Politika

CHP İstanbul İl Başkanı Çelik'ten operasyon düzenlenen Büyükçekmece Belediyesi'ne ziyaret: "31 Mart'ta iftiraları yüzlerine bir tokat gibi yapışacak"

18 Ocak 2024 17:06

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Büyükçekmece Belediyesi’ni ziyaret ederek yapılan operasyonla ilgili açıklama yaptı. Çelik: “Şunu çok açık olarak ifade etmek isterim ki tıpkı geçen hafta olduğu gibi yaptıkları reklam filmlerini, kurgu olayları, yaptıkları operasyonları İstanbul halkı görüyor, İstanbul halkı biliyor, İstanbul halkı duyuyor. Kesinlikle İstanbul halkı, Büyükçekmece halkı bu karalama kampanyalarına, bu iftiralara fırsat vermeyecektir. 31 Mart’ta hem Büyükçekmece’de hem İstanbul’da yalanları, iftiraları yüzlerine bir tokat gibi yapışacaktır diyorum” ifadelerini kullandı.

Bugün Büyükçekmece Belediyesi'nde rüşvet operasyonu düzenlendi. Operasyonda aralarında belediye başkan yardımcısı Nuraydın Sak’ın da bulunduğu 20 kişi gözaltına alındı.

TIKLAYIN - Büyükçekmece Belediyesi'nde rüşvet operasyonu

CHP İstanbul İl Başkanı Çelik, sabah saatlerinde yapılan operasyonla bazı çalışanların gözaltına alındığı Büyükçekmece Belediyesi’ni ziyaret etti. İl Yönetimi, Parti Meclisi üyelerinin de bulunduğu ziyarette Çelik, Belediye Başkanı Hasan Akgün'den konuyla ilgili bilgi aldı. Çelik, “31 Mart’ta Türkiye yerel seçimlere gidiyor. Öncelikle yerel seçimlere giderken sağduyulu barış havasında bir seçimi Türkiye için temenni ettiğimizin altını çizmek istiyorum. Tabii aynı zamanda da zafere giden yolda her şeyi mübah görmeyen bir süreç olmasını arzu ediyoruz” dedi.

Anka'nın aktardığına göre Çelik şunları söyledi:

“Bu yaşadığımız ilk mesele değil"

"Yaşananların ilk olmadığını belirtmek istiyorum. Bunu neden ifade ediyorum? Bugün kıymetli başkanımız Büyükçekmece Belediyemize gerçekleşen operasyonun teknik boyutunu az önce sizlerle paylaştı. Büyükçekmece Belediye Başkanımız yaşanan süreci az önce teknik olarak ifade etti. Aslında özetle yapı denetim firmasının yetkisinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı yapı denetim firmasının yetki ve sorumluluğundaki bir konuyla ilgili Büyükçekmece Belediyemize bugün bir operasyon düzenlendi. Ancak ne bu seçim döneminde ne de geçmişte yaşadığımız ilk mesele değil. Geçen hafta İstanbul’da hep birlikte izledik. Bir hanımefendi siyasi rakibimiz olan belediye başkan adayının yanına giderek arsasının yıkıldığını ifade etti. Şimdi bütün İstanbul, bütün Türkiye bir haftadır, bir arsanın nasıl yıkılabildiğini düşünüyor. Belki bir bina yıkılmıştır diye düşündü Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından İstanbullular. Beykoz’da ilgili mahallenin muhtarlığıyla bir görüşme yapıldı. Beykoz’da hanımefendinin yaşadığı mahallenin muhtarı, Büyükşehir Belediyesinin o mahallede hanımefendinin tariflediği gibi bir kentsel dönüşüm sürecinin olmadığını söyledi. Yani buradan şunu anlıyoruz aslında, Büyükşehir Belediye Başkanımızı yıpratmak için bir kurgu oluşturulduğunu hep birlikte, geçen hafta görmüş olduk.

"Sahte, montaj videolarla, toplumun kutuplaştırıldığını hep birlikte gördük"

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne dönük ortaya çıkan kurgu videoyu hatırlatmak istiyorum. Bir başka örnek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın denetimindeki bir özel halk otobüsü geçen hafta İstanbul’un bir ilçesine çekildi. Kameralar, bir dizi seti gibi oluşturulan ışıklar, oyuncular, sis efektleriyle beraber otobüsü bozulmuş gibi göstermeye çalışan bir durum ve orada Büyükşehir Belediyesinin ulaşım hizmetleriyle ilgili bir karalama kampanyasının tasarlandığını hepimiz izlemiş olduk. Peki sadece bunlarla sınırlı mı? Hayır bunlarla sınırlı değil. 2023 seçimlerinde Türkiye Cumhuriyeti’ni yöneten en üst makamdaki kişinin açık bir biçimde itiraf ettiği ‘Ne olacak yani? Montajsa montaj’ dediği videoları Türkiye toplumuna çeşitli kanallardan hem medya yoluyla, hem sosyal medya yoluyla izlettirdiklerini hep birlikte gördük. Sahte videolarla, montaj videolarla toplumun nasıl kutuplaştırıldığını, nasıl o algı operasyonları gerçekleştirildiğini hep birlikte gördük. İstanbul’un dört bir yanında, Türkiye’de sahte broşürlerle toplumun algısının nasıl değiştirilmeye çalışıldığına ne yazık ki hep birlikte tanıklık ettik.

"Biz medyanın yüzde 95’ini tahakküm altına almış bir siyasi iktidara karşı yarışıyoruz"

Biz şunu çok iyi biliyoruz. Biz İstanbul’da bir Büyükşehir Belediye Başkanına karşı yarışma olduğunu biliyoruz. Biz medyanın yüzde 95’ini tahakküm altına almış bir siyasi iktidara karşı, yüzde 95’lik bir medyaya karşı yarıştığımızı biliyoruz. Biz kamu kaynağını kullananlara karşı yarıştığımızı biliyoruz. Biz adalet sopasını, yargı sopasını tıpkı bugün olduğu gibi kullananlara karşı yarıştığımızı çok çok iyi biliyoruz. Biz iftiralara karşı karalama kampanyalarına karşı yarıştığımızı çok net bir biçimde biliyoruz.

"Yaptıkları reklam filmlerini, kurgu olayları, operasyonları İstanbul halkı görüyor"

Bugün burada yaşanan mesele de tıpkı geçen hafta yaşadıklarımız gibi geçmişte yaşadıklarımız gibi Büyükçekmece Belediyesi’ni yıpratmaya yönelik Büyükçekmece Belediye Başkanımızı karalamaya yönelik girişimlerdir. 22 kişinin gözaltına alındığı bir olayda 6 Büyükçekmece Belediyesi personelinde işin içerisine katarak Büyükçekmece Belediyemizin kamuoyu nezdindeki algısını zayıflatmaya yönelik bir girişimdir. Çünkü bizim yaptığımız saha araştırmaları Büyükçekmece Belediyesi’nin yeniden kazanacağımızı çok net bir şekilde bize gösteriyor. Hem de ciddi bir farkla... Cumhuriyet Halk Partili bir belediye başkan adayının belediye başkanımızın burayı yeniden kazanacağını biz yaptığımız saha araştırmalarıyla görüyoruz. Tabii aynı saha araştırmalarını siyasi rakiplerimiz de biliyorlar, yaptırıyorlar ve görüyorlar. O zaman biz ne yapalım? Belediyelere aslında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkisinde ve denetiminde olan yapı denetim firma süreçleri üzerinden bir operasyon çekelim, Büyükçekmece Belediyesi’ni yıpratalım. Yarın başka belediyelerimizde de benzer süreçlerle karşılaşacağımızı biliyoruz.

Şunu çok net ifade etmek isterim. Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul’un 39 ilçesinde İstanbul’un bütününde ve Türkiye’nin tamamında iktidarda olduğu hiçbir alanda zafere giden yolda hiçbir şeyi asla mübah görmeyecektir. Asla bir seçim kazanmak için yalan söylemeyeceğiz, söylemiyoruz. Asla bir seçim kazanmak için rakibe bugüne kadar hiç iftira atmadık, atmayacağız, atmıyoruz. Doğruluktan, dürüstlükten ayrılmadan, gerçekleri hem İstanbul’a hem Türkiye’ye anlatmaya devam edeceğiz. Ama şunu çok açık olarak ifade etmek isterim ki tıpkı geçen hafta olduğu gibi yaptıkları reklam filmlerini, kurgu olayları, yaptıkları operasyonları İstanbul halkı görüyor, İstanbul halkı biliyor, İstanbul halkı duyuyor. Kesinlikle İstanbul halkı, Büyükçekmece halkı bu karalama kampanyalarına, bu iftiralara fırsat vermeyecektir. 31 Mart’ta hem Büyükçekmece’de hem İstanbul’da yalanları iftiraları yüzlerine bir tokat gibi yapışacaktır diyorum”