25 Ağustos 2024 11:16
Dünya savaş tarihini değiştiren “dron devriminde” her şey, 2019’da Ukrayna’nın 20 İHA satın almasıyla başladı.
Bunlar, Türk şirketi Bayraktar’ın ürettiği TB2 modeli 20 “İnsansız hava aracıydı.”
Ukrayna 2022’de Rusya’nın ilk saldırısında Kiev kapılarına dayanan Rus tanklarını işte bunlarla durdurdu ve bir tank ordusunu imha etti.
Ayrıca Rusya’nın Karadeniz’deki filosunun amiral gemisi ve Rus savaş teknolojisinin gurur abidesi olan Moskova’yı yine bu Bayraktarların yardımı ile batırdı.
Rusya için bu savaşın başında ilk büyük psikolojik hezimetti.
Küçük Ukrayna’nın da ilk zaferi…
O günden itibaren dünya savaş tarihi değişti.
Peki kimdi bu dronları, insansız hava araçlarını uçuran insanlar?
Onlar da savaş tarihini değiştiren “Yeni nesil pilotlardı…”
Ama hiçbiri bildiğimiz kokpit içinde değildi. Küçük, iPad boyutunda tabletlere bakın, önlerindeki play station butonları ile uçuruyorlardı o dronları.
Ukrayna işte bu gençleri drone pilotluğuna yöneltmek için “Drone Ordusu” adlı bir bilgisayar oyununu devreye soktu.
Bu oyunda bir düşman tankını imha ettiğiniz zaman 40, bir düşman askerini öldürdüğünüz zaman 6 puan topluyorsunuz.
Bu da dünyanın en yaygın bilgisayar oyunlarından biri olan “Call of Duty” ile çok benzer.
Kısaca, Komünizm döneminde Macaristan ve Çekoslovakya halkının Rus işgaline karşı direnişinde halkın silahı molotof kokteyliydi.
Şimdi Ukraynalılarınki dronelar.
Drone avlamak çok zor değil. Ancak fiyatları o kadar ucuz ve sayıları o kadar fazla ki, ne kadarını avlasanız geriye üç beşi kalıyor.
Bir drone sürüsünde yüzde 10’u hedefine ulaşıyor ve zararı büyük oluyor.
Bir FPV (First Person view) maliyeti 500 dolar.
155’lik bir obüs mermisinin beşte biri.
Kafanıza bir kask ve video gözlüğü takarak, bir FPV ile, gerçek zamanlı ve görerek, milyonlarca dolarlık tankı tahrip edebilirsiniz.
Rusya savaşın başından beri 4 bin tankını kaybetti.
Ukrayna’nın kaybettiği tank sayısı ise 1000
Ukrayna’nın savaştaki insani kayıplarının yüzde 70’inin nedeni dronlar.
2024 yılının ocak ayında drone saldırıları sonucu ölen Ukraynalı sayısı 10 kişiydi. 40 da yaralı vardı.
Bu yılın ocak ayında drone saldırısı ile ölen Ukraynalı sayısı 38, yaralı 223 olmuştu.
Sadece dün gece Rusya 440 dronla Kiev’e saldırdı ve 14 insan hayatını kaybetti.
Bu yıl mart ayında Ukrayna’nın Herson cephesinde yepyeni bir durum ortaya çıktı.
O bölgede Rusya 4000 droneluk bir orduyla Ukrayna Ordusuna saldırıyordu ama Ukraynalılar bunların yüzde 80’inin indiriyordu.
Bunu da Rus Dronelarının komuta sinyallerini karıştırarak başarıyordu.
Mart ayının ortasında Ukrayna ordusu için şok bir gelişme oldu.
Rus Dronlarının sinyalleri birden görünmez hale geldi.
Yani dronlar, düşman uçaklarının radarlarına yakalanmayan Stealth dronlar haline geldi.
Durum birden vahimleşti. Ukrayna ordusu indiremediği dronlar yüzünden yaralılarını bile geri taşıyamıyordu. Rus dronları mutasyona uğramıştı.
Neydi olan?
Aslında çok basitti.
Genç Rus mühendisleri dronlarının kontrol sisteminde “Fiber Optik’e” geçmişlerdi. Görünmeyecek kadar ince fiber optik kabloları dronlara bağlamış ve bu kablolarla gönderdikleri sinyaller havaya çıkmadığı için Ukrayna Ordusu onların sinyal sistemlerini karıştırmayı başaramamıştı.
Peki bu görünmez fiber optik kablolar nereden geliyordu?
Tabi ki Çin’den.
Onlar savaşırken Çin devreye girmiş ve karşı tarafın sinyal bozma sistemlerinden kaçabilen yeni nesil “Fiber optik FPV’leri” üretmişti.
Ancak bu artık Batı’nın uzmanların bilmediği bir savaştı.
Genç bilgisayar mühendisleri, hackerlar, startaplar, playstation konsolu uzmanı çocuklar savaş denen şeye el koymuştu.
Artık Holywood filmlerinden tanıdığımız alabros kesimi saçlı, irikıyım, “Top Gun” pilot dönemi kapanmış, onların yerini ekran başındaki şortlu, dövmeli, tişörtlerinin üzerinde AC/DC yazan gençler almıştı.
Dronlar mutasyona mı uğruyor.
Tıpkı Covid mücadelesi gibi.
Virüs mutasyona mı uğruyor. Aşı da mutasyona uğruyordu.
Ukraynalı genç mühendisler de anında fiber optiğin sırrını çözdüler tabi.
Fransa’nın sol eğilimli NovelObs dergisi buna ilginç bir kavram bulmuş.
“Hava savaş gücünün demokratikleşmesi” diyor.
Çok tartışmalı bir kavram tabii.
Bugüne kadar şunu öğrendik. Demokrasi kelimesinin başına hangi kavramı getirirseniz tehlikeli biçimde mutasyona uğruyor.
Yirminci Yüzyılda “Halk demokrasisi” denilen şeyin, bir tür işçi sınıfı diktatörlüğü olduğunu çabuk öğrendik.
Nasıl ki bugünlerde “Cumhuriyet kelimesinin başına İslami kavramının konmasının bir Molla diktatörlüğü anlamına geldiğini çok acı bir savaşla daha iyi öğreniyorsak aynen öyle.
2000’li yılların başında hoşumuza giden “Muhafazakâr demokrasi” kavramının da bugün yargı otoriterliği mutasyonuna uğradığını öğrendiysek aynen öyle...
Özetlersek…
Dronlar sadece dünya savaş tarihini değiştirmiyor.
Aynı zamanda bugüne kadar “süper güç” diye bildiğimiz devasa devletleri de birer savaş cücesi haline getirmeye aday.
Dün ve bugün yazdığım bütün bu bilgilerin hepsi açık istihbarattan geldi.
NouvelObs dergisi, New York Times, Le Monde, Guardian gazeteleri, Orta Doğu haber siteleri ve OpenAI yani yapay zekâ kaynakları. Open AI bana göre bugün dünyanın en büyük istihbarat örgütü.
© Tüm hakları saklıdır.