Aralarında 8 Türk'ün de bulunduğu 10 kişiyi öldüren Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) adlı Neonazi hücresinin dört sanığı hakkındaki davada iddia makamının mütalaasının okunmasına başlandı. Federal Başsavcılık, baş sanık Beate Zschäpe'nin hücrenin bütün cinayetlerine ve saldırılarına suç ortaklığından hüküm giymesini talep etti.
Federal Başsavcı Herbert Diemer mütalaanın başlangıcında baş sanık Zschäpe ve diğer sanıklar hakkında yapılan suçlamaların her yönden ispat edildiğini söyledi. Yüksek mahkemenin kararında bu suçlamayı kabul etmesi durumunda Zschäpe'nin ömür boyu hapis cezasına çarptırılabileceği belirtiliyor.
Diemer Zschäpe'yi "terörist bir örgütün" kurucusu ve üyesi olarak tanımladı. Zschäpe suç ortağı olarak Uwe Böhnhardt ve Uwe Mundlos ile birlikte 2000 ila 2007 yıllarında aralarında 8 Türk'ün de bulunduğu 10 kişiyi öldürmek, İranlı bir ailenin dükkanına bombalı saldırı düzenlemek, Köln'de Türk kökenli nüfusun yoğun olduğu Keup Caddesi'nde de bombalı bir eylem düzenlemekten sorumlu tutuluyor.
İddianamede Zschäpe'nin soygunlarda da yer aldığı ve ayrıca iki arkadaşının ölümünden sonra NSU üyelerinin Zwickau'da kaldığı evi kundakladığı ileri sürülüyor. Ayrıca kendi ifadesinin aksine Zschäpe'nin NSU'nun eşit bir üyesi olduğu ve örgütün yaptığı işbölümünde eylemlerin lojistiğini sağlamaktan sorumlu olduğu belirtiliyor.
'NSU'nun görünmezlik pelerini'
Yüksek Savcı Anette Greger de Zschäpe'nin diğer üyeler için bir "görünmezlik pelerini görevi gördüğünü" ve "NSU sistemini kamufle ettiğini" söyledi. Mundlos ve Böhnhardt'ın hedefler için keşif yaptığını ve saldırıları ifa ettiğini belirten Yüksek Savcı Greger, Zschäpe'nin iki şahsın suç işlendiği sırada başka yerlerde bulunduğunu ispat eden deliller üretmek, parayı idare etmek, telefon, sim kart, doküman ve silah tedariğini sağlamak gibi görevler üstlendiğini kaydetti. Zschäpe'nin bağımlı bir kişilik olmadığını belirten Greger grubun karar alma süreçlerine katıldığını ve "dominant ve manipülatif karakter özellikleri olduğunu" söyledi. Ayrıca Zschäpe'nin eylemleri kayıt altına aldığını söyleyen Yüksek Savcı Greger, NSU'nun saldırıların sorumluluğunu üstlendiği alaycı videoyu hatırlattı. Greger arkadaşlarının ölümünün ardından ve Zwickau'da son kaldıkları evi kundaklanması sonrasında Zschäpe'nin bu videoyu zarf içinde gönderdiğine ve kamuoyuyla paylaştığına dikkat çekti.
'Yabancılardan arınmış bir ülke hedefliyorlardı'
Federal Başsavcı Herbert Diemer, Nasyonal Sosyalist Yeraltı'nın (NSU) işlediği suçları, Almanya'da Kızıl Ordu Fraksiyonu'ndan (RAF) bu yana "en ağır ve alçak" terör saldırıları olarak tanımladı. "Bu suçlarda gerekçe aşırı sağcı ideolojiydi" diyen Diemer saldırıların "yabancılardan arınmış" bir ülke hedefi güttüğünü ifade etti. Federal Başsavcı, NSU'nun "iğrenç bir Nazi rejimi için zemin hazırlamak" istediğini ve Federal Cumhuriyet'in temellerini sarsmayı hedeflediğini söyledi. Diemer, kurbanların yabancı kökenli olmaları nedeniyle "infaz edildiğini" ve "keyfi olarak seçildiğini" belirtti.
Dört yılı aşkın bir süredir devam eden NSU davasında delillerin değerlendirilmesi ve yüzlerce tanığın dinlenmesi uzun zaman almıştı. Baş sanık Zschäpe 14 yıl cinayetleri işleyen Uwe Böhnhardt ve Uwe Mundlos ile birlikte yaşamıştı. Zschäpe intihar eden faillerin yabancı düşmanlığı saiki ile işledikleri cinayetlere iştirakten yargılanıyor.
© Deutsche Welle Türkçe
DW/dpa, EC,SSB,BK
