Gündem

CHP'li Tanrıkulu, Nisan ayı hak ihlalleri raporunu yayımladı

Raporda, 69 işkence vakası ve 186 kez cezaevlerinde işkence ve kötü muamele yasağına aykırı muamele olduğu belirtildi

10 Mayıs 2019 11:53

Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili ve Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanvekili  Sezgin Tanrıkulu, "Türkiye’de İnsan Hakkı İhlalleri Nisan 2019 Raporu"nu yayımladı. Raporda, 69 işkence vakası olduğu belirtilirken, 186 kez cezaevlerinde işkence ve kötü muamele yasağına aykırı davranıldığı açıklandı. Raporda ayrıca toplantı ve gösterilerde dövülerek, gaz sıkılarak, ters kelepçe takılarak gözaltına alınanlar ile işkence gördüğü halde bunu açıklamayan, suç duyurusunda bulunmayanlar dikkate alındığında gerçek sayının verilen rakamların çok üzerinde olduğu belirtildi.

Nisan ayında en az 5 gazeteci ve basın çalışanının gözaltına alındığı kaydedildi. Cumhuriyet gazetesi davasında da Güray Öz, Önder Çelik, Musa Kart, Hakan Kara, Mustafa Kemal Güngör ve Emre İper’in mahkûmiyet kararı onandı. “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisini imzalayan en az 20 akademisyen hakkındaki davalar Nisan ayında hapis cezası ile sonuçlandı.

Yaşam hakkı ihlalleri

Recep Hantaş ve Mehmet Şirin Kaya hayatlarını kaybetti. Hantaş, polis silahından çıkan kurşun nedeniyle hayatını kaybederken Kaya’nın ölümüyle ilgili davada biri uzman çavuş, biri köy korucusu olmak üzere dört kişi gözaltına alındı.

Mazlum Irgat ve Mahmut Kır’ın ölümleri kuşkulu asker ölümleri olarak kayda geçti

Resmî açıklamalara ve basına yansıyan haberlere göre Nisan ayında Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri ile sınıra yakın bölgelerde yürütülen operasyonlarda en az 9 asker (2’si kaza) ve 4 yasadışı örgüt üyesi öldü. Bu dönemde, 19 asker de yaralandı (1’i kaza).

İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan basın açıklamasında ise Nisan ayında çıkan çatışmalarda 25 yasadışı örgüt üyesinin öldürüldüğü iddia edildi.

31 Mart seçimlerinde Diyarbakır’ın Çüngüş ilçesinde Saadet Partisi’nden belediye başkanı seçilen Ali Suat Akmekşe ve bir yakını, 1 Nisan günü silahlı saldırı sonucu yaralandı.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre, Nisan ayında en az 36 kadın öldürüldü, en az 15 kadın da cinsel saldırıya uğradı.

24 Mart günü kaybolan Mahir Mete Kul’un cesedi 9 Nisan günü Meriç Nehri kıyısında bulundu.

İşkence ve kötü muamele

Raporda, mart ayında en az 69 kişinin gözaltında ya da gözaltı merkezleri dışında güvenlik güçlerinin işkencesine maruz kaldığını basına açıkladığı, işkence gerekçesiyle suç duyurusunda bulunduğu ve/veya insan hakları örgütlerine başvurduğu bilgisi yer aldı.

Toplantı ve gösteriler sırasında polisin fiziksel şiddet uyguladığı kişiler arasında Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Remziye Tosun, Musa Farisoğulları, Saliha Aydeniz, Semra Güzel ve Nuran İmir, avukatlar Gürkan İstekli, Veysi Eski, Bülent Aşa, Kenan Maçoğlu, Fatma Kılıçaslan ve Ahmet Baran Çelik de bulunuyor.

Avukat Sertuğ Sürenoğlu da, 13 Nisan günü cumhurbaşkanlığı korumaları tarafından ağır biçimde dövüldü. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gelişi nedeniyle trafiğe kapatılan Çırağan Sarayı önündeki yolda durumu soran Avukat Sürenoğlu, korumalar tarafından ters kelepçe takılarak bir araca bindirildi ve dövüldü.

Nisan ayında, cezaevlerinde ya da götürüldükleri hastane ve adliyelerde fiziksel şiddete maruz kalan çok sayıda tutuklu ve hükümlüye ilişkin haberler basında ve insan hakları örgütlerinin çalışmalarında yer aldı. Bu çerçevede, en az 186 kişinin fiziksel/psikolojik şiddete maruz kaldığı, sağlık hakkının engellendiği belirlendi.

Yonca Akıcı, Siraç Yüksek, Mahsum Pamay; Abdullah Öcalan’ın uzun süredir kimseyle görüştürülmemesini protesto için intihar etti.

Yusuf Paçacı, Batman Cezaevinde, Mustafa Özcengiz de Çorum Cezaevinde tek başına tutulduğu hücrede kalp krizi geçirerek hayatlarını kaybettiler.

Zaki Y. M. Hasan’ın, “casusluk” yaptığı iddiası sebebiyle bulunduğu Silivri Cezaevinde tek kişilik koğuşta intihar ettiği iddia edildi.

Düşünce ve ifade özgürlüğü

Nisan ayında en az 5 gazeteci ve basın çalışanı gözaltına alındı, 6 gazeteci tutuklandı (Cumhuriyet gazetesi davasında mahkûmiyet kararı onanan Güray Öz, Önder Çelik, Musa Kart, Hakan Kara, Mustafa Kemal Güngör ve Emre İper). 

Raporda, toplantı ve gösteriler sırasında yaşanan kısa süreli gözaltılar ya da kamuoyuna yansımayan olayların olduğu da unutulmaması gerektiği belirtildi

Bağımsız Gazetecilik Platformu’nun verilerine göre, 26 Nisan ayı itibariyle en az 146 gazeteci ve medya çalışanı tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor. Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu verilerine göre ise cezaevinde bulunan gazeteci sayısı 208.

Telefon ile bağlandığı bir televizyon programındaki “Çocuklar ölmesin” sözü nedeniyle yargılanan öğretmen Ayşe Çelik, 17 Nisan günü Diyarbakır E Tipi Cezaevi’ne girdi. Anayasa Mahkemesi Çelik’in davasında ihlal kararı verdi.

“Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisini imzalayan en az 20 akademisyen hakkındaki davalar Nisan ayında hapis cezası ile sonuçlandı.

Basına yansıyan haberlere göre, nisan ayında sosyal medya paylaşımları nedeniyle yargılanan en az 4 kişi mahkûm edildi, 11 kişi beraat etti, 3 kişi (Emniyet Genel Müdürlüğü eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun) tutuklandı, en az 21 kişi de gözaltına alındı.

İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan aylık açıklamada ise nisan ayında 2.860 “sosyal medya hesabı ile ilgili çalışma yapıldığı”, 1.743 kişi hakkında da yasal işlem yapıldığı belirtildi. Ancak, hangi gerekçelerle ne işlem yapıldığı belirtilmedi.

Örgütlenme özgürlüğü

Mart ayında HDP, BDP yöneticileri ile belediye eş başkanları hakkında açılan davalarda, en az 2 kişi (Mersin Akdeniz eski Belediye Eş Başkanı Mehmet Fazıl Türk,Tunceli Belediye Eş başkanı Nurhayat Altun) hapis cezasına mahkûm edildi, 3 belediye eş başkanı tahliye edildi.

Nisan ayında en az 1 parti binası polis tarafından basıldı, 1 kişi gözaltına alındı.

YSK, 10 Nisan günü KHK ile ihraç edilen kişilerin belediye başkanı ya da belediye ve il genel meclisi üyeliğine seçilmesi durumunda mazbata verilmemesine, bunu yerine mazbatanın seçimlerde ikinci sırada yer alan isimlere verilmesine karar verdi.

Bu nedenle 8 kişinin de mazbatası “KHK ile kamu hizmetinden yasaklandıkları” gerekçesiyle verilmedi ya da daha sonra iptal edildi.

İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, Kartal ve Kadıköy ilçelerinde sandık kurulu üyeleri hakkında Seçim Kanunu’nun 164. maddesi kapsamındaki “görevi kötüye kullanma” ve “seçim neticesini bozmak” iddialarıyla soruşturma başlatıldığı öğrenildi.

Toplantı ve gösteri özgürlüğü

Nisan ayında, basın açıklaması, bildiri dağıtma, toplantı ve gösteri gibi en az 115 etkinliğe polisler tarafından müdahale edildi. Müdahalelerde basına yansıyan bilgilere göre en az 306kişi gözaltına alındı, en az 2 kişi tutuklandı. Ay içinde, en az 23 etkinlik, basın açıklaması, toplantı, gösteri, festival tiyatro ya da film gösterimi valilikler, kaymakamlıklar tarafından engellendi, yasaklandı.

Nisan ayında 8 ilde (Van, Düzce, Muş, Iğdır, Hakkâri, Kars, Kocaeli, Bitlis) değişik sürelerle tüm eylem ve etkinlikler yasaklandı. Yasaklama kararlarının, 1 Mayıs kutlamalarını, açlık grevlerine ilişkin eylemleri, 31 Mart seçim sonuçlarını kutlama ya da YSK kararlarını protesto eylemlerini engellemeyi hedef aldığı görüldü.

ODTÜ Rektörlüğü’nden 12 Nisan günü yapılan açıklamada, ODTÜ Uluslararası Gençlik Topluluğu tarafından her yıl düzenlenen ve 4 gün süren Uluslararası Bahar Şenliği’ni iptal edildiği duyuruldu. Açıklamada, “Üniversitemizin mevcut teknik ve idari olanakları ile gerçekleştirilmesi mümkün olmadığından, 33’üncü Bahar Şenliği’nin yapılamayacağını bilgilerinize sunarız” denildi. Ancak, yoğun tepkiler nedeniyle karar geri çekildi.

Cumartesi Anneleri: Kayıp yakınları tarafından 27 Mayıs 1995 tarihinde başlatılan oturma eylemi Nisan ayında da (6, 13, 20, 27 Nisan) zor kullanılarak engellendi.

İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu tarafından hasta mahkûmların serbest bırakılması talebiyle düzenli olarak gerçekleştirilen “F Oturumu” eylemi de Nisan ayı boyunca aynı biçimde engellendi.

Tekel İşçileri: Tekel işçilerinin 2010 yılı Şubat, Mart ve Nisan ayları boyunca Ankara’da yaptıkları eylem nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame, yaklaşık 9 yıl sonra Nisan ayında Ankara 7. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Dava, 27 Haziran günü başlayacak.