Alman makamlarını geren nedenlerden biri de Erdoğan’ın ziyareti nedeniyle Berlin’de yaşayan Türk ve Müslüman toplulukların Filistin’e destek için bir araya gelme olasılığı. Almanya’da 7 Ekim’den bu yana birçok protesto gösterisi düzenlenmiş ve Alman makamlarının gösterilere yaklaşımı eleştirilmişti. Erdoğan’ın ziyareti sırasında Alman kolluk güçlerinin yoğun güvenlik önlemleri alması bekleniyor.
Almanya’daki temasların diğer önemli gündem maddesi, Türkiye-AB ilişkileri olacak. AB'nin 8 Kasım’da açıkladığı genişleme raporu, Türkiye’nin birliğe üyelikten giderek daha da uzaklaştığını kayda geçirmişti. Ukrayna, Moldova ve Bosna-Hersek ile katılım müzakerelerine başlama kararını almaya hazırlanan AB, Türkiye ile ilişkilerin nasıl olacağı konusunda da çalışma yürütüyor. Erdoğan-Scholz görüşmesi, AB'nin yürütme organı Avrupa Komisyonu’nun bu konuda hazırlayacağı raporu açıklamasından önce gerçekleşmesi açısından önemli.
Erdoğan’ın Alman makamlarına Türkiye ile AB arasındaki üst düzey temasların yeniden başlatılması, vize serbestisi ve gümrük birliğinin güncellenmesi yönündeki taleplerini aktarması öngörülüyor. AB’nin eğer uzlaşma sağlanması durumunda vize serbestisi yerine vize kolaylığı yolunda adım atması beklentiler arasında.
Almanya açısından ise Türkiye’de son yıllarda insan hakları ve demokratik değerlerde görülen gerileme, Kıbrıs sorununda çözüm yönünde bir ilerleme olmaması gibi nedenler katılım müzakerelerinin fiilen sonlanmasının ana nedenleri. Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına uymaması, iş insanı Osman Kavala ve eski Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılmaması gibi konularda Avrupa içinde en çok Almanya tarafından takip edilen konular arasında görülüyor.
Almanya göç konusuna ağırlık veriyor
Almanya açısından önemli olan konuların başında ise Türkiye ile AB arasında 2016’dan bu yana sürdürülen yasa dışı göç konusundaki işbirliğinin devamı geliyor. Mevcut anlaşmanın devam ettirilmesinden yana olan Almanya, Ankara ile yapılacak müzakereler sonucunda anlaşma içeriğinin yenilenmesini de istiyor.
Scholz, hafta başında yaptığı açıklamada, “Türkiye çok fazla sayıda mülteciyi kendi ülkesine kabul etti ve biz de bunun böyle kalabilmesi için onlara destek oluyoruz. Elbette bu sayede Avrupa ülkelerine göç olmaması umuduyla...” dedi. .
7 yıl önce Almanya’nın girişimiyle yapılan anlaşma, Suriye’den gelen düzensiz göçmenlerin Türkiye’de kalmaları karşılığında AB’nin mali destek sağlamasını öngörüyor.
Türkiye'den iltica edenlerin sayısı artıyor
Almanya’da ikili ilişkiler açısından gündeme gelmesi beklenen konular arasında Türk vatandaşlarının yaşadıkları vize sorununun da olması bekleniyor. Türkiye, vize başvurularında ret oranlarının artması ve yaşanılan güçlüklerin siyasi olduğu düşüncesiyle başta Almanya olmak üzere önde gelen AB ülkeleriyle temasta.
Almanya’nın Türkiye Büyükelçisi Jürgen Schulz, Gaziantep’te 15 Kasım’da düzenlenen Türkiye-Almanya İş ve Yatırım Forumu sırasında Türk basınının sorularını yanıtlarken, vizelerle ilgili durumun siyasi değil teknik olduğunu, başvuru sayısındaki artışa yanıt veremediklerini söyledi. Büyükelçi, vize başvurularının detaylı bir incelemeden geçmek durumunda olduğunu çünkü Türkiye’den Almanya’ya iltica başvurularında artış olduğunu kaydetti.
Schulz, “Ekim ayından itibaren Türkiye iltica başvurularında ilk sıraya çıktı. Öncesinde Suriye ve Afganistan başvurularının ardından Türkiye gelirdi. Şimdi Türkiye ilk sırada. Bu bizim için yeni bir şey” dedi.
Türkiye ve Almanya, ekonomik işbirliğini daha da geliştirmeyi ve ticaret hacmini 50 milyar Euro'ya çıkarmayı da hedefliyor.