Sağlık

TTB ve UDEK'ten ortak çağrı: Sağlık çalışanlarının özlük hakları iyileştirilsin

"Etkili ve caydırıcı yeni bir 'Sağlıkta Şiddet Yasası' çıkarılmalıdır. Kovid-19 illiyet bağı aranmaksızın meslek hastalığı kabul edilmelidir"

20 Ocak 2022 15:11

Meclis’te bulunan siyasi partilere çaba gösterilmesi çağrısında bulunan TTB ve UDEK, nitelikli sağlık hizmeti için sağlık çalışanlarının özlük haklarının iyileştirilmesi gerektiğini belirtti.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi ve Uzmanlık Dernekleri Eşgüdüm Kurulu (UDEK), sağlık çalışanlarının çalışma ortamı ve özlük haklarının iyileştirilmesi talebiyle online açıklama gerçekleştirdi. Açıklamada konuşan Türk Tabipler Birliği (TTB) Genel Başkanı Şebnem Korur Fincancı, arkadaşlarının uzmanlık sınavlarına çalışmak yerine yabancı dil çalıştığını belirterek, “Salgının yönetilme şekli, meslektaşlarımızı kaybetmemize neden oldu. Emeklilerinde asgari ücretin altında ücret alan arkadaşlarımız var. Bu nedenle birçok meslektaşımız 65 yaşından sonra çalışmak zorunda kalıyor. Birlikteyiz, yan yanayız birlikte mücadele edeceğiz. Etik değerleri koruyarak haklarımızı istemeye devam edeceğiz” dedi.

Yurt dışına gidiyorlar

TTB Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut ise, ekonomik kriz, ağır çalışma koşulları ve pandeminin etkisi altında hekimler olarak zor bir dönemden geçildiğini ifade etti. Özverili bir şekilde toplum sağlığı için gece-gündüz çalışırken her zamankinden daha zor çalışma koşullarında, daha fazla risk altında olduklarını söyleyen Bulut, “Hastalıktan yüzlerce meslektaşımızı ve binlerce yurttaşımızı yitirmenin acısını yaşarken halen Kovid-19'un meslek hastalığı olarak kabul edilmemesinin üzüntüsünü taşıyoruz. Pek çok genç meslektaşımız; sağlıkta şiddetin her geçen gün arttığı, emeğimizin karşılığını alamadığımız, uzun süre çok zor şartlarda çalıştığımız bu sağlık ortamında; uzun süreler çalıştığımız halde geçinemediğimiz bu koşullarda çalışılamayacağını düşünüp, geleceğe dair karamsarlık ve umutsuzluğa kapılarak bu toprakları terk edip yurtdışına göç etti ve etmeye devam ediyor” ifadelerini kullandı.

“İntihar ile sonuçlanmaktadır”

Pandemi döneminde dahi sağlıkta koşularının kötü olduğunun altını çizen Bulut “Şiddet, ağır çalışma koşulları, ücretlendirme, özlük hakları ile ilgili iyileştirme yapılmaması ve artık kaotik bir hâl alan sağlık ortamındaki sorunlar; emeklilik, istifa, hekim göçü, tükenmişlik, hastalık, intihar ile sonuçlanmaktadır.  Başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere ilgili kurum ve yetkilileri ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni tüm sağlık çalışanlarının çalışma ortamı ve özlük hakları ile ilgili gerekli iyileştirmeleri yapmaya çağırıyoruz” şeklinde ifade etti.

“Sağlıkta şiddet yasası”

Nitelikli bir sağlık hizmetinin sunulabilmesi ancak sağlık çalışanlarının sağlığı, özlük ve ekonomik haklarının sağlanması, yaşam koşullarının düzeltilmesi ile gerçekleşebileceğini belirten Bulut, taleplerini şöyle sıraladı:

“Emekliliğimize de yansıyacak insanca yaşayabileceğimiz temel bir ücreti sağlayacak şekilde ekonomik ve özlük haklarımız için yeni bir düzenleme bir an önce yapılmalıdır. Şiddetsiz bir sağlık ortamında çalışabilmek için Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi’nin önerdiği diğer sağlık emek-meslek örgütlerinin desteklediği etkili ve caydırıcı yeni bir 'Sağlıkta Şiddet Yasası' çıkarılmalıdır. Kovid-19 illiyet bağı aranmaksızın meslek hastalığı kabul edilmelidir. Kovid-19 başta olmak üzere meslek kaynaklı hastalıklara karşı bütüncül bir meslek hastalıkları yasası çıkarılmalıdır.

Pandemi süresince çalıştığımız her yıl için tüm sağlık çalışanlarına 120 gün fiili hizmet süresi zammı verilmeli, hekimlerin en yüksek 3600’e ulaşan ek göstergesi 7200 olacak şekilde düzenlenmelidir. Toplum sağlığı için bilimin gereklerini ifade eden ve hekimlik değerlerini savunan meslek örgütümüzün üzerindeki baskılara son verilmelidir.”

Meclis’teki partilere çağrı

Bulut, Meclis’te bulunan tüm siyasi partilerin TTB ve Uzmanlık Dernekleri Eş Güdüm Kurulu’nun önerilerini dikkate alarak gerçekleştirmek üzere çaba sarf etmeleri çağrısında bulundu.