Gündem

Çiğdem Toker'den İstanbul Sözleşmesi'nin feshine tepki: Kadınlar artık güvende değil, şiddetin sorumluları kim olacak?

22 Mart 2021 08:08

Sözcü gazetesi yazarı Çiğdem Toker, Cumhurbaşkanı Kararı ile İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesine tepki gösterdi. Toker, "Kadınlar artık güvende değil, şiddetin sorumluları kim olacak?" diye sordu.

Toker yazısında, "Güvende miydi ki?' diye sorabilirsiniz. Haklısınız. Bu ülkede kadınlar güvende değildi. Her gün en az bir kadının bir erkek tarafından öldürüldüğü bir ülkede 'güvendeydik' demiyoruz. Ama ortada devleti önlemekle yükümlü tutan bir kanun vardı. Geniş bir suç tanımı içeren bir kanundu. Gerekleri yapılmasa da yasanın varlığı bir güvenceydi Artık yok. (Türkiye'de bir hukuk zemini varmış gibi konuşmak abes hale geldiği için karar/kararname ayrımı /yetki/fonksiyon gaspı tartışmasını şimdilik geçiyorum.)" düşüncesini dile getirdi.

Toker şu ifadeleri kullandı: 

"Türkiye ev sahipliği yaptığı İstanbul Sözleşmesi'nden çekildi. “Türkiye İstanbul Sözleşmesi'nden çekildi” demek yanlış değil ama eksik. Çekilme kararını veren Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan. Ve evet Erdoğan “devletin başı”. Ama onun yönettiği ülkedeki milyonlarca kadın, vatandaşı oldukları devletin bu sözleşmeden çekilmesine ses yükseltiyor. Çünkü ölüyor, çünkü tacize, işkenceye, şiddetin her türlüsüne uğruyor. Onun için İstanbul Sözleşmesi'nden çekilen tüzel kişilik olarak Türkiye Cumhuriyeti olsa da bu ülkenin kadınları değil.  Bu yanıyla Erdoğan'ın sözleşmeyi feshi, devlet ile yurttaşları arasındaki zihniyet uçurumunu bir kez daha ortaya koydu. Yanısıra meşruiyetin hukukilikten farkını kalınca vurguladı.

“Yurttaşlar”dan kastım, İstanbul Sözleşmesi feshini itici gülüşlerle bekleyen, fesih haberi çıkar çıkmaz sosyal medyada “morardınız mı” başlıkları açan, “muhafazakar” erkekler güruhu değil. O güruh, kağıt üzerinde “yurttaş” olsa da  ülkemizdeki kadınların kendilerini neden güvende hissetmediklerinin canlı kanıtları olarak erkek iktidarın “erkek” özgüveniyle dolaşıyor şimdi. (Saadet Partisi yayın organı Milli Gazete'nin “tarihi” katkıları unutulmasın.) Böyle bir ortamda artacağı kesin kadına şiddetin sorumluları kim olacak?"