Ayşe Sayın
BBC Türkçe, Ankara
Adalet ve Kalkınma Partisi ve MHP'nin çalışmalarını tamamlama aşamasına geldiği Seçim ve Siyasi Partiler Yasası konusunda "sınırlı değişiklik" yapılması gündemde.
İki parti seçim barajının yüzde 7'ye düşürülmesi konusunda uzlaşsa da, "daraltılmış bölge, ittifak içi baraj, YSK'nın il seçim kurulu başkanları üzerindeki yetkilerinin artırılması" gibi önemli konularda ilerleme sağlanamadığı ve pakette yer almayabileceği ifade ediliyor.
İki parti kurmaylarının, TBMM'nin açılmasının ardından taslağa son şeklini birlikte vermek üzere bir araya geleceği belirtilirken, gelinen nokta, "Sıkıntılar vardı, aşıldı ama masadan eksiklerle kalkıldı" sözleriyle özetleniyor.
AKP ve MHP'nin üzerinde çalıştığı Seçim ve Siyasi Partiler Yasası konusunda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ardından da MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin yaptığı açıklamayla seçim barajı yüzde 7 olarak netleşti. Ancak, baraj uzlaşması dahil, Seçim ve Siyasi Partiler Yasası konusundaki değişikliklerle ilgili zorlu bir görüşme sürecinin yaşandığı ifade ediliyor.
Kulislere yansıyan bilgilere göre her iki partinin başlangıçta yüzde 5 olarak uzlaştığı seçim barajı konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Barajla ilgili olarak şu anda belirgin hale gelen aslında 7 ama bu konuda Cumhur İttifakı olarak MHP'li arkadaşlarımızın nihai kararını bizim arkadaşlarımız henüz almış değiller. Ancak 7 netleşmiş vaziyette, MHP'de buna olumlu bakıyor" açıklaması ile havanın değiştiği belirtiliyor. Aynı açıklamada Erdoğan, "Bunun altında bir şey olur mu, olmaz mı, henüz önümüze gelmiş değil. Öyle bir şey olursa o da tabii konuşulabilir ama şimdilik böyle bir şey yok" diyerek açık kapı bıraksa da, MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin partisinin "baraj altında kalmasından endişe ettiği" algısının önünün kesmek için "Baraj yüzde 7 olarak kesinleşmiştir" açıklaması yaptığı ifade ediliyor.
"Beklentiler revize edildi"
İki partide çalışmaları yürüten heyetin, TBMM'nin yeni yasama yılının başlayacağı Ekim ayından sonra da bir araya gelerek, teklife nihai şeklini vermeleri bekleniyor. Ancak başlangıçta planlananın aksine, iki taraf arasında yürütülen görüşmelerde, bazı düzenlemelerle ilgili ilerleme sağlanamadı ve bu nedenle daha sınırlı bir teklif Meclis'e sunulabilir.
AKP kurmayları, teklif üzerinde zaman zaman sıkıntılar yaşandığını, ancak aşıldığını belirtirken, "Büyük beklentilerimiz revize edildi, masadan eksiklerle kalkıldı, çalışmalar devam edecek, ancak çok kapsamlı bir değişiklik olmayabilir" değerlendirmesini yapıyorlar. Bu kapsamda, yüzde 7 seçim barajının yanı sıra, ittifak içindeki partilerin her biri için de baraj getirilmesinden vazgeçildiği belirtiliyor.
Ayrıca, AKP'nin istediği ve her seçim çevresinin 5 ya da 7 milletvekili şeklinde düzenlenmesini içeren "daraltılmış bölge" seçeneğinin de MHP'den kabul görmediği için gündemden kalktığı vurgulanıyor.
İki partinin üzerinde uzlaşamadığı konulardan birisini de Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) yetkilerinin artırılmasına dönük düzenlemenin oluşturduğu ifade ediliyor. Yapılan ilk çalışmada, YSK kararlarının, il ve ilçe seçim kurulları tarafından itiraz edilmeksizin aynen uygulanmasına dönük bir düzenleme düşünülüyordu. Henüz uzlaşma sağlanamadığı için bu düzenlemenin de askıya alınabileceği ifade ediliyor.
İl seçim başkanlarının belirlenmesi konusunda ise değişiklik yapılması planlanıyor. Mevcut yasada, o seçim bölgesindeki en kıdemli hakim, il seçim kurulu başkanı seçiliyor. Henüz kesin uzlaşma sağlanmamakla birlikte, bunun yerine Hakimler ve Savcılar Kurulu'na ildeki en kıdemli 3 hakim arasından il seçim kurulu başkanını belirlemesi yetkisinin verilmesi düşünülüyor.
İttifak sistemine devam
Yüzde 7 seçim barajında uzlaşılmasının ardından, muhalefet partileri tarafından, AKP ve MHP'nin "ittifak sistemine son verip, seçimlere ayrı ayrı gireceği ve muhalefet bloğunu dağıtmak için de ittifak sistemine son verileceği" iddiaları dile getirilmişti. Ancak gerek MHP ve gerekse iktidar partisi kulislerinden yansıyan bilgiye göre, ittifak sisteminden vazgeçilmesi söz konusu değil. AKP içinde, MHP'nin yüzde 7 barajını aşabilecek güçte olduğu, sadece cumhurbaşkanlığı seçiminde işbirliği yapılabileceği görüşünü seslendirenler olsa da, parti yönetiminde bu görüşün kabul görmediği ifade ediliyor. İki partinin milletvekili seçimine ayrı girmesi halinde, bir anlamda "rakip partiler" haline geleceği, bu çekişmenin cumhurbaşkanlığı seçimine olumsuz yansıyacağı ifade ediliyor. MHP'nin de zaten ittifak sisteminden vazgeçilmesi gibi bir düşüncesinin olmadığına dikkat çekiliyor.
Meclis'in Ekim gündeminde yok
Yeni seçim yasası paketinin Meclis'e ne zaman sunulacağı konusunda da takvim netleşmiş değil.
Teklifin TBMM'nin yeni yasama yılına başlayacağı Ekim ayında Meclis'e sunulması planlanmıyor. Seçimlerin Haziran 2023'de yapılacağına dikkat çekilerek, teklifin Meclis gündemine gelmesinin bütçe görüşmeleri sonrasına kalabileceği ve yılbaşından sonraya da kalabileceği belirtiliyor.