Gündem

Murat Yetkin: Mutabakatın en büyük kaybedeni PKK

"Ortaya çıkan tabloda, yerinde ne kadar kalacağı belli olmasa da bir ölçüde Beşar Esad’ın kazandığını söylemek dahi mümkün"

23 Ekim 2019 11:37

Gazeteci-yazar Murat Yetkin, Türkiye ile Rusya'nın Soçi'de vardığı mutabakatın en büyük kaybedeninin PKK olduğunu yazdı.

Yetkin, "ABD’nin kanatları altında Suriye’de özerk bir devlet kurma eşiğinde olan PKK’nın Suriye kolu PYD ve silahlı gücü YPG, bir anda kendilerini ortada buldular" değerlendirmesinde bulundu.

"Avrupa Birliği'nin de kazananlar arasında sayılamayacağını" ifade eden Yetkin, AB'nin süreç sırasında dikkatinin çoğunlukla Brexit'e yoğunlaştığını yazdı.

Yetkin'in yazısının ilgili bölümü şöyle:

"Ortaya çıkan tabloda, yerinde ne kadar kalacağı belli olmasa da bir ölçüde Beşar Esad’ın kazandığını söylemek dahi mümkün. Anlaşma sonrasında telefonda Putin’e “mümkün değil” demiş ama Putin olmaksızın koltuğunu koruyamayacağını dünya biliyor.

ABD Başkanı Trump’ın bile, Suriye’yi Rusya’ya bırakmak zorunda kalsa da belli açılardan kazançlı çıktığı söylenebilir. Suriye’den asker çekme kararı ve Orta Doğu savaşlarına ne kadar para döküldüğünü durmaksızın söylemesi 2020 seçimlerinde işine yarayabilir.

Şimdilik oyunun üç kaybedeni görülüyor. En büyük kaybedeni PKK. ABD’nin kanatları altında Suriye’de özerk bir devlet kurma eşiğinde olan PKK’nın Suriye kolu PYD ve silahlı gücü YPG, bir anda kendilerini ortada buldular. ABD Savunma Bakanı Mark Esper, 120 saatin bitimi ardından “Biz onlarla IŞİD’le mücadele için işbirliği yaptık, devlet kursunlar diye değil” deyip çıktı işin içinden. Başka bir yazının konusu olabilir ama bu, silahlı Kürt hareketlerinin başta ABD olmak üzere bölgedeki hükümetlere karşı ayaklandırılıp sonra ortada bırakılmasının ilk örneği değildi. Bugünlerde “Suriyeli Kürtler Kongre’de alkışlarla karşılandı” haberlerine de fazla itibar etmemek lazım; siyaset bu, bir rüzgârla değişir bütün işler. Tabii İran ile arasında Kürt devleti kurulması fikrini şiddetle destekleyen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu da bu çerçevede kaybedenler arasında saymak mümkün.

Avrupa Birliği de kazananlar arasında sayılamaz. AB, bu krize tarihinin en ağır kan kaybı olan İngiltere’nin kopuşu, Brexit müzakereleri sırasında yakalandı. Dikkatinin çoğu oradaydı ve bu nedenle gerek verdiği tepkiler, gerek çıkışlarıyla –belki bir tek Alman Şansölyesi Angela Merkel dışında- gelişmelerin gerisinden geldi. Türkiye’ye AB ülkelerinden verilen sert tepkilerin gerekçeleri arasında IŞİD korkusu, göçmen korkusu ve PKK’lıların kendi ülkelerinde eylem yapabileceği korkusunu saymak mümkün."


Yetkin'in yazısının tamamına buradan ulaşabilirsiniz