Gündem

"2036 Olimpiyat Oyunları’na talibiz" diyen Ekrem İmamoğlu, adaylık irade beyanını açıkladı

“Kentimiz adına başlattığımız yeni dönemi, "spor kültürü hareketi" veya kısaca "Olimpizm hareketi" olarak tanımlayabiliriz”

13 Temmuz 2021 16:51

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kentin 2036 Olimpiyat Oyunları ve Paralimpik Oyunları’na talip olduğunu açıkladı. Devletin ilgili kurumlarına, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi ve Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’ne, başta Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray olmak üzere spordaki markalara işbirliği çağrısı yaptı.

İstanbul spor stratejisi ve gelecek planı tanıtım toplantısında kentin Olimpiyat adaylığı irade beyanını açıklayan İmamoğlu şunları söyledi:

“Türkiye’ye spor konusunda öncülük etmek için, İstanbul’un dünya spor haritasında hak ettiği yere ulaşması için, biz de en büyük hedefe odaklanıyoruz. Bu konudaki irademizi ortaya koyuyoruz. Bu konudaki irademizi ortaya koyuyoruz. Tüm İstanbul halkı adına, Türkiye adına, Olimpiyat Oyunlarını ve Paralimpik Oyunları’nı İstanbul’a istiyoruz. Hep birlikte başaracağız.”

Sarıyer Maslak’taki Volkswagen Arena’daki toplantıya, siyasi parti temsilcileri, milletvekilleri, ilçe belediye başkanları, İBB bürokratları, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Prof. Dr. Uğur Erdener, Türkiye Milli Paralimpik Komitesi Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Kocaömer ve sporcular katıldı.

"Omuz omuza verelim"

İlk hedeflerini "2036 Olimpiyat Oyunları" ve "Paralimpik Oyunları" olarak belirlediklerini aktaran İmamoğlu, bugün çıkılan yolculuğun, "İstanbul’u spor kenti" yapma yolculuğu olduğunu, her İstanbulluyu sporla buluşturmak istediklerini belirtti. Spor kültürünü tabana yaymak ve olimpizm hareketi başlatmak istediklerini söyleyen İBB başkanı şöyle konuştu:

“Buradan tüm federasyonlarımıza ve bu şehrin ev sahipliğinde başarıdan başarıya koşan asırlık kulüplerimiz, Fenerbahçe Beşiktaş ve Galatasaray gibi markalarımıza özel olarak çağrı yapmak istiyorum: Gelin omuz omuza verelim; şehrimize olimpiyatlar başta olmak üzere, tüm büyük uluslararası organizasyonları birlikte kazandıralım. Ortak masalar, çalışma grupları kuralım, sizlerin büyük hedeflerinize yardım edelim. Birlikte çalışalım ve İstanbul halkına dünyanın en iyi spor etkinliklerini getirelim.

Yine bu şehre farklı disiplinlerde çok sayıda uluslararası başarılar kazandıran Anadolu Efes ve Eczacıbaşı gibi simge kulüplerimize destek olmak, geleceğin şampiyonlarını birlikte keşfetmek ve birlikte yetiştirmek konusunda işbirliği yapmak, destek vermek isteriz. Kapımız, olimpizm felsefesi ve heyecanına ortak olmak isteyen, bu uzun yolculuğa emek ve inanç koymak isteyen, tüm federasyonlarımıza ve kulüplerimize sonuna kadar açık olacak.”

Bu yolda ilham kaynaklarının Mustafa Kemal Atatürk ile onun çağdaşı, modern Olimpiyat Oyunları’nın kurucusu Baron Pierre De Coubertin olduğunu belirten İmamoğlu, ikisinin de spor ile düşünsellik arasında felsefi bir bağ kurduğunu anlatarak, “Kentimiz adına başlattığımız yeni dönemi, ‘spor kültürü hareketi’ veya kısaca ‘Olimpizm hareketi’ olarak tanımlayabiliriz” ifadelerini kullandı.

“Olimpiyatlar taşla, tuğlayla değil insanla yapılır”

Türkiye’de "olimpiyat" denince ilk akla gelen isimlerden Sinan Erdem’in, “Olimpiyatlar taşla, tuğlayla değil insanla yapılır” vizyonuna inandıklarının altını çizen İmamoğlu olimpizm bakış açısının kente ve İstanbul halkına kazandıracağı faydaları yedi maddede özetledi:

1- Yaşam felsefesidir: Uluslararası araştırmalar, çocukluktan itibaren düzenli spor yapmanın, insan hayatını ortalama beş yıl uzattığını kanıtlıyor.

2- Barış hareketidir: Çünkü, olimpizm ruhunun olduğu toplumlarda rekabet sahada yaşanır, dışarıya taşınmaz. Sahadaki fair-play örnekleri toplumlara örnek olur. Dünyada, özellikle Güney Afrika ve Kore gibi ülkeler, sporun gücünü kullanarak sorunlarını çözdü; toplumsal barışı sağladı.

3- Eşitliği önce çıkarır ve savunur: Sporda fırsat eşitliği esastır. Başta kadınlar olmak üzere, spor yapan herkes, ayrımcılıktan, önyargılardan büyük bir hızla sıyrılmaya başlar. Sporun en önemli toplumsal etkisi ise, haksız yere dezavantajlı olarak adlandırılan toplumsal grupları kucaklamasıdır.

4- Sağlık ve çeve hareketidir: Spor sayesinde kötü alışkanlıklar yarı yarıya oranlarda azalıyor, gençlerin karıştığı suçların oranı minimuma iniyor. İstanbulluların sporun olumlu etkilerini yaşaması adına, çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

5- Sürdürülebilir ve yeşil bir kentsel gelişim modelidir: Olimpizm felsefesiyle yönetilen kentler, insanların hareketlerini kısıtlamayan, fiziksel aktiviteye uygun yaşam alanları geliştirirler. Bir kentte rahatça spor yapabiliyorsanız, o kentin havası, suyu temiz; sokakları, caddeleri güvenlidir. Bisiklet kullanımı, yürüyüş parkurları arttıkça, her semt bir park kazandığında ekoloji olumlu yönde etkilenir.

6- Eğitim ve sporu bir araya getirir: Araştırmalar, spor yapan gençlerin okullarında çok daha başarılı olduğunu gösteriyor. Sporun en önemli özelliklerinden biri de insanlara planlı, programlı çalışmayı, orta ve uzun vadeli hedefler koymayı, hayal etmeyi öğretmesidir.

7- Kazanmaya değil katılıma odaklanır: Spor kültürünü tabana yayarsanız, yetenekli insanların o tabandan yetenek piramitleri halinde yükselmesini sağlarsınız. Gerisi kendiliğinden gelir. Biz, olimpizmin özünde insan olan, insana yatırım yapan tarafını önemsiyor ve onun için bu yolculuğa çıkıyoruz. Çünkü asıl amacımız insanlarımızın sağlığı ve mutluluğu.

İBB’nin tüm yetkili kurulları ve iştiraklerinin ortak bir çalışma örneği sergileyerek sürece katkı verdiğini belirten İmamoğlu şöyle devam etti: “Spor master planımızı bitireceğiz ve İstanbul için spor politikalarını tanımlayacağız. Hazırlıklarımızı çeşitli araştırmalarla zenginleştiriyoruz. Tüm ekiplerimizle, yedi aşamalı bir plan dahilinde, senkronize bir şekilde ilerliyoruz. İstanbul’da spor yapmayan insan kalmaması için harekete geçiyoruz. Önce 16 milyonu, ardından da 84 milyonu spora çağırıyoruz. Bu konudaki irademizi ortaya koyuyoruz. Tüm İstanbul halkı adına, Türkiye adına, Olimpiyat Oyunlarını ve Paralimpik Oyunları’nı İstanbul’a istiyoruz.”

Uzun soluklu bir yolculuğa çıktıklarını belirten İmamoğlu, konuşmasının sonunda sahneye, sırasıyla; 10-12 yaş grubu çocuk sporcular ile Olimpiyat kotası almış sekizi paralimpik, toplam 10 milli sporcuyu davet etti. Tokyo Olimpiyat Oyunları’na katılacak tüm oyunculara başarı diledi.