T24 Dış Haberler
ABD Başkanı Joe Biden, göreve gelmesinden bu yana yönetiminin izleyeceği dış politikayla ilgili en detaylı konuşmasını yaptı.
Dışişleri Bakanlığı'ndaki konuşmasında sık sık diplomasiye dönüş sinyalleri veren ABD lideri, selefi Donald Trump'tan çok daha farklı bir dış politika izleyeceğinin sinyallerini verdi.
Müttefiklerle ilişkileri düzeltme söylemini yineleyen Biden, Yemen İç Savaşı'nda Suudilere destek vermeyi bırakacaklarını söylerken, Kremlin'e de mesaj verdi.
İşte Biden'ın ABD'nin 1 numarası olarak yaptığı dış politika gündemli ilk konuşmadan öne çıkan başlıklar:
Suudi Arabistan'a silah satışı duruyor
Joe Biden, yönetiminin Yemen İç Savaşı'nda hükûmetin yanında yer alan Suudi Arabistan'a silah satışını durduracağını ve savaş için Riyad'a hiçbir destek verilmeyeceğini ifade etti. ABD lideri Yemen'deki savaşı, "insani ve stratejik bir felaket" olarak nitelendirdi.
Biden, başkanlık kampanyasını yürütürken de Suudi Arabistan'a silah satışını durduracağının sözünü vermişti.
Trump, Riyad'la yakın ilişkiler kurmayı tercih etmişti. 45. ABD Başkanı sık sık kendisine "Suudi Arabistan'ın Yemen'de sivillerin de ölümüne sebep olan bombalamalarını durdurmak için" yapılan çağrıları yanıtsız bırakmıştı. Trump, 2 Ekim 2018'de muhalif Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın İstanbul'da öldürülmesinden sonra da Riyad'ı direkt olarak suçlamaktan kaçınmıştı.
Biden'ın Ulusal İstihbarat Direktörü Avril Haines, Kaşıkçı cinayeti ile ilgili raporu kamuya açacağını bildirmişti.
Biden, Yemen'deki savaşın son bulması gerektiğini söylerken Suudi Arabistan'la bağları koparmayacağının sinyallerini vererek, "Suudi Arabistan'a egemenliğini, topraklarının bütünlüğünü ve halkını koruyabilmesi için destek vermeye devam edeceğiz" dedi.
"Rusya'nın agresif hamlelerine karşı boyun eğmeyeceğiz"
Biden, adaylığını ilk açıkladığı günden bu yana Rusya'ya karşı Trump'a kıyasla daha sert bir politika izleyeceğinin sinyallerini vermişti.
ABD lideri, "Artık Rusya'nın agresif hamlelerine karşı boyun eğmeyeceğiz" diye konuştu.
Biden, Rusya'da tutuklu bulunan muhalif lider Aleksey Navalni'nin serbest bırakılması için de Kremlin'e "Rusya için bunun bedelini yükseltmekten çekinmeyiz" diyerek çağrıda bulundu.
Biden yönetimi bu konuşmadan 1 gün önce, ABD ile Rusya arasındaki son büyük nükleer silah anlaşması olan New START'ın (Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması) 5 yıl uzatılmasını onayladı.
Washington, anlaşmanın uzatılmasının yeni bir silahlanma yarışını önleyeceğini umduklarını söyledi.
"Müttefiklerle ilişkiler toparlanacak" vurgusu
Biden'ın sık sık yaptığı "müttefiklerle ilişkileri düzeltme" vurgusu bu konuşmada da mevcuttu.
Biden, "Yemin töreninde yaptığım konuşmada da dediğim gibi, ittifaklarımızı tekrar inşa edeceğiz ve bir kez daha dünyayla temas kuracağız" ifadelerini kullandı.
ABD'nin 46. Başkanı, "ABD yönetimi dünyada yükselişte olan otoriterlikle mücadele etmelidir" dedi.
"En yakın dostlardan bazılarının" arasında Türkiye yok"
Biden, "Son iki hafta içinde en yakın dostlarımızın birçoğunun lideriyle konuştum" derken bu ülkeleri sıraladı; "Kanada, Meksika, Almanya, Fransa, NATO, Japonya, Güney Kore ve Avustralya".
Bu ülkeler arasında Türkiye yer almadı.
Biden ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Biden'ın göreve başlamasının üzerinden neredeyse 1, seçilmesinin üzerinden neredeyse 3 ay geçmesine rağmen hala direkt temas kurmadı. Ankara-Washington hattında Biden'ın göreve başlamasından bu yana ilk üst düzey temas bu hafta kuruldu; Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ile Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Dışişleri Bakanı Blinken, daha önce Türkiye'den S-400 alımı sebebiyle "sözde partner" diye söz etmişti.
LGBTİ'leri koruma kararnamesi
Biden konuşmasında vurgulamasa da dün dış politikasıyla ilgili önemli bir adım attı. Biden, dünya genelindeki LGBTİ'lere daha fazla koruma sağlanması gerektiğini ifade eden bir bildiri yayınladı. Biden, LGBTİ'lere karşı hak ihlali yapan ülkelere potansiyel olarak finansal yaptırımlar uygulanabileceğini bildirdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price bu hafta Cumhurbaşkanlığı kararıyla Boğaziçi Üniversitesi'ne atanan Prof. Dr. Melih Bulu'ya karşı gösterilerde öğrencilerin gözaltına alınmasından endişe duyduklarını ve 'cinsel azınlıklara karşı nefret söylemini şiddetle kınadıklarını' söylemişti.
