Çevre

Marmara Denizi’nin yüz ölçümünden daha büyük: Son 60 yılda 70'e yakın doğal göl kurudu

15 Kasım 2020 10:51

Türkiye'de yaklaşık 50 yıldır göller üzerine yaptığı akademik çalışmalarla tanınan Türkiye Tabiatını Koruma Derneği (TTKD) bilim danışmanı Dr. Erol Kesici'nin hazırladığı son raporda, Türkiye'de son 60 yılda, 70'e yakın doğal gölün kuruduğu belirtildi.

Türkiye Tabiatını Koruma Derneği (TTKD) bilim danışmanı Dr. Erol Kesici'nin hazırladığı son raporda, Türkiye'de son 60 yılda, 70'e yakın doğal gölün kuruduğu yer aldı. Dr. Kesici, Türkiye'de kuruyan ve kuruma sürecine giren göllerin büyük bölümünün, tatlı su özelliğindeki en büyük doğal tatlı su gölleri Akşehir, Beyşehir ve Eğirdir Gölleri olduğuna dikkat çekti.

Dr. Erol Kesici, "Ülkemizde son 60 yılda, Marmara Denizi'nin yüz ölçümünden daha büyük, neredeyse üç Van Gölü büyüklüğünde 70'e yakın doğal göl kurudu. Göllerimizin son yıllarda giderek kurumasının ve kuruma sürecine girmesinin başlıca nedeni, göllerin yıllık su bütçelerinin korunarak kullanılmaması, pancar, kavak, mısır vb. çok su tüketen ürünlerin neredeyse her yerde vahşi sulamalarla üretimidir. Yanlış su kullanım oranı neredeyse yüzde 80" dedi.

Doğal göllerin her türlü atık alanı olarak kullanılmasının doğal döngüye engel olması ile yağış suları, dere ve çayların doğal akışının kesilmesinin kuruma nedenlerinden bazıları olduğuna işaret eden Dr. Erol Kesici, göllerin çevresindeki çok sayıdaki kuyuyla yer altı sularının çekilmesinin hem gölün beslenmesini engellendiğini hem de yeraltı sularının aşırı oranda azalmasının kuraklık sorununa neden olduğunu vurguladı. Göllerin kurumasında diğer faktörlerin ise tarım alanı kazanmak için göl kıyılarında yapılan drenajlarla oluşturulan kurutmalar, balık çiftlikleri, konut, sanayi yapılaşması ve kıyı alanlarının dolgu ile yol yapılması gibi nedenleri sıralayan Dr. Erol Kesici, son 50 yıl içerisinde göllerin hidrolojik bakımdan iflas ettiğine işaret etti.

Türkiye'de irili ufaklı 200'e yakın sulak alan bulunduğunu, bunların neredeyse tamamının koruma altına alınması gerektiğini söyleyen Erol Kesici, sadece Göller Yöresi'nde, Burdur sınırlarında 60 yıl önce 20'ye yakın doğal gölden bahsedilirken bugün bu sayının 5'e düştüğünü belirtti. Dr. Erol Kesici, kalan göllerin de yine kuraklığın yanı sıra insanların farklı müdahaleleriyle karşı karşıya kaldığını anlattı. Göller Yöresi'nin en önemli sulak alanlarından Burdur'a bağlı Yeşilova ilçesindeki başta flamingolar olmak üzere birçok kuş türüne ev sahipliği yapan Yarışlı Gölü de kuruyan göller arasında yer aldı.

Harmanlı, Yarışlı, Sazak, Kocapınar ve Düğer köyleri arasında, genişliği 16 kilometrekare derinliği bir dönem 4 metreye kadar çıkan karstik yapıya sahip, içerisinde küçük bir ada bulunan, sodyum fosfat, sodyum klorür ve sodyum sülfat açısından zengin olduğu için suları acı olan Yarışlı Gölü, çöle dönüştü.