05 Ocak 2020

Kamusal alanda sevgi skandalı

İki insanın birbirinin vücutlarına sevgiyle dokunması ve bu dokunuşlardan zevk alması niye kamusal alanda genel ahlâka mugayir ilan edilir? Van'ın Çatak ilçesinde iki lise öğretmeninin doğum günü kutlaması için kamusal alanda birbirlerine sarılmasının yol açtığı olay sebebiyle, yeniden düşündüm bu konuyu

Bakışın biçimleri var tabii. Açısı var, perspektifi var. Üstelik bunlar hem fiziksel hem ideolojik. Farklı katmanlar ve bir arada yani. Fiziksel olarak durulan yer, konumlanılan açı ve zaviye de (ikisinin arasında bir nüans var), pervazına yaslanıp bakılan ideolojik pencere de belirler algıyı. Kişinin nerede, ne gördüğünü.

Eskiden beri düşünürüm: Sokakta ya da filmlerde iki ya da daha fazla insanın bir başka insana her türden fiziksel şiddet uygulayımı vahşet derecesinde sergilenir ve 'genel ahlâk' denilen sistem bu sergileyeme geniş yer açar, sınırları içinde yer bulur ve büyük çoğunluğun da buna gıkı çıkmazken, iki insanın birbirinin vücutlarına sevgiyle dokunması ve bu dokunuşlardan zevk alması niye kamusal alanda ve belli bir aşamadan sonra filmlerde de, skandal olarak görülür, genel ahlâka mugayir ilan edilir?

Van'ın Çatak ilçesinde iki lise öğretmeninin doğum günü kutlaması için kamusal alanda birbirlerine sarılmasının meslektaşları çevresinde yol açtığı olay (skandal) ve olayın harekete geçirdiği ihbar, soruşturma ve cezalandırma mekanizması sebebiyle, yeniden düşündüm bu konuyu.

Bazen 'genel ahlâk', bir seks fantezisi ya da fantezi oluşturucu, kıvamlandırıcı, tatlandırıcı olabilir mi, diye sorarım kendime? Seksi, sevişmeyi mahrem alanın en diplerine hapsederek, kamusal alandan sürgün ederek, yasaklayarak özel alandaki halini daha heyecan verici, daha çekici bir şey durumuna getirmek için mi bunca çaba, bunca şiddet, bunca ceza? Seksin yasadışılığını yazılı ve sözlü yasalarla muhafaza etme uzlaşması mıdır bu? Yasak olanın cazibesine dair tecrübenin oluşturduğu bir ortak karar mı?

Tam da en yasakçı sistemlerin ve ideolojilerin seksten ve seks subjesi ve objesi olarak insan vücudundan bu kadar fazla bahsetmesine -olur olmaz yerde- bu konularla -sebepli sebepsiz- bu kadar fazla meşgul olmasına bir fantezi kıvamlaştırıcı olarak genel ahlâk yol açıyor olabilir mi?

Bu da bir ihtimal tabii. Ama yakın ihtimal olarak, iktidar odaklarının ve tahakküm ideolojilerinin içerdiği özgürlük korkusunun ilintisini kurmak da elzemdir; kamusal alanda ve seyirlik olarak seksüel temasın yol açtığı skandalın ve zembereğini boşalttığı bu yargılama ve cezalandırma sisteminin.

Bakış ideolojiktir, ideoloji bakıştır

Nihayetinde kamusal alandaki şiddet pratikleri ve film senaryolarındaki seyirlik şiddet ya da vahşetin ağırlıklı yüzdesi toplumsal ve siyasal iktidarı, yasakçı ideolojileri, iktisadi ve cinsel hiyerarşileri sorgulamaktan çok tasdik eder. Hemen her şiddet uygulayımı toplumda yatay olarak benimsenmiş ya da kabullenilmiş aidiyet, kurum, inanç, ahlâk gibi ideolojik öğe ve yapılara yaslanır. Yine hemen her şiddet pratiği toplumsal konvansiyonların bireylere dayatılmasının en geçerli yolu olarak karşımıza çıkar.

Ama seks öyle mi, sevişmek öyle mi?

Ya, seks pratiğinde tadına varılan, tecrübe edilen, alışılan özgürlük, bireyler tarafından kamusal alanın her parselinde, toplumsal yaşamın bütün ilişkilerinde talep edilirse?

Yazımın başında da söylediğim gibi insanın bakışını biçimlendiren, nerede ne gördüğünü belirleyen çok etken var. Üstelik bunlar birbiriyle kendi aralarında da etkileşim içinde. Perspektif fiziksel konumca belirlenen optik bir algı. Ama perspektifin, örneğin resim sanatında içselleşmesi, yerleşmesi büyük ideolojik değişimlerle iç içe olmuştur ve sonrasında da artık resme bakanın ideolojisini etkilemeye başlamıştır. Resim sanatında perspektifle oynamak, sanatçının ideolojik, dahası politik beklentilerinden, iletisine vermek istediği içerikten azade değildir.

Bakış ile ideolojinin bu iç içeliği şuraya vardırılabilir: Bakış ideolojiktir. İdeoloji bakıştır.

Şiddet olaylarının veya şiddet sahnelerinin seyircisinin bakışı, tanık bakışıdır. Seyirci tanıktır burada.

Seks pratiklerinin ve sevişme sahnelerinin seyircisinin bakışı ise, olaya ne denli yakın olsa ve ne kadar açıkta konumlanmış olsa da, röntgenci (voyeur) bakışıdır. Buradaki seyirci röntgencidir.

Tanık, korkunun ve dehşetin hazzıyla sarsılarak seyrettiği şiddet pratiğini onaylar.

Röntgenci, dikizlemenin tahrik edici etkisiyle yine hazdan titrerken, seyrettiği seks pratiğini yargılar.

Seks ve politika ilişkisi, üzerine sık düşündüğüm temalardandır. 1990'lı yılların sonunda Milliyet gazetesi bünyesinde yayımlanan haftalık siyasi dergide 'Seks ve Politika' disiplin başlıklı iki sayfam olurdu.

2013'te yayımlanan 'Henüz Zaman Var' adlı kitabımda muhafazakâr genel ahlâkın sekse bakışındaki bu röntgencilik nosyonundan bahsetmiştim.

Bu bakışın değişmesi zor.

Toplum bugün de konformist, uzlaşmacı, onaylayıcı (ve artık muhbir) tanık olarak, şiddet pratiklerine ahlakî ve yasal meşruiyet kazandırırken, mahrem ya da skandal addettiği seks pratiklerine yargılayıcı dikizi ve röntgenci bakışıyla özgürlüğü müstehcenleştiriyor.

Van, Çatak'taki o sarılmanın ihbar, yargı ve ceza mekanizmasını harekete geçirmesi bundandır.

Yazarın Diğer Yazıları

Çiçek almak

Çiçek alanların çiçek alırken yüzlerine bir bakın. O çiçekleri kime aldıklarından ya da birine mi, kendilerine mi aldıklarından bağımsız olarak bir özgüven, bir kendinden, hayatından memnuniyet ifadesi olur bu çehrelerde

1949’da, müziğin ve aşkın bir gecesinde

Zemin tahta, masalar tahta, iskemleler tahta. Plastiğin mekan düzenlemelerini amansız bir hastalık gibi sarmadığı bir dönem bu. Duvarlar ahşap lambriyle kapalı. Ahşap lambri ile amerikan barın birbirini çağrıştıracağı dönemin başında dekore edilmiş olmalı kulüp

Kulübün yayıncı kuruluş boykotu

CHP'nin adalet dediği şey, bu haliyle devletin kurucu partisi olarak kendisinin dokunulmazlığının dost düşman herkes tarafından ve her durumda kalıcı olması kabulüdür