T24 Dış Haberler
88 yaşında hayatını kaybeden ilk latin papaz Papa Francis, papazlık yaptığı 12 yıllık süre boyunca Vatikan ve Roma Katolik Kilisesi'ndeki takipçilerini kadın haklarını ve azınlıkları koruyan söylemleri ile biliniyordu.
Birçok açıdan "doktrinel" geleneksel papazlığa getirdiği eleştiri ile ön plana çıkan papaz Francis, 2013'de başlayan görev süresini makamını ve genel kilise söylemini reforme etmeye çalışarak geçirdi.
Arjantinli piskopos, yüzyıllardır süregelen otoriteye meydan okuma ve Vatikan'dan görece bağımsız hareket etme geleneğinin taşıyıcısı olan Cizvit tarikatından gelen ilk papa olarak tarihe geçti.
Sadece Latin Amerika ve batı yarımküreden gelen ilk papa değil, aynı zamanda Suriye doğumlu Gregory III'ten (731-741) bu yana Avrupalı olmayan ilk papa olarak hafızalara kazındı. Bu bakımdan 13 Mart 2013 tarihinde Papalık makamına yükselmesi, Roma Katolikliğinin modern zamanlarda tarihi merkezi olan Avrupa'dan Amerika'ya, Sahra altı Afrika'ya ve Asya'ya doğru istikrarlı hareketinin bir yanısması olarak kabul edilebilir.
İngiliz Financial Times'ın dosya
haberine göre, Francis'in "reformist" fikir ve eylemleri arasında; 2022 senesinde yaklaşık 1.39 milyara varan Katolik Kilisesi mensubu ile paylaştığı "acil eylem planı" yer alıyor. Papaz Francis'in sonuç belgelerinde yer alan en güçlü öneri, kadınların Kilise'nin yönetim kademelerinde daha fazla yer almasına yönelik yaptığı çağrıydı. Ancak bu bir fikri değerlendirme ve tavsiyeden öteye, hayata geçemedi.
Yoksulluğa, adaletsizliğe ve küresel eşitsizliğe dikkat çeken Francis, John Paul ve Benedict de dahil olmak üzere selefleri tarafından belirlenen argüman çizgisinde yer aldı. Ancak bu duruşa karşı ABD'li Cumhuriyetçiler ve diğer muhafazakârlar, Francis'i "liberal kozmopolit bir elitin sözcüsü" olmakla suçladılar.
Belirli kesimler Francis'in, isteyerek veya istemeyerek de olsa Avustralya, İrlanda, ABD ve diğer ülkelerde Kilise'nin itibarını zedeleyen yaygın cinsel istismarlara izin veren rahip eşcinsel alt kültürünü ön plana çıkardığını dahi iddia etti.
Francis farklı yolları denedi; Kilise'nin geçmişindeki enkazları temizleyerek onu arındırmak için çabaladı. Ancak papaz, düşünce ve eylemsel olarak hiçbir zaman "modern muhafazakâr"geniş kitlelerin hayal ettiği o sembol olmadı.
