14 Mayıs 2021

"Zoom" partisi deyip geçmeyin | Kaldırım sohbetleri | Biraz da "yandaş" olmayanlara

İngilizcesi zayıf fanlarıma: Müzik önerisi albümün Türkçe meali "Yapışkan Parmaklar"dır. Hani bayramlarda baklavaya elle dalınca eliniz yapış yapış olur ya. Farklı yorumlara kulak asmayın

İtirazlarım var ama Nevşin Mengü, genç kuşağın en parlaklarından - Siyasal'da tiyatro kulüpleri çok önemlidir. İzmir Şube Başkanı Nazlı Kayı da aynı zamanda oyuncu - Cihangir Caddesi'de çekilen "Camdaki Kız", magazinime hiç malzeme vermedi.  Neyse ki Tamer Levent var. Zaten herhalde Ramazan Bayramı'na saygıdan dün gece yayınlanmadılar

Yine "Zoom"landım

AÜ SBF'nin en kalabalık taşra grubunu oluşturan İzmir Mülkiyeliler Birliği Şubesi'nin İnek Bayramı Zoom'una iyi ki katılmışım. Olayı gerçekleştiren İzmir Şube Başkanı Nazlı Kayı ve Neslihan Uyanık'ın vurguladıkları pozitif ama eleştirel olan Mülkiyelilik ruhuna güvenerek atışa geçiyorum.
"Zoom"a katılan 104 taşralı Mülkiyeli'den bir grup. Tabii bensiz...
- Hiyerarşiyi ihmal etmediler. Önce Mülkiyeliler Birliği Genel Başkanı Dinçer Demirkent, ardından İstanbul Başkanı Yunus Işın ve eski dekanlarımızdan Yalçın Karatepe açılış nutuklarını sırayla attılar. Fakat haklarını yemeyeyim hiç uzatmadılar.
- Yıllar sonra bankacı Coşkun Günhan, büyükelçi Ertuğrul Apakan, İzmir ticaret burjuvazisinden Mazhar İzmirlioğlu ve Fikir Kulübü'nden Murat Koğacıoğlu'nu görmek müthiş güzeldi. Galiba en genç ben kalmışım. Fakat İzmir'i mekân tutan profesörleri, en bayıldığım Erdal Yavuz, Uygur Kocabaşoğlu ve orta bayıldığım Sevda Alankuş'u davet etmek kimsenin aklına gelmemiş.
- Mustafa Öztürk, Fatin Şevki Bulut ve Burcu Taner pek güzel ağıt ve türküler söylediler. Fakat her daim genç 68-69-71-72'liler için bir Elvis Presley, Bob Dylan ya da The Beatles çalmayı da akıl edemediler.
Slayt gösterisinin üçte birini dolduran anlaşılmaz fotoğraflardan vazgeçip, efsane dekan ve hocalarımızın fotoğrafları konamaz mıydı? Hızlı bir hatırlatma yapayım (tabii ki eksik): Sadun Aren, Cahit Talas, Muammer Aksoy, Mümtaz Soysal, İlhan Unat, Tuncer Bulutay, Korkut Boratav, Taner Timur, Seha Meray, Mete Tunçay, Yavuz Sabuncu... SBF BYYO'dan Ünsal Oskay'ı tabii ki unutmadım.
- Neyse, yine de üssü mizandan geçtiler. O mu ne? Bizler 10 üzerinden 7 ortalamayla geçerdik. Sonra bu 6'ya düşmüş. Şimdi ise 4 üzerinden 2 geçiyormuş. Fazla bir açıklama yapmama gerek yok herhalde. Zaten içlerinde en ünlü olan benim Zoom'a katıldığımı, birbirlerine övgüler yağdırmaktan, ancak 57 dakika sonra fark ettiler. Sanki Mülkiyeli aktivist Mete Hüsünbeyi benden önemliymiş gibi...

Ferman devletinse kaldırımlar bizimdir

Sözde "tam kapanma"da sadece 'Mid' ve 'Lower Cihangir' değil, zengin, ünlü, entel dantel ve de sınıf atlamaya çalışanlarla dolu 'Upper Cihangir'de ne olduklarını kimsenin çözemediği yasakları by-pass etmenin yolunu buldu.
 
Zabıtayla kovalamaca oynadıkları kafe önlerine apartman merdivenlerini de kattılar. Cihangir Caddesi'nde en az, ihbar etmek gibi olmasın, dört-beş apartman önü mesafeli kısa sohbetlere mekân oluyor. Yandan da bileklerimizi açıp güneşten D vitamini kapmayı ihmal etmiyoruz.
Orta magazin değerli yazarlar Seray Şahiner ve Lale Müldür'le Leman'dan Tuncay Akgün dışında kalanlar Mid ve Lower Cihangir'in orta zengin ünsüzleri

Bu linkler ihmal edilmesin

* Sanatta dijital bilgi aktivizmi, 4-11 Mayıs haftasının sansür gündemi ve daha fazlası için Susma Platformu
* 40. İstanbul Film Festivali Ulusal Belgesel Yarışması ve Ulusal Kısa Film Yarışması çevrimiçi gösterimleri başlıyor. 
 
 
 
 
 
 
 
Nedim Şener muamması
 
Demirören'in İmam Hatipli kaptanının yönettiği Hürriyet'te yazan köşeci Nedim Şener'le kahve içmişliğim yoktur. Geçenlerde gazeteci arkadaşım Şengün Kılıç, Çağlayan Adliyesi önünde çektiği bir fotoğrafımı gönderince düşündüm. Ahmet Şık ve Nedim Şener Fethullahçıların utanç verici kumpasıyla gözaltına alındıklarında Silivri'den Çağlayan'a, katılmadığımız protesto kalmamıştı.
 
Derya Bengi'nin Çiğdem Öztürk'üyle bir Ahmet Şık, bir Nedim Şener gösterisindeyiz
Bu yüzden Nedim Şener'in "FETÖ takıntısı"nı anlıyorum ama neredeyse benzer kumpaslarla hapse atılan HDP'lilere olan takıntısını anlayabilmiş değilim. Hele bir de son zamanlarda, AKP'den çok farklı olmayan biçimde İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve basın danışmanı Murat Ongun'a olan takıntısını anlamam mümkün değil. Bir Magazin Ombudsmanı olarak haddimi aştıysam affola. Dayanamadım...
 
Siyaseti neyse, sporu o
 
Çok değil ama üç fanımdan "Magazin Ombudsmanı'nda futbol olmayacak mı?" sorusu geldiği gün Medyaradar imdadıma yetişti. Sitenin 'Cezmi Abi'si TV spor programlarından cümleler vermişti. Cehaletimi kabul ederek aradan çekilip sözü Cezmi Abi'ye bırakıyorum.
"O parmağı lavabona sokarlar...", "Kimsin lan sen...", "O son attığın gol sana...", "Sen dokuz yaşında altına mı işedin..."
Dizisi, haber bülteni, tartışma programları ne ki, sporu farklı olsun diye bitireyim.
 
Sen de mi Brutus?
 
Şimdi içim biraz parçalanarak da olsa yeni kuşağın başarılı gazetecilerinden birine, Nevşin Mengü'ye bulaşacağım. Kendi YouTube kanalında Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı'nın seçim şanslarını sayılarla  değerlendiriyordu.Yüzde birlik, ikilik, hatta yüzde yarımlık oy oranlarıyla DEVA, Gelecek, DP gibi partilerin oylarının ittifaklar üzerindeki etkisini anlatıyordu. Ağzından kaçmış gibi olsa bile, bir kez bile en az yüzde 10'luk HDP'den bahsetmemiş olması benim için şaşırtıcı oldu. Sekiz dakika süren ittifak değerlendirmesinden sonra Sedat Peker'e geçti.
 
Aynı duruma bir iki saat sonra Halk TV'de İrfan Değirmenci'nin haber programında da tanık oldum. Onu da es geçmeyeyim. Bırakın Magazin Ombudsmanlığı'mı, Mengü ve Değirmenci'nin düzenli bir izleyicisi olarak bu kadarını söylemeye hakkım var sanıyorum. 
 
Gazeteden sonra TV 
 
YouTube'da yayına başlayan Sözcü TV, sanki biraz fazla amatör ve sıkıcı gibi geldi bana. Genel Yayın Yönetmeni Erdoğan Aktaş, sanki her şeyle kendi başa çıkmaya çalışıyor. Bence Sözcü'nün ünlü televizyoncusu Uğur Dündar'dan biraz daha destek istemeli. Sonuç olarak, Uğur Dündar da benim gibi, yüzyılın dördüncü çeyreğine girdi, deneyim bol. 
Halk TV'nin İrfan Değirmeci'si ve Sözcü'nün Uğur Dündar'ı

İktidar gidici!

Hayır, wishful thinking yapmıyorum. HaberTürk'ün Nagehan Alçı'sı, Sabah ve ATV'nin Melih Altınok'u ve hatta Hürriyet'in İmam Hatiplisini okursanız iktidar kokusunu hiç kaçırmayan yandaşların yazılarından bu sonucu rahatlıkla çıkarabilirsiniz. Meğerse AKP gemisi dışarıdaki fırtınaya gerek duymadan kendiliğinden batıyormuş.

Bir şey değil, yüzü eskiyecek
 
Bu günlerde, T24 dâhil, yandaş olmayan hangi mecraya girerseniz girin karşınıza Murat Sabuncu çıkacak. Bazen yalnız kovboy olarak, bazen LG destekli.Tamam anladık, pek güncel ve çalışkan bir gazeteci. Eğer benim görüntüsüz şöhretime yaklaşmak istiyorsa en az 15 kilo vermeli. Hayır kıskanç değilim, sadece Sabuncu'ya abilik görevimi yapmaya çalışıyorum. Ama marifet iltifata tabidir. T24'teki "Türkiye'de hayat nasıl bayram olur?" serisi için ulaşabildiği her kesimden tam 15 kişiyle mülakat yapmasının, Sabuncu'yu bayramın en üretken gazetecisi yaptığını da ekleyeyim.
Sabuncu'ya son bir önerim, kuaförünü değiştiremiyorsa hiç olmazsa stilistini değiştirsin.  

Sıkça sorulan sorular ve cheap shots

* Bu sayfayı magazin değeri herhalde gerçekten yüksek bir oyuncuyu kullanmadan kapatacağımı düşünmediniz. Cihangir'in kaldırımlarına fazla yüz vermeyen solcu arkadaşlarım, Nur Sürer ve Şerif Erol'u bir türlü yakalayamadım ama Camdaki Kız dizisinin tümü arıza olan karakterlerinden Tamer Levent ağıma düştü.
 
Becerebilirsem, haftaya dizide karısını oynayan Devrim Yakut'u da ağıma düşürmeye çalışacağım. Camdaki Kız'ı oynayan Burcu Biricik için fazla heveslenmeyin, o, Upper Cihangirlilerin bile gidemediği pahalı 22'ye takılıyor.
Şerif Erol ve Nur Sürer'den daha fazla beğendiğim Tamer Levent ve ben
* Sözde "tam kapanma" sırasında içki ve yemek stoklarımın azalmasına hiç izin vermeyen fanlarımın adlarını açıklıyorum: Esat Ayhan (La Cave), Dr. İncilay Erdoğan, tekstilci İsmail Turgut, Kaktüs Tahir Bey, Şengün Kılıç, Nakiye the Nako, Dr. İsmet Hazar, darbukacı-yazar Seray Şahiner, Prof. Melek Göregenli ve tabii ki mahallemizin muhtarları. Tam kapanma süresinde para bile biriktirdim.

Müzik önerisi

Gelmiş geçmiş en iyi rock albümlerinden biri olan Sticky Fingers tam 50 yaşına bastı. Mick Jagger'dan okurlarım için en sevdiğini seçmesini istedim. Fakat Mick bir kıyak yaptı, albümün tamamını sizler için yolladı.
 
Sevgilinizi yanınıza alın, keyifle dinleyin. Yaşasın Rolling Stones! Umarım Sezen Aksu ve Marianne Faithfull kıskanmazlar.  
 

Yazarın Diğer Yazıları

Magazin noir girişimlerine yavaş yavaş başlıyorum

Gonzo gazeteciliğimin bu aşaması en fazla 6-7 ay sürecek, çünkü sizlere veda etmeyi düşünüyorum...

Happy bayrams!

Bayram seyran demeyip Cihangir kafelerini gezerek yazımı yazdırmayı becerdim, etraf pek boş...

Seçimlerle gelen rahatlama...

Yeniden, hafif çekinerek de olsa gülmeye başlamak ne kadar güzel bir şey, değil mi?