Miçotakis, Fransa ile imzalanan anlaşma hakkında konuştu: "Sözde müttefiğimizin tehditlerine kalkan"

Yunanistan Parlamentosu, Yunanistan'ın Fransa ile imzaladığı savunma işbirliği anlaşmasını onayladı. Ana muhalefet radikal sol SYRIZA partisi söz konusu savunma işbirliği anlaşmasının "Yunanistan'ın münhasır ekonomik bölge ve kıta sahanlığının savunmasını içerdiği" gerekçesiyle anlaşmaya ret oyu verdi.

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, oylama öncesinde yaptığı konuşmasında, Fransa ile imzalanan bu anlaşma için "Yunanistan'ın tarihinde ilk defa, olası bir saldırı anında kıtamızın en güçlü, BM Güvenlik Konseyi üyesi ve AB'nin yegane nükleer gücü olan Fransa'nın -askeri dahil- yanında yer alacağını taahhüt ettiği tarihi bir anlaşmadır" dedi.

Fransa ile imzalanan anlaşmayı, Fransa ile Almanya arasında imzalanan Aachen Antlaşması'na benzeten Miçotakis, anlaşmanın özünde "taraflardan birinin saldırıya uğraması olasılığında diğer ülkenin askeri yardımını öngördüğünü" söyledi.

'ABD ile benzeri savunma anlaşması imzalayacağız'

Miçotakis, "Bu anlaşma NATO içinde sözde müttefiğimiz olan bir ülkeden egemenliğimize yönelik tehditlere karşı savunan kalkan vazifesi niteliğindedir" şeklinde konmuştu.

"Doğu Akdeniz'de kimin kimi casus belli (savaş nedeni) ile tehdit ettiği herkesçe bilinen bir gerçektir" diyen Miçotakis, "Yunanistan yeni bir rotaya girmiştir. Yunanistan kimseyi tehdit etmiyor ancak kimsenin de tehdit etmesine izin vermez. Birleşik Arap Emirlikleriyle, İsraille yaptığımız ve çok yakında ABD ile yapacağımız benzeri savunma işbirliği anlaşması da aynı amacı gütmektedir. Yunanistan bölgenin güvenlik unsurudur" ifadesini kullandı.

Fransa ile imzalanan anlaşmanın uluslararası hukuk kurallarına ve deniz hukuku sözleşmelerine uygun olduğunu da söyleyen Miçotakis "Türkiye'nin bugüne dek hiç görülmediği kadar adaların egemenlik haklarından açıkça kuşku duyan adımları karşısında herkesin birlik ve beraberlik ruhu içinde bulunması gerektiğine" dikkati çekti ve buna örnek olarak Türkiye'nin son zamanlarda "Yunan adalarının silahlardan arındırılmaması bahanesini öne sürerek adaların egemenliğini kaybettiği" yolundaki söylemlerini gösterdi.