Gündem

Tutuklu Boğaziçililer: Serbest kalmazsam ömrümden bir yıl çalınacak

"Veganım, bir hayvanın tüyüne bile kıyamam, insana mı zarar vereceğim"

06 Ocak 2022 16:39

Boğaziçi Üniversitesi’ne atanan Prof. Dr. Naci İnci’nin şikâyetiyle tutuklanan ve yüz güne yakın süredir cezaevinde olan Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri Enis Berke Gök ve Caner Perit Özen yarın (7 Ocak) ilk kez hâkim karşısına çıkacak. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, altı yıldan otuz iki yıla kadar hapis cezası istenen tutuklu Boğaziçi öğrencileri Gök ve Özen’i Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti.

Tarih bölümü öğrencisi Caner Perit Özen, Özel ile yaptığı görüşmede Metris cezaevinde uzun süre tek başına kaldığını, orada başlayan alerjik bir kaşıntı halinin henüz geçmediğini söyledi.

Gazete Duvar'dan Serkan Alan'ın haberine göre, cezaevindeki en büyük sıkıntının derslerinin aksaması olduğunu belirten Özen, “Arkadaşlardan notlar istiyoruz, avukatlarımız aracılığıyla geliyor ancak ciddi biçimde bir gecikme ile karşı karşıya kalıyoruz. Ders notlarımız sanki örgütsel dokümanmış gibi incelendiği için teslim edildikten ancak 10-15 gün içinde tarafımıza veriliyor. Bu büyük bir sorun. Yarın tahliye alırsam sınavlara yetişmeye çalışacağım ancak tahliye alamazsam kaydımı donduracağım” dedi.

Özen şöyle devam etti: 

“Benim suçum, önce okulumuzun geleneklerine uygun olmayan bir rektöre direnmek, ardından onun yerine gelen rektöre yine direnmek. Rektör Naci İnci’nin yanında yürüyüp bu görevi niye kabul ettiğini sordum. Güvenlik görevlileri saldırdı. Kamu görevlisine mukavemetle, 2911 sayılı yasaya karşı gelmekle, Naci İnci’yi hürriyetinden mahkûm bırakmakla ve kara taşıtını ulaşımdan alıkoymakla suçlanıyorum. Bizim yaptığımız protesto etmekti. Güvenlikçiler gelip saldırmasaydı, patırtı gürültü olmayacaktı.”

Boğaziçi Üniversitesi Fizik bölümü öğrencisi Ersin Berke Gök ise, “Bu sene mezun olacağım, 6 dersim kaldı. Buraya girmek çocukluk hayalimdi. Mezun olduktan sonra teorik fizikte akademisyen olarak çalışmak istiyorum” diye konuştu. 

Atanan Rektör Naci İnci’nin de fizik bölümü hocası olduğunu hatırlatan Gök, “Ona bu görevi nasıl kabul ettiğini sorduk, arbede yaşanınca bu arbede sırasında arabanın üzerine çıktım. Arabadaki toplam hasar 740 TL. Güvenlikçilerin saldırması üzerine arabanın üzerine çıkmamı, büyük bir tehlike olarak lanse ettiler, adeta beni terörist yerine koydular. Ben veganım, bir hayvanın tüyüne bile kıyamam, insana mı zarar vereceğim. Yarın eğer serbest kalmazsam, ömrümden bir yıl çalınacak, serbest kalırsam mezun olacağım” ifadesini kullandı.

Duruşmaya SEGBİS ile bağlanacak olması nedeniyle endişeli olduğunu ifade eden Gök, “Yüzümüzü görselerdi, bizim kötü insanlar olmadığımızı, okulumuzun özerkliği dışında bir derdimiz olmadığını, anlatılan gibi insanlar olmadığımızı görürlerdi. Herkesi dayanışmaya çağırıyoruz. Boğaziçi’ne dost olan, özerk üniversite isteyen, özgür eğitim isteyen herkesi duruşmaya çağırıyoruz. Yanlış bir şey yapmadık. Bizim yaptıklarımız da niyetimiz de bize yöneltilen suçlamalarla uyumlu değil. Önceki protestolarda tutuklanan Doğu Demirtaş, Almanya’dan kabul aldı, oraya gidiyor. Doğu’yu Türkiye kaybediyor, Almanya kazanıyor. Bu yaşananların nasıl sonuçlandığını görmüyorlar mı? Bize burada maalesef bir gelecek sunamıyorlar” ifadesini kullandı. 

 

Silivri Cezaevi’ndeki Boğaziçili öğrencileri ziyaretine ilişkin değerlendirmede bulunan CHP’li Özel, “Türkiye, rektör seçiminde ve protestoya tahammülde Kenan Evren’in bile gerisine düşmüştür. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak rektör seçiminde, sadece akademisyenlerin değil öğrencilerin, mezunların, üniversitede çalışan emekçilerin de oy kullanabileceği bir sistemi getireceğiz. Suçişleri Bakanı Süleyman Soylu, önceki protestolarda da öğrencileri terör örgütü üyeliğiyle suçlamıştı, birinin bile iddianamesine Soylu’nun iddiaları girmedi” dedi ve şunları kaydetti:

“Berke ve Perit’in iddianamesinde de terör suçlaması yok. Rektörün arabasına bindiği sırada bir soru sorulması karşısında bu suçlamalar çok ağır. Yarın bırakılmaları gerekiyor. Boğaziçi Üniversitesi’nde bir yılı aşkın süredir yaşananlar gösteriyor ki, Adalet ve Kalkınma Partisi ülkenin en parlak öğrencilerini bilimden, akademiden ve bu ülkeden uzaklaştırmaya çalışıyor. Demokratik protesto hakkına, ülkenin gençlerinin seslerini çıkarabilme hakkına ve özerk üniversite mücadelesine herkesin sahip çıkması gerekiyor. Biz Cumhuriyet Halk Partisi heyeti olarak duruşmada olacağız, herkesi duruşmaya çağırıyoruz.”