08 Mart 2024

8 Mart Dünya 'Emekçi' Kadınlar Günü kutlu olsun!

2023 yılında üniversite mezunu kadınlarda işsizlik oranı yüzde 11,9 ve lise mezunlarında yüzde 17 iken erkeklerde işsizlik oranları sırasıyla yüzde 6,2 ve yüzde 7,7 olarak gerçekleşti

Geçmişi işçi hareketlerine dayanan "8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü", yüzyıldır Türkiye'de takvim yaprağında yer alıyor, ama sıradan bir gün sanılmasın. Emekçi Kadınlar Günü'nün varlık gerekçeleri, bugün bizlere çok makul gelen insana yaraşır çalışma şartlarına (eşit işe eşit ücret, cinsiyet farklılığının ücret ve çalışma koşullarına yansımaması, süre ve ortam olarak sağlıklı koşullar), oy kullanma ve seçme/seçilme haklarına sahip olmaktı.

Peki, hayatın her alanına emek veren kadınlar işgücü istatistiklerine nasıl yansıyor?

Kadınlar hayatın her alanına emek veriyor. Ancak işgücü piyasasında sunduğu emek ve aldığı karşılık, hâlâ tam olarak arzu edilen düzeyde değil. Hem işsizlik oranının yüksekliği hem de eşitsiz işgücü piyasası olanakları ile karşı karşıya kalmaya devam ediyor. 2023 yılının kasım ayından aralık ayına kadar 43 bin kadın daha işsiz kalırken, aralık ayında istatistiklere giren işsiz kadın sayısı 1.447 bin kişiye ulaştı

Aşağıda hazırladığım ilk grafikte 2005-2023 yılları arasında kadın ve erkek işsizlik oranları yer alıyor. Kadın ve erkek, 2005-2010 yılları arasında işsizlikte kısmen eşitlenmişti. 2010 sonrası kadın işsizlik oranında gerileme başlasa da erkek işsizlik oranı daha hızlı düştü. Ancak böyle devam etmedi. 2018 son çeyrekte kadın işsizlik oranı yüzde 17'leri gördü. Pandemiden çıkışta bu iki oran birkaç aylığına birbirine yakınlaştı ama son yılların ekonomi politikalarının emek üretim faktörüne ve onun getirisine etkisi sert oldu. TÜİK en son aralık ayı işsizlik oranını yüzde 8,8 olarak açıklasa da erkek işsizlik oranı yüzde 7,1 iken kadın işsizlik oranı yüzde 12.

Kadının eğitim düzeyine göre işsizlik verileri de oldukça yaralayıcı. 2023 yılında üniversite mezunu kadınlarda işsizlik oranı yüzde 11,9 ve lise mezunlarında yüzde 17 iken erkeklerde işsizlik oranları sırasıyla yüzde 6,2 ve yüzde 7,7 olarak gerçekleşti.

Aşağıda hazırladığım ikinci grafikte ise genç kadın ve genç erkek işsizlik oranlarının yıllar itibariyle nasıl değiştiğini görebilirsiniz (TÜİK işgücü istatistiklerinde genç nüfus 15-24 yaş arası olarak kabul ediliyor). 2005-2010 yılları arasında, yani yaklaşık 15-20 yıl öncesinin gençleri arasında işsizlik açısından cinsiyet farklılığı hemen hemen yoktu. İzleyen yıllarda genç kadın ve erkekler işsizlik oranlarında farklılaştılar. 2023 yılı biterken genç kadın işsizlik oranı genç erkek işsizlik oranının iki katına çıktı.

Bu arada Türkiye'de istihdam oranı da hep yüzde 50'nin altında kalıyor. Bu durumun en önemli nedenlerinden biri, kadın istihdam oranının erkek istihdam oranının neredeyse yarısı olması.

Kadına dair resmî kurumların sunduğu verilere ulaşmak oldukça kolay. Peki nihai değerlendirmeyi bu verilere göre yapmamız mümkün mü? Pek değil. Çünkü her birimiz toplumun bir üyesi olarak kadının toplumdaki yerini farklı bölgelerde, farklı zaman dilimlerinde, farklı ekonomik sistemlerde gözlemleyebiliyoruz. Emeğinin değerini, ona duyulan saygıyı, çabasını görüp empati kurabiliyoruz, kurmalıyız.

Bir yandan da kadın kayıt içinde kalarak emeğini arz ederken, özellikle çocuk bakımı, ev işleri için bazen birden fazla kadının kayıt dışı emek arz etmesine yol açabiliyor. Kadının bir başka kadının emeğini talep etmesi, hem de kayıt dışılığın bir versiyonunun ortaya çıkması, Dünya Emekçi Kadınlar Gününde tartışılması elzem bir konuyu karşımıza çıkartıyor. Üstelik kapitalist sistemin tatmin edici ücret ve haklarla emeği ne kadar memnun ettiği sorgulanırken.

Binhan Elif Yılmaz kimdir?

Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz, lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümünde, Yüksek Lisans ve Doktora eğitimlerini İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Maliye Teorisi Ana Bilim Dalında tamamladı.

Akademik hayatına 1997 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümü Maliye Teorisi Ana Bilim Dalında Araştırma Görevlisi olarak başlayan Binhan Elif Yılmaz, aynı Ana Bilim Dalında 2003 yılında Yardımcı Doçent, 2008 yılında Doçent, 2014 yılında Profesör oldu.

"Devlet Borçları ve Türkiye'de Borç Çıkmazı", "Türk Vergi Sistemi", "Maliye", "Küresel Kriz ve Avrupa'da Borç Çıkmazı", "Sosyal Güvenlik Ekonomisi", "Kamu Maliyesi" isimli başlıca kitaplarının yanında 100'ü aşkın akademik çalışması ve ulusal/uluslararası kongrelerde sunduğu bildirileri bulunmaktadır.

Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz Kamu Maliyesi, Maliye Politikası, Türk Vergi Sistemi, Devlet Borçları, Kamu Borç Yönetimi ve Uluslararası Borç Krizleri derslerini vermekte, TÜBİTAK, BAP destekli projeler yürütmektedir.

Çeşitli TV kanallarının ekonomi programlarına yorumlarıyla katılmakta olan Binhan Elif Yılmaz, halen İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Maliye Bölümünde profesör olarak görev yapmaktadır.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Hazinenin iç borçlanma takvimi yine yoğun

Türkiye’de iç borç stoku hızla artıyor. 2017 sonunda 574 milyar TL olan iç borç stoku 2021’de 1,2 trilyon TL’ye ulaştı, 2024 ilk çeyrekte 4,5 trilyon TL’yi aştı. İç borç stoku kısa sürede ikiye, üçe katlanmış oldu. Milli gelirin dörtte birine yakın

Tasarruf araçlarında vergi yükü artıyor, KKM'de "0" stopaja devam

Olan şu; ekonomik istikrar, gelir dağılımında adalete tercih ediliyor

Gündem, TCMB faiz kararı

Yerel seçimin ardından kurdaki hareketlilik yerini sakinliğe bıraktı, net döviz rezervlerinde iyileşme başladı