31 Mayıs 2023
Cumhuriyetin yüzüncü yılında şampiyon bu gece oynanan karşılaşma ile belli oldu ve Galatasaray yirmi üçüncü kez Türkiye ligi şampiyonu olarak tarihteki yerini aldı. Çok ilginç bir sezonun sonuna geldik, şampiyon belli buna karşın ligden düşecek olan ikinci takım henüz belli olmuş değil. Türkiye’de şampiyonluk mücadelesi hemen hemen her sezon kıyasıya bir rekabet içerisinde geçer ve ligin boyu kısaldıkça tartışmalar da çoğalır. Buna karşın bu sezon daha öncekilerden farklı olarak ülkenin tarihine damga vuran bir olayla birlikte bambaşka bir şekle büründü. 6 Şubat 2023 tarihinde ülkemizin güneydoğusunda on bir kentte büyük bir hasar yaratan deprem sonrasında hem futbolcusunu hem de teknik heyetinden bir sorumlusunu kaybeden Hatayspor ile Gaziantep futbol kulübü ligden çekildiler.
Alt liglerde de yaşanan felaket sonrasında çekilen takımlar oldu. Türkiye futbol federasyonu yaşanan gelişme sonrasında her iki kulübün haklarının saklı kalması koşulu ile daha sonra oynanacak olan karşılaşmalarda hükmen yenik sayılmaları kararını aldı. Aslında alınan bu karar daha önceki dönemlerde farklı takımların olağanüstü koşullar sonrasında yaptığı başvurularda alınan kararın benzeriydi. Bu durumu yazmamın nedeni ise Beşiktaş kulübünün söz konusu karar ile ilgili olarak zaman içerisinde yapmış olduğu açıklamalarını en son noktada UEFA’ya taşımış olmasıdır. Ayrıca kulübün teknik sorumlusu sayın Şenol Güneş’in en son hafta oynanan karşılaşma sonrasında yapmış olduğu ‘bu lig mantık dışı ve hukuk dışı bir lig’ ifadesi gerçekten yenilir yutulur bir ifade değil. Öte yandan söz konusu ifadeyi, yıllarını Türk futboluna veren sayın Güneş’in kararın alınmasının ardından yapması çok daha anlamlı olabilirdi!
Sezon ile ilgili olarak üzerinde durulması gereken bir diğer önemli husus ise göreve geldiği andan itibaren hakemlere yönelik tepkilerin daha da artmasına yol açan Merkez Hakem Kurulu başkanı sayın Lale Orta ve ekibinin uygulamalarıdır. Video Yardımcı Hakem Sistemi olarak adlandırılan VAR sonrasında kararların daha az tartışılması beklenirken ne yazık ki hem sistemin hem de sistemle birlikte hakemlerin çok daha fazla tartışıldığı bir sezonu geride bırakmak üzereyiz. Üzerinde pek çok şey söylenebilecek bir ligi geride bırakırken en çok hatırlanacak olanların başında kötü hakem performanslarının gelmesi kadar, hakem atama ve profesyonel futbol disiplin kurulunun kararlarının da fazlasıyla göze battığını söylemeliyiz. Futbolun içinden gelen ve akademik alanda önemli işlere imza atan sayın Prof. Dr. Lale Orta’nın bu kadar tartışılacak kararların altında imzasının olması ne yazık ki şaşırtıcıdır. Göreve geldiğinde taraftar gruplarının kendisine yönelik protestolarını haklı çıkartacak uygulamaları ortaya koyan örnekleri sergilemiş olması anlaşılır gibi değildir.
Bu sezon önce iki takım arasında gidip gelen şampiyonluk yarışına sonradan Beşiktaş kulübünün de dahil olduğu bir süreci yaşadık ve bu durum birçok açıdan seyir zevkinin yükselmesine neden oldu. Bir şampiyon çıkacaktı ve başından itibaren gerek takım içi organizasyondaki müthiş başarısı ile gerekse de bütün olumsuzluklara karşın on dört haftalık bir galibiyet serisini elde etmesi ile Galatasaray kulübü, yüzüncü yılda şampiyon olmayı fazlasıyla hak etti. Ezeli rakibini deplasman yenmesinin yanı sıra ligin güçlü ekiplerinden Başakşehir takımını üstelik deplasman 7-0 gibi bir sonuçla alt etmesi müthiş bir başarıydı. Galatasaray’ın bir önceki sezonu on üçüncü bitirdiğini ve sezonun başında Torreira, Oliveria, İcardi, Abdülkerim Bardakçı gibi isimleri kadrosuna katarak ve kulübün teknik patronluğuna da Galatasaray alt yapısından yetişen Okan Buruk’u getirerek başladığını hatırlatalım. Hafta sonu oynanacak olan Fenerbahçe derbisine Galatasaray şampiyon olarak çıkacak ve şimdiden şampiyon takım alkışlanır mı tartışmalarının başlayacağını söylemeliyim. Bu konuda söz konusu davranışın tartışmaya açılmasının yanlış olduğunu ve bu durumun da ilerleyen zamanlarda bizim futbol kültürümüz içerisinde bir karşılık bulacağını söyleyerek noktayı koyayım.
Son olarak bu gece bütün karşılaşmalar aynı saatte başlatıldı ve devre arasına Galatasaray 5 dakika, Fenerbahçe ise 2 dakikalık uzatma sonrasında gitti. Maçın ikinci yarısı başlarken iki karşılaşmanın da aynı anda başlayacağı belirtilirken bir baktık ki Fenerbahçe maçı başladıktan iki buçuk dakika sonra Galatasaray maçı başladı. Bir organizasyonu yapmak bu kadar mı zor olabilir? Ayrıca sadece lig şampiyonluğu için değil kümede kalma mücadelesini de göz önünde bulundurmak zorunda olduklarını federasyon yetkililerine hatırlatmak durumundayız çünkü oynanan karşılaşmalar sonucunda bütün takımlar için kendilerince hayat memat meselesi söz konusu olabilir. Bu yüzden de Türkiye futbol federasyonunun bundan sonra böylesi durumları hesap etmek suretiyle hareket etmesi önem arz edecektir. Son olarak yüzüncü yılın şampiyonunun kupayı kendi saha ve seyircisi önünde alması gerektiğini bir kez daha tarihe not düşme adına ekleyelim.
Ahmet Talimciler kimdir?Ahmet Talimciler, 1970 yılında İzmir Karşıyaka'da dünyaya geldi. Karşıyaka spor kulübünün minik ve yıldız takımlarında, Tarişspor kulübünün genç takımında oynadı. 1988 yılında Ege Üniversitesi Coğrafya bölümüne kaydoldu ve iki yıl burada okuduktan sonra tekrar sınava girerek aynı üniversitede Sosyoloji bölümünü kazandı. 1994 yılında "Futbolun Toplumsal İşlevi” başlıklı lisans teziyle bölümden mezun oldu. Ardından Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde 1998 yılında Türkiye'de Futbol Fanatizmi ve Medya İlişkisi başlıklı yüksek lisans tezini, 2005 yılında da Türkiye'de Futbol ve İdeoloji İlişkisi başlıklı doktora tezini tamamladı. 2001 yılında Milliyet Gazetesi Sosyal Bilimler ödülünü kazandı. 1996 yılında Araştırma Görevlisi olarak başladığı Ege Üniversitesi Sosyoloji bölümünden 2019 yılında ayrılarak İzmir Bakırçay Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Uygulamalı Sosyoloji ana bilim dalına profesör kadrosuyla geçiş yaptı. Halen aynı üniversitede görev yapmayı sürdürmektedir. Son yirmi yılda yerel ve ulusal düzeyde gazetelerde, internet sitelerinde yazmıştır. Mart 2016'dan bu yana T24'te başta spor ve gündelik hayata ilişkin olmak üzere gündeme ilişkin yazılar yazmaktadır. Karşıyaka Belediyesinin çıkartmakta olduğu Gazete Karşıyaka'nın yazarlarındandır. Bir diğer önemli tutkusu ise radyo yayıncılığıdır, üç yıl boyunca TRT İzmir Kent Radyosunda Sporun Arka Planı programını hazırlayıp sunmuştur. Halen TRT Türkiye'nin Sesi Radyosu Memleketim FM'de Spor Daima programına cuma günleri konuk olmayı sürdürmektedir. YouTube üzerinden yayınlanmakta olan Geek Futbol programının da yorumcularından birisidir. Evli ve spor tutkunu bir çocuğun babasıdır. Kitapları -Türkiye'de Futbol Fanatizmi ve Medya İlişkisi (2003,2014, Bağlam Yayınları) -Sporun Sosyolojisi Sosyolojinin Sporu (2010,2015, 2018, Bağlam Yayınları) -Futbol Yazıları (2017, Bağlam Yayınları) -Türkiye'de Futbol En Az Futboldur (2020, Spor Yayınevi ve Kitabevi) -Saçmanın İktidarı (2021, Sakin Kitap) -Beklentilerin Tersine Çıktığı Alan: Eğitim (2022, Sakin Kitap) -İlkelerimizi Kim Yazacak? Cem Can Yazıları (Yayına Hazırlayan- 2012, Moss Spor) -Fair Play Yemin İstemez (Yayına Hazırlayan-2012, Moss Spor) -Şiddet, Şike ve Medya Kıskacında Futbol ve Taraftarlık (2015, Litera Türk Academia, Müge Demir ile) -Football in Turkey (Editör- 2016, PL Academic Research) |
Kuralların sürekli olarak değiştirildiği ve oynanan ligin yanı sıra ligdeki takımlara göre gözden geçirildiği bir futbol ikliminde futbola dair gerçekten bir şeyleri değiştirmek istiyorsanız öncelikle futbola olan sakat bakışınızı değiştirmek durumundasınız
Değişen toplumsal yapımız içerisinde yeniden ne sokak futboluna ne de mahalle kültürüne geri dönebilmemiz mümkün değil ancak o güzellikleri ve yarattığı büyük etkiyi de yok saymamız söz konusu değildir
Bırakın neyin doğal neyin doğal olmadığına doğum anı geldiğinde hastanın kendisiyle onun doğumunu sağlayacak olanlar, hastanın ve çocuğun sağlığı noktasında gereken kararı versinler
© Tüm hakları saklıdır.