Mies van der Rohe, Bauhaus'u 1919'da kurdu. Kuruluşundan 14 yıl sonra en saygın sanat, tasarım ve mimarlık okullarından biri olması planlanıyordu. Kısa süre sonra Bauhaus yalnızca kendi neslini değil, sonraki nesilleri de etkileyen bir oluşum haline geldi. Marianne Brandt imzalı 1924 yapımı bu çaydanlık gibi özellikle basit geometrik kalıplar bugün dahi tasarımda örnek alınıyor.
Bauhaus yalnızca ürün ve projelerle değil, resimlerle ve kelimelerle de temsil edildi. Lyonel Feiniger tarafından 1919'da çizilen "Katedraller" isimli ekspresyonist (dışavurumculuk) resim ilk Bauhaus Manifestosu'nun kapağını oluşturdu. Bu propagandanın amacı kamuoyunun ilgisini çekmekti. Kalıcı serginin bir odası da Bauhaus'un nasıl bu kadar popüler hale geldiğini anlatıyor.
"Tüm sanatsal aktivitelerin nihai amacı inşadır!" Bauhaus'un programının sloganı buydu. 1926'dan itibaren sanatçıların Walter Gropius'un yönetiminde çalıştığı Dessau'da bir mimari bölümü oluşturulmuştu. Aralarında Fakas Molnar'ınkinin de olduğu ilk taslaklar Weimar'da doğdu, ancak hayata geçirilmedi.
Ekspresyonizme veda
Bauhaus'un 1923 programında tarz anlamında ekspresyonizme veda edilmişti bile. Resimler ve ürünler tasarım ve uygulama olarak daha gerçekçi hale getirildi. Ekonomik kriz zamanlarında uygulamalı sanatlardan nesnelerin uygun fiyatta ve endüstriyel anlamda yeniden üretilebilir olmaları gerekiyordu. Geometrik kalıplar üretimi kolaylaştırdı. Örneğin, 1926 yılında Anni Albers tarafından tasarlanan bu duvar kilimi 1964'de yeniden dokundu.
Pratik, basit, fonksiyonel: Evde kullanılan ürünler için bu özellikler aranıyordu. Ailelerde hemen her yetişkinin çalışma hayatına atıldığı zamanlarda evdeki eşyaların pratikliği ve ev işlerinde zaman kazandırması büyük önem taşıyordu. Sergideki yeni odalardan birinde evlerde kullanılan halılar, lambalar ve diğer mobilyalar gibi eşyalar görülebilir. Örneğin 1929'dan bu mutfak grubu Marcel Breuer imzasını taşıyor.
Yaşam alanlarında oyuncağın da her zaman yeri oldu. Friedrich Fröbel tarafından 19'uncu yüzyılın başında özel bir sipariş üzerine geliştirilmiş olan bu parçalar 1923'te Alma Buscher tarafından bir gemiye dönüştürüldü. Buscher, Bauhaus'un Weimar'daki Horn örnek evinin çocuk odasının dekorasyonundan sorumluydu. Berlin'deki Bauhaus Arşivi ailenin mirasından tek büyük orijinal parçayı müzayedede elde etmeyi başardı.
Bauhaus büyüklük ve kalıplar konusunda kendi ilkelerine göre üretim yapmasının yanı sıra, resim ve iç dekorasyon için de kendi renk yelpazesini benimseyerek özgünlüğünü ortaya koydu. Bu anlamda Johann Wolfgang von Goethe'nin insanların renkleri nasıl algıladığına dair "Renklerin Kuramı" adlı kitabının takipçisi oldu. Katja Rose siyah ve beyaz renklere göre kategorize edilmiş bu kalıbı 1932'de Bauhaus öğrencilerinin derslerinde kullanıyordu.
Yeni bir koleksiyondan oluşan bir odada Bauhaus çalışanlarının birbirleriyle iletişimlerinden kesitlere yer verilmiş. Lyonel Feininger'ın şu anda özel sergide kendine yer bulan küçük hayaletleri de bu Bauhaus anılarından biri. Feininger sürgündeyken bu kartpostalı o zamanlar oğlu T.Lux'la Bauhaus'da oyun oynayan Werner Jackson'a yazdı. Bu kart, Werner Jackson'ın mirasından bir parça.
T. Lux'un fotoğrafları
Lyonel Feininger'ın oğlu T. Lux, kendini her ne kadar ressam olarak görse de fotoğrafçı olarak ünlendi. Ressam Xanti Schawinsky'nin saksofon çalarkenki bu görüntüsü de ölümsüzleştirdiği anılar arasında. Gertrud Arndt da aslında dokumacılık alanında çalıştığı halde otomatik deklanşörle çekilen maske resimleriyle ünlendi. Fotoğraf çekimleri Berlin Müzesi'nin edindiği yeni parçalar arasında en önemlilerinden.
Ünlü Wagenfeld Lambası, Bauhaus'ta üretilen ilk lambalardan biriyken, 1932 üretimi Bormann Lambası da sonuncusu. Müzeye yeni dahil edilen parçalardan olan bu lamba Bauhaus'un metal atölyesinde tasarlanmış ve Dessau'daki fabrikada üretilmiş. Lambanın özelliği ise metal borudan olan kablosunun aynı zamanda lambanın ayağı olması. Başlığı ise ışık açısını ayarlamak için oldukça gevşek bırakılmış.
Berlin'deki Bauhaus 1932'de, Naziler 1933'te Uygulamalı Sanatlar Okulu'nu kapatmadan önce, kendine yeni bir bina buldu. Ne var ki 700 metrekarelik sergi alanı Bauhaus Arşivi'nin giderek büyüyen koleksiyonuna yetmemeye başladı. Bu yüzden "100 Yıl 100 Eşya" için 2019'a kadar bir ek yapılanmaya gidilmesi öngörülüyor. Bu özel sergi, 25 Mayıs'a kadar Berlin'de ziyaret edilebilir.