Gelecek Partisi Lideri Ahmet Davutoğlu, TBMM'de Gelecek - Saadet Grup Toplantısı'nda konuştu. Davutoğlu, 12 Eylül Anayasası'nı tasvip etmediğini söyledi ve "Buyrukla değil, insan haklarına ve özgürlüklerine değer veren yepyeni bir Anayasa'yı inşallah bir gün biz yazacağız" dedi.
Ahmet Davutoğlu, düzenlenen grup toplantısında İliç'teki maden faciası, Kanal İstanbul ve Anayasa tartışmaları üzerine açıklamalarda bulunurken, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın deprem bölgesinde söylediği "Buyruğumu vereceğim" sözlerine de tepki gösterdi.
Davutoğlu'nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şu şekilde:
Erzincan İliç'te maden faciası
"Sizler modernitenin açtığı çevre felaketlerinin Türkiye'deki temsilcilerisiniz! Erzincan İliç'te yaşananlar asla bir kader olarak düşünülemez. Kısa sürede zengin olabilmek, bir külçe altın elde etmek isteyenlere sesleniyorum; medeniyet altında değil zihinlerde, medeniyet rant ile değil ahlak ile kurulur. Siz tabiata baktığınızda dolar dışında yeşil görmezsiniz. Bizim için Anadolu'nun suyu, toprakları, ateşi ve güneşi azizdir.
Türkiye'de ne kadar felaket varsa 5 baronun elinde gerçekleşiyor. İktadara yakın bir şirketin Kanada'lı SSR şirketinin yapısına baktım. Bu şirketin 7.2 milyon dolar vergi borcu silinmiş. Kimin hakkını kimin için siliyorsunuz?
Fırat'ın suyunu siyanürlerle zehirleyenler, bir avuç altın için Mezopotamya topraklarını yok etmeyi göze alıyorsunuz.
Kanal İstanbul
İstanbul bizim için en büyük hazinedir. Kanal İstanbul ile İstanbul'a kıymayın. Bunu daha önce Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a mektup yazarak da ilettim. İstanbul'un çevresinde arazi rantları oluşturup onları vergiden azadet etmek imar baronlarının işidir.
İhale baronu, imar baronu, uyuşturucu baronu, faiz baronu... bütün bunların arkasında siyaset baronları var. Biz bu siyaset baronlarının kaynaklarını kurutmaya geliyoruz.
"Buyruklar verildi"
Faiz düşürülecek dendi, düşmedi. Devlet planlama teşkilatı kapatıldı. Hiçbir denetime tabi olmayan Varlık Fonu kuruldu. Başına, buyruğu veren kayınpeder, vekili olarak da damat atandı. Varlık fonu üzerinden de neler döndüğünü sadece bir bürokrattan sordular. İhale kanunu 200 defa değiştirildi.
Bir buyruk verildi, rektör atama talimatları değiştirildi sonra da geri alındı. Buyruklarla KHK mağdurları yaratıldı. Buyrukla FETÖ borsası oluşturuldu.
"Ferman padişahınsa, hukuk bizimdir!"
Buyruğun olduğu yerde Anayasa olmaz. Anayasa Mahkemesi (AYM) buyruk dinlemiyor. Geçen gün ne açıklama yapmıştı Zühtü Arslan? Ferman padişahınsa, hukuk bizimdir! Helal olsun ona! 12 Eylül Anayasası'nı ben de tasvip etmiyorum. Buyrukla değil insan haklarına değer veren yepyeni bir Anayasa'yı inşallah bir gün biz yazacağız."
Grup toplantısında Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun yerine söz alan partinin Grup Başkanvekili Bülent Kaya'nın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"İktidar, patron maliyetlerini ne kadar düşürebiliriz derdinde"
"Maalesef bu kaza adeta bağıra bağıra ben geliyorum diyen bir maden faciasıydı. Dünyanın her tarafında maden kazaları oluyor ama Türkiye kadar insan canının değersiz olduğu bir başka ülke yok. Çünkü iktidar işçi sağlığından önce patronların maliyetlerini ne kadar düşürebiliriz hesabıyla hareket etmekte.
İsrail ile ticari ilişkiler
Limanlarımızda her gün gemilerin gidip gelmesinden dolayı dün bunun önünün kesilmesi için TBMM Genel Kurulu'nda Saadet - Gelecek Grubu olarak önerimizi verdik. İsrail ile ticaretin kesilmesi yönündeki bu görüşme önergesi AKP-MHP oylarıyla reddedildi.
Maaş ve asgari ücret zamları
Vatandaşlarımızın alım gücü enflasyon karşısında erimeye devam ediyor. Asgari ücretin 17 bin TL olduğu Türkiye'de emeklilerin durumu içler acısı. Maaşlara vb. ücretlere yapılan zamlar Allah'ın bir lütfu olarak gösteriliyor."
