Kılıçdaroğlu siyaseten artık güçlü değil. Şimdilik CHP’nin başında da değil. Ancak Erdoğan 2023 seçimlerinde Cumhur İttifakı’nın adayı olarak yüzde 82 oy aldığı Bayburt’ta yine birinci… Çoruh Nehri’nin kenarına kurulan kentin dokusundan anlıyorsunuz kapalılığını… Cuma namazı saatinde taksiler bile çalışmıyor.
CHP’nin yeniden ilişki kurmaya çalıştığı şehre İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da geldi. 2021 yılındaki ziyarette İmamoğlu yoğun bir ilgiyle karşılaştı. İmamoğlu 19 Mart’tan bu yana tutuklu ve onu bu kez CHP Genel Başkanı Özgür Özel hatırlatacak Bayburtlulara.
Özel’in 19 Mart operasyonları sonrası başlattığı miting serisinin Bayburt durağında nabız tutmaya çalıştım.
Yarın yapılacak CHP mitinginden haberdar olanlar çoğunluktaydı ama haberi olmayan da yok değildi.
CHP lehine bir kırılma olduğunu söyleyen de vardı, AKP’nin Bayburt kalesi düşmez diyen de… Ama şu açık ki hayat pahalılığı, emekli maaşların düşüklüğü büyük dert, her yerde olduğu gibi.
İlk önce CHP İl Başkanlığına gittim ve miting öncesi hazırlıkları öğrenmeye çalıştım.
CHP Merkez İlçe Başkanı Maksut Erol
CHP Merkez İlçe Başkanı Maksut Erol’la konuştum. 31 Mart seçimlerinde CHP yüzde 4 oy almıştı. Bunun oy karşılığı üç bin ( İl genel meclisi). Erol’a göre yarınki mitingde bu sayı ikiye katlanacak. Bir gösterge olacak mı, evet. Çevre illerden; Gümüşhane ve Erzurum’dan gelecekler olsa bile Maksut Erol’a göre gelenlerin yüzde 90’ı Bayburtlu olacak.
CHP’ye dönük baskılar ve Kılıçdaroğlu’nun partinin başına yeniden gelebilme olasılığını da sordum. Erol’un yanıtı şu oldu:
“CHP’ye oynanan oyunların halkta bir karşılığı yok. Suriye’de oynan oyunu gizlemek için gündem değiştiriliyor.”
Milliyetçi ve muhafazakar kentin Bahçeli’nin başlattığı sürece nasıl baktığını da merak ediyordum. CHP ilçe başkanı da şaşkın ve “Yıllardır insanımızın milli ruhuyla oynayan o kişiden ben de beklemezdim o çağrıyı. Biz yapsaydık ilçe başkanlarımızın boğazını keserlerdi" yorumunu yaptı.
“Boğazını keserlerdi” gibi bir olasılık ne kadar mümkün bilinmez ama Erdoğan’ın kendi tabanını ikna edebilme gücünü göstermesi açısından önemli bir çıkıştı.
Zira AKP’ye gönülden bağlı kimi seçmen ya bu konuyu konuşmak istemedi ya da “artık barışmalıyız” dedi.
Gençliğin başka illerde çalışmak zorunda kaldığı Bayburt aynı zamanda bir üniversiteye de sahip. Gençlik arasında da çeşitli nedenlerle AKP ve MHP etkili.
CHP Bayburt Gençlik Kolları Başkanı Sercan Türker
CHP Bayburt Gençlik Kolları Başkanı Sercan Türker’den dinleyelim:
“Aday olduktan sonra afişlerimiz yırtıldı. Azilnameler gelmeye başladı. Bayburt AKP’nin kalesi. Hiçbir CHP’li kayyım atanmasını istemez fırsatların değerlendirilmesini de istemez. Bayburt gençliği genelde dışarda. CHP gençliğinin bir stant kurması bile sorun olurken AKP ve MHP gençliği üniversite içinde bile stant kurabiliyor. Gençler maddi kaygılar nedeniyle onlarla ilişki kuruyor. Mesela İmamoğlu için yaptığımız imza kampanyasında memurlardan da destek geldi. Ama fişlenme korkusuyla imza atmadılar.
CHP’nin kadın kollarından bir kadın da Özgür Özel’in sokak muhalefetinin ilde CHP lehine bir kırılma yarattığını söyledi.
Kent merkezindeki bir camide kavurucu güneşten korunmak için gölgede oturan emeklilere de sordum CHP’nin mitingini. Pahalılık, geçinememe sorununa geldi konu.
KOAH hastası, 5 bin TL’lik yaşlılık aylığı ile geçindiğini söyleyin bir adam, kayırmacılıktan şikâyet etti:
“Parti başkanları çok acayip. Ben KOAH hastasıyım. Fakirim. Zenginleri belediyeye alıyorlar. Bizim çocuklar havada kalıyor. Benim çocuğumu 3 yıl oyaladılar. Adamın dolmuşu var onu zabıta yaptılar.”
İmamoğlu’nun Erzurum’da uğradığı taşlı saldırıyı hatırlatarak “CHP’nin burada miting yapması cesaret mi” diye sorduğumda bir tepkiyle karşılaştım.
14 bin TL emekli aylığı ile geçinemediğini, sara hastalığı nedeniyle çalışamadığını söyleyen başka bir Bayburtlu “Ne demek CHP de bizim memleketimizin partisi. Ermenistan’dan mı geldi” dedi.
Bayburtlu esnaf
Aynı kişi şehir olan ama taşra kültürünün egemen olduğu yerlerdeki benzer ilişkilerden şikâyet etti:
“Burada AK Parti’nin il başkanı validen de belediye başkanından da üstün Burada işe girebilmek için önce AK Parti İl Başkanı’nı bulacaksın, partiye üye olacaksın.”
Nitekim AKP’nin gençlik teşkilatında çalışmış, şimdi kadın çantaları satan bir esnaf da benzer bir durumdan söz etti:
“Yerel yönetimlerden herkes cebini doldurmak istiyor. Erdoğan nereye yetişsin ki… Yereldekiler denetlenmeli. AK Parti’ye tepki varsa nedeni yerel yönetimler. AK Parti yönetimi çok başarısız.”
33 yaşındaki bu esnafın kentin muhafazakarlığına dair şu sözleri de dikkat çekiciydi:
“Bayburt bir gence dar geliyor. Birahane yok. Memleketimizde bir kulüp olsa, gençler eğlenmek için gitse. Ben eğlenmek için 200 km gidip Trabzon’u tercih etmemeliyim.” CHP’yi duymaya başlayan bir kesim olduğu açık Bayburt’ta. Bindiğimiz bir taksici bunun tam örneğiydi:

“Eskiden CHP’ye bir önyargım vardı, sanki vatan elden gidecek, toprak satılacak. Oysa CHP hem halkçı hem de devletçi parti. Daha önceden sempatim yoktu ama son iki senedir bakıyorum CHP devletçiliği benimsiyor. Son seçimlerde CHP’nin HDP ile birlikte olduğunu söylediler. Ama şu an Abdullah Öcalan’ı çıkartmak için kanun teklifi hazırlıyorlar. Tamam Öcalan çıksın, barış olsun, buna karşı değilim. Benim karşı çıktığım aynı şeyi CHP yapsa vatan- millet düşmanı oluyor, kendin yapınca barış oluyor. O zaman CHP’nin yaptığı da doğruydu. Bize niye öyle lanse ediyorsunuz.”
Taksici artık ailesinin de kardeşinin de CHP’ye oy vereceğini söyledi.
Üç kuşaktık ekmek fırını olan başka bir esnaf ise Erdoğan’a bağlılığını ifade ederken lider siyasetine inandığını söyledi. Ki bu toplum için önemli bir kod.
Biri AKP'li diğeri CHP'li iki kızkardeş
“Erdoğan bu ülkeyi yönetebilme konusunda bana güven veriyor. Mesela yoldaşları belediye başkanlarını silebiliyor ve yoluna devam ediyor. Liderliğe önem veriyorum. CHP yönetebilir güvenini vermiyor. Sürekli İmamoğlu diyor. Belki bir haksızlık vardır ama kardeşim sen yoluna bak. Ekrem İmamoğlu için değil ülkeyi yönetmek için mücadele et.”
Fırıncı esnafa Bahçeli’nin öncü olduğu süreci de sordum. Yanıtı şu oldu:
“Bizim bir yola girmemiz gerekiyor. Otun bitiyor, etin bitiyor nereden alıyorsun, doğudan. Sen her türlü ihtiyacını doğudan kabul ediyorsun ama adalete sıra gelince doğuyu ayırıyorsun, bu olmaz.”
Yazıyı sokakta karşılaştığım orta yaşlı iki kızkardeşin hikayesiyle bitireyim. Biri sarsılmaz AKP’li, diğeri CHP’li.
AKP’li olan kadın Erdoğan’a bağlılığını anlatırken birden şu cümleyi kurdu: Kırmıyoruz değil mi?
Sonra düşündüm neden öyle dediğini. Acaba iktidarın yaptıklarını gördüğünü mü söylemek istedi? Kim bilir…

Candan Yıldız kimdir?
Candan Yıldız, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu.
Gazeteciliğe HBB'de On'da On Haber program editörlüğü ile başladı.
Kanal D, TV 8, Birgün Gazetesi, CNNTürk, İMC TV, Halk TV'de muhabirlik, editörlük, ana haber editörlüğü ve haber program koordinatörlüğü yaptı.
Haber kanallarında çeşitli program formatları yarattı. Radyo ve Gazetecilik Ödülleri En İyi Program Ödülü/(1997), Çağdaş Gazeteciler Derneği En İyi Haber Program Ödülü/ (2002) ödülünü aldı.
Avustralya'da SBS Türkçe Radyo Haberler servisine haber yaptı.
"Öteki Sesler" isimli belgesel yaptı. "Dicle'nin Göz Yaşları" ile "Şiddete Karşı Anlatılar-Ayakta Kalma ve Dayanışma Deneyimleri" ortak çalışmalarda yazarlık yaptı.
T24'le birlikte internet gazeteciliğine adım attı.
|