Gündem

SES Kadın Bülteni: Dayanışma ve mücadele sonuç verdi, Aysel Tuğluk tahliye edildi

29 Ekim 2022 12:33

Adli Tıp Kurumu’nun “cezaevinde kalamaz” raporu verdiği demans hastası eski HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, tahliye kararının Kocaeli İnfaz Savcılığı’na ulaşmasının ardından Kocaeli Kandıra F Tipi Cezaevi’nden tahliye edildi.

Kararla birlikte dün geceden bu yana Tuğluk’un ailesi ve avukatlarının aralarında olduğu çok sayıda kişi cezaevi önünde bekleyişe geçti. Tuğluk’u cezaevi kapısında, ailesi, avukatları, HDP’li milletvekili ve yöneticiler ile çok sayıda kişi bekledi. Tahliye kararının ardından cezaevi içerisinden, zılgıt sesleri ve “Jin, jiyan, azadi” sloganı yankılandı. İşlemlerin tamamlanmasının ardından Tuğluk, cezaevinden çıktı. Tuğluk, tedavisinin yapılması için İstanbul’a götürüldü.

Aysel Tuğluk’un tahliyesini HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm sosyal medya hesabından duyurdu.

Tuğluk tahliyesinin ardından cezaevi önünde açıklama yapan HDP İzmir Milletvekili Serpil Kemalbay, “Aysel Tuğluk’un sağlığına kavuşması için bir imkan tanınmış oldu. Elbette ki Aysel Tuğluk zaten cezaevinde olmamalıydı. Bir Kürt kadın siyasetçi olarak tutsaktı, rehindi ve 2 yıla yakın bir süredir de demans hastalığı teşhisi konduğu halde zindanda tutuluyordu. Çok geç kalmış bir karar ama böyle bir karar verilmesinden dolayı çok mutluyuz. Bütün hasta tutsakların özgürleşmesini istiyoruz” dedi.

AYM tahliye talebini reddetmişti

Anayasa Mahkemesi (AYM) Tuğluk’un tahliye edilmesine ilişkin tedbir talebini reddetmiş, karar metninde Tuğluk’un hastalığının zamanla ilerleyebileceği, zorunlu ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma gelebileceği, ceza infaz evinde hayatını yalnız idame ettiremez duruma gelebileceği ihtimaline de yer verilmesi dikkat çekmişti. AYM’nin ret kararında, Adli Tıp Kurumu’nun ‘cezaevinde kalabilir’ şeklindeki raporları baz alınmıştı.

Kararın ardından HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş ve HDP İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Fatma Kurtalan, hasta tutuklu Tuğluk hakkında Kamu Denetçiliği Kurumu’na (KDK) başvuruda bulunmuş, Adalet Bakanlığı ve Adli Tıp Kurumu şikâyet edilmişti.

Bu yazı SES Kadın Bülteni'nden alınmıştır