerçekliğin var olduğundan haberimiz olmuyor.

GRECO’dan Türkiye’ye: Dürüstlüğü güçlendirin

Kısa adı GRECO olan Avrupa Konseyi Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu’ndan üst düzey bir heyet Türkiye’yi, tavsiyelerine tam olarak uymaya davet etti. Bu tavsiyelerin başında iki başlık yer alıyor:

- Yolsuzluğu önleme

- Milletvekilleri ile yargı ve savcılık teşkilatı arasında dürüstlüğü güçlendirme

* * *

GRECO heyetinin Ankara’da bir araya geldiği heyet şu isimlerden oluştu:

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Adalet Bakan Yardımcısı Hurşit Yıldırım, Yargıtay Birinci Başkan Yardımcısı Adem Albayrak, Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Daire Başkanı Turan Kuloğlu, Hâkimler ve Savcılar Kurulu İkinci Daire üyesi Seyfi Han, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Yardımcısı Bekir Bozdağ.

Yapılan görüşmelerde, Yolsuzluğa Karşı Devletler Topluluğu heyeti; Haziran 2023'te gerçekleşen 4. Değerlendirme Turu kapsamında ülkeye yönelik tavsiyeleri uygulamada yeterli ilerleme göstermediği tespitini tekrarladı.

10 yılda 22 öneriden sadece üçü uygulandı

Bu tespit neden önemli derseniz… 4. Değerlendirme Turu Raporu’nun kabulünün üzerinden 10 yıla yakın zaman geçti. Gelin görün ki, 10 yıl önce rapora bağlanan 22 öneriden sadece üçü tam olarak uygulandı.

GRECO heyeti yetkilileri, Ankara’da Adalet Bakanı Tunç başkanlığındaki heyet ile yaptıkları görüşmede, özellikle milletvekilleriyle ilgili 7 önerinin hiçbirinin tam uygulanmadığından duydukları kaygıyı iletti.

GRECO kendi sitesine koyduğu açıklamada, “Rapor’dan hemen sonra bazı adımlar atılsa da 2018 yılından bu yana önerilerin daha fazla uygulanması için alınan veya öngörülen herhangi bir önlem hakkında hiçbir önemli bilgi sağlanmadı.” Dedi.

2018 yılının partili Cumhurbaşkanlığı sistemine geçiş olduğunu anımsatalım.  Bir anımsatma da bugün yarın TBMM Genel Kurulu’nda görüşülecek olan Zeytinlik/Maden Yasası’na dair. O kanun teklifinde imzası olan 3 AKP’li milletvekilinin maden şirketleri olduğu iki hafta önceki Komisyon’da gündeme gelmişti.

- GRECO Heyeti’nin yargıçlık ve savcılık mesleği konusundaki tespitleri ise şöyle:

- Yargı Etiği Bildirgesi'nin kabulü, hakim ve savcıların eğitimi, bağımsızlık ve tarafsızlık ilkelerine uymak için yargı yemini ve dürüstlük konularında gizli danışmanlık getirilmesi, disiplin cezası kararlarına itiraz etme olanağı ve 27 Şubat 2025 itibarıyla yürürlüğe giren yeni Adalet Akademisi Yasası'nın kabulü de dahil olmak üzere bir dizi olumlu gelişme var.

HSK’nın bağımsızlığı güçlendirilmeli

- Ancak ilerleme kaydedilmesi gereken şu alanlara da vurgu yapıldı:

 - HSK’nın bağımsızlığı güçlendirilmeli. Görev teminatı sağlanmalı. Gelecekteki yargıç ve savcıların seçilmesi ve göreve alınması, geçici görevlendirmeler ve disiplin işlemleri konusunda Adalet Bakanlığı’nın yetkilerinin kaldırılması.

GRECO’nun Türkiye tarafından uyulmadığı için eleştirildiği diğer tavsiyelerinden bazıları şöyle:

- Torba yasaların sayısında endişe verici bir artış var.

- Milletvekillerinin çeşitli çıkar çatışması durumlarını kapsayacak şekilde (hediyeler ve diğer avantajlar, yan faaliyetler, görev süresi bitimi sonrasında çalışma durumu, lobi faaliyetlerinde bulunan kişiler dâhil olmak üzere üçüncü taraflarla iletişim kurma, vs.), gibi konuları içeren Etik Davranış İlkeleri yasal düzenlemesi yapılmadı.

- Meclis çalışmaları esnasında ortaya çıkabilecek kişisel/mali çıkar çatışmaları durumlarında milletvekillerine yönelik “özel olarak bildirimde bulunma” koşulunun getirilmesi ve bu tür durumlar için kurallar belirlenmesi tavsiyesine uyulmadı.  

* * *

GRECO’nun bir dahaki gözden geçirmesi Mart 2026’da. Avrupa Konseyi Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu, Türkiye’de AKP iktidarının 10 yıldır yerine getirmediği tavsiyeleri önümüzdeki dokuz ay içinde yerine getirip getirmediğine bakacak. Bence o tarihe kadar bütün ev ödevleri tamamlanır!

Çiğdem Toker kimdir?

Çiğdem Toker, Diyarbakır'da doğdu. Denizli Lisesi'nden mezun oldu. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Gazeteciliğe üniversite öğrencisiyken Anka Ajansı'nda başladı. Günaydın, Ankara Ulus gazetelerinde, Nokta dergisinde stajlar yaptı.

Anadolu Ajansı'nın sınavlarını (1988) kazanarak, adliye, Devlet Güvenlik mahkemeleri (DGM), yüksek yargı muhabiri olarak çalıştı. 1990- 1993 yıllarında haftalık Ekonomik Panorama dergisinde; sonrasında da kesintisiz 15 yıl Hürriyet Gazetesi Ankara Bürosu'nda ekonomi muhabiri olarak görev yaptı. Burada maliye, vergi, özelleştirme, enerji, rekabet politikalarını izledi. 1994 ve 2001 ekonomik krizlerini, IMF ile ilişkileri, kriz kapsamında çıkarılan kanunların TBMM'deki yasama süreçlerini haberleştirdi. Çeşitli ülkelerde Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası toplantıları muhabir olarak takip etti.

Habertürk gazetesinin ilk Ankara temsilcisi olarak gazetenin Ankara bürosunu kurdu. İstifa ederek ayrıldı. İnternet gazetesi T24'ün ilk yayınlarında OECD'nin "Futbolda Kara Para Aklama" raporunu konu alan dizi yazısıyla yer aldı. Köşe yazarı ve Ankara Temsilcisi olarak çalıştığı Akşam gazetesinden, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) el koyma sürecinde kendi isteğiyle ayrıldı.

2013- 2018 yılları arasında Cumhuriyet gazetesinde köşe yazarlığı yaptı. Gazetenin sahibi konumundaki Cumhuriyet Vakfı yönetimi değiştikten sonra kendi isteğiyle ayrıldı. 2018'de katıldığı Sözcü gazetesindeki yazılarına 2022 Kasım ayında 'küçülme' gerekçesiyle son verildi. Fox TV kanalında yayımlanan "Orta Sayfa" adlı haber programında yorumcu olarak yer alıyor.

Eleştirel finans haberciliği olarak da tanımlanan yazıları hakkında kimileri astronomik, çok sayıda manevi tazminat davası açıldı. Konusu bir imar haberi olan yazısı hakkında hapis cezası istemiyle yargılandı. Kamu ihaleleri ve şirketleri konu alan çok sayıda yazısı da Sulh Ceza hâkimlikleri kararlarıyla erişime engellendi.

Kitapları

- Adım da Benimle Beraber Büyüdü- Abdüllatif Şener, Doğan Kitap, 2008

- "Türkiye'de Sağlıkta Kamu Özel Ortaklığı - Şehir Hastaneleri" kitabına makale katkısı, İletişim Yayınları, 2018

- Kamu İhalelerinde Olağan İşler - Tekin Yayınevi, 2019

Ödülleri

- İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi "En Başarılı İktisat Muhabiri Ödülü" (1995)

- Sabah Gazetesi "Muammer Yaşar Bostancı Haber Yarışması Büyük Ödülü" (1997)

- Türkiye Ziraat Odaları Birliği "Basında Tarım Ödülü" (2000)

- Milliyet Gazetesi "Abdi İpekçi Barış ve Dostluk Ödülü" – "Taksiyarhis'in Zehra Teyzesi" başlıklı röportaj (2001)

- Türkiye Gazeteciler Cemiyeti- TGC "Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü" |"Evcil'in Dönüşü" dosyası – (2005)

- European Press Prize "The Mystery of the Secret Funds" – "Yorumcu Ödülü"nde kısa liste (2015)

- Halkevleri "Basın Ödülü" (2016)

- Uluslararası Şeffaflık Derneği Ödülü (2016)

- İstanbul Tabip Odası "Basında Sağlık Ödülü" (2016, 2018 ve 2019)

- TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi "Emre Madran Koruma Ödülü" (2017 ve 2019)

- Eskişehir - Bilecik Tabip Odası "Halk Sağlığı Ödülü" (2017)

- ÇGD "Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Ödülü" (2017)

- ÇGD Bursa Şubesi "Meslekte Dayanışma Ödülü" (2018)

- Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü "Uluslararası Cesaret Ödülü - Kısa liste" (2018)

- Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü – "Kamu İhalelerinde 21/b Usulü" dosyası- (2018)

- Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği "Önder Kadınlar Ödülü" (2019)

- Rekabet Derneği "Adil Rekabete Katkı Ödülü" (2019)

- TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası "Hasan Balıkçı Onur Ödülü" (2020)

- Halkevleri Dayanışma Ödülü (2020)

- Ankara Tabip Odası – "Şehir hastanelerinin ekonomi politiğini tüm gerçekliğiyle ortaya koyarak kamuya ve sağlık çalışanlarına etkilerini görünür kılan haberleri" nedeniyle (2021)

- TMMOB Şehir Plancıları Odası - Kent Planlama Basın Ödülü (2021)

- İzmir Gazeteciler Cemiyeti "Hasan Tahsin Basın Özgürlüğü Ödülü" (2021)

- SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği "Yılın Kadınları" Ödülü (2021)

- Alanya Gazeteciler Cemiyeti - Ulusal Basında Yılın Gazetecisi Ödülü (2021)

 

Yazarın Diğer Yazıları

Yangınlarda zeytinlik sökmek

Muğla’nın İkizköy köyü muhtarı Nejla Işık: Toplam 48 köyden, evimizi barkımızı, damımızı toprağımızı mezarlarımızı dahi taşıyacaklar. Ne ölümüze ne dirimize… Kömür neyin altında varsa, hepsini alacaklar. Ormanlar, meralar, tarım alanları…

Hiçbir felakette hesap vermeyen bir iktidar

Orman yangınları azalmak yerine artıyor, ormana işçileri, pırıl pırıl yetişmiş AKUT gönüllüleri yaşamlarını kaybediyor. Hiçbir felaket, hiçbir yıkım, devletin apaçık kusurlu olduğu yıkıcı hiçbir tekil/kitlesel kayıp karşısında hesap vermeyen bir iktidar tarafından yönetiliyoruz

Melen Barajı 2033’te mi bitecek?

Melen Barajı’nın, 2020 yılındaki ihalenin ardından başlayan inşaat ile de bitmeyeceği anlaşılınca, iş 2022 yılında tasfiye edildi. Tasfiyenin ardından da “danışmanlık”, “müşavirlik” adları ile ihaleler yapıldı. Uzmanlar, DSİ ile yüklenici firmalar arasında yapılan son sözleşmelerin, 10 yıla yakın süre içerdiğini paylaşıyor. Bu da barajın 2033’e kadar tamamlanamayacağı anlamına geliyor

"
"