16 Ağustos 2024

23'üncü yıl, Kürtçe ve Plaid Cymru...

Bu yazıyı yazabilmek için cehennem sıcaklarında ter döktüm, lütfen kıymetimi biliniz... Dikkat ettiyseniz hastalığımdan hiç söz etmiyorum...

Birleşik Krallık'taki Galler Partisi'ni kimse kapatmaya çalışmıyor, isteyen Galce de konuşuyor |
Şu anda birbirine giren Fatih Altaylı ve Kemal Kılıçdaroğlu, 2017'de CHP'de mülakat sırasında...
Ne demişler? Mesafe bırakmayı asla bırakmayalım... |
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Altın Portakal'ı yönetmeyi bir türlü beceremiyor |
TİP kurucularından Tarık Ziya Ekinci'yi kaybettik, sevgiyle hatırlayacağız

***

Yok yok merak etmeyin, ben de herkes gibi AKP'nin 23'üncü kuruluş yıl dönümüyle ilgili bir şey yazmayacağım... Yine de şu kadarını söyleyeyim, 23'üncü yılın yanı sıra benim gündemimde Kürtçe de var. Hızla birkaç haber başlığına bakalım... "Diyarbakır ve Van'da Kürtçe trafik uyarılarının üstü kapatıldı", "Şırnak'ta bir hapishane müdürü mahkûmların yakınlarıyla Kürtçe konuşmasını yasakladı", "5 üniversitedeki Kürt Dili ve Edebiyatı kontenjanları doldu (Bianet/Ruken Tuncel)"...

Kürtçe trafik uyarılarının üzeri anında böyle kapatılmış

Tam bunları düşünürken bugün 1965 yılında Türkiye İşçi Partisi'nden (TİP) milletvekili seçilen Tarık Ziya Ekinci'nin ölüm haberini aldım. Bu sosyalist kökenli Kürt milletvekili TBMM'ye seçilirken ben Mülkiye'de birinci sınıf öğrencisiydim ve neredeyse okulun yarısı TİP için gönüllü çalışmıştı. Bu vesileyle Tarık Ziya Ekinci'nin yanı sıra TİP'in Sadun Aren, Behice Boran ve Mehmet Ali Aybar (...) gibi Meclis'teki ilk milletvekillerine de saygılarımı gönderiyorum. Herhalde Tarık Ziya Ekinci'nin hem 12 Mart hem 12 Eylül'de çok eziyet gördüğünü ve hapse atıldığını söylememe gerek yok... Bütün bunları düşünürken birdenbire aklıma 1971'de Galler'in (Cymru) başkenti Cardiff'e yaptığım ziyaret geldi. Bu da nereden çıktı, demeyin... Tabelalarda İngilizce'nin yanı sıra daha önce hiç işitmediğim ve görmediğim bir dil de fark etmiştim. Meğer Galce'ymiş... Plaid Cymru adında bir partileri var, hatta Birleşik Krallık'ta mecliste koltukları da var; yasak masak geldiği yok. Bakınız; 1971'de Galler o durumdayken, 2024'te Türkiye bu durumda. Ben yorum yapmayacağım çünkü artık tıpkı Dilruba'nın başına gelen gibi onların beğenmediği lafları edenleri de tutukluyorlar...

Türkiye İşçi Partisi kurucularından, Kürt asıllı Tarık Ziya Ekinci

Kendiliğinden bir 'Radikal' günü oldu

Belki hepimizin katkısı var ama başrolde İsmet Berkan'ın olduğu süreçte Radikal gazetesi üzüntü verici bir şekilde kapanmıştı. Fakat biz eski Radikalciler zaman zaman bir araya geliriz. Herkes başka başka yerlere dağıldığından çok fazla toplanamıyoruz ama toplanınca da fena halde gıybet yapıyoruz. Geçtiğimiz hafta Cihangir HomeRoom'da toplandığımızda da yine aynı şey oldu... Ece Çelik, Deutsche Welle'de (DW) iyi kötü mutlu mutlu çalıştığını anlattı ama keşke paraları yetseymiş de Bonn'da değil, Berlin'de ev tutabilselermiş... Radikal Kültür Sanat'tan Erkan Aktuğ, Hürriyet'ten ayrılırken hak edişlerini almış. Şimdi İsmet Berkan'ın 10Haber'inde sadece kitap sayfasını hazırlıyormuş. Elif Ekinci ise şimdi artık İKSV'de Görgün Taner ile birlikte çalışmak zorunda fakat bu sene iyi bir şey olmuş, herkes aynı anda izne çıkıp 15 gün tatil yapabilecekmiş; Ekinci pek mutluydu!

10Haber'den Erkan Aktuğ, Gonzo Tuğrul, İKSV'den Elif Ekinci, DW'den Ece Çelik;
anlayacağınız gibi hepsi önemli insanlar...

Rakı balık çok pahalı!

Tabii ki bütün haftamı HomeRoom'da kahve içerek geçirmedim. Bir gece de Cihangir'in ünlü mekânı Sur Balık'ta Boğaz'a nâzır rakı balık yaptık. Her şey çok güzeldi, lezzetliydi; servis düzgündü ama hesap geldiği zaman.... Ne siz sorun ne de ben söyleyeyim... Handiyse benim bir aylık emekli maaşım ödendi. Bu yüzden de Sur Balık'ın niye her zamanki gibi tıklım tıklım olmadığı ortaya çıktı. Sırf yoksullar değil, galiba zenginler de AKP'nin 23'üncü yılından çekiyor... 

Artık özel hastaneye geçen Doktor Sadık Çayan Mulamahmutoğlu,
bu yemekten sonra Münih'e uçan Berrin Algan, Gonzo Tuğrul ve muhtarımız Halil Kalafat

Sıkça sorulan sorular ve cheap shots

Editörüm Buse Söğütlü ile gerçekten beni dehşete düşüren Fatih Altaylı-Kemal Kılıçdaroğlu kavgasını versek mi, vermesek mi, diye düşündük. Bir siyasetçi ile bir gazetecinin birbirlerine bu kadar ağır yüklenmeleri için herhalde geçmişlerinde çok birlikteliklerinin olması gerekir! Biz Türkiye halklarının en büyük dramı ne biliyor musunuz? İlle de samimi olacağız, diye mesafe koymayı hiç bilmiyoruz... Halbuki aşkta bile mesafe olması gerekir. 

Fatih Altaylı'ya mı, yoksa Kemal Kılıçdaroğlu'na mı daha çok üzüldüm,
karar veremiyorum...

* Sanatsever entelektüeller niye böyle birbirine girdi, anlamak zor... SİYAD, geçen sene sansür tartışmaları nedeniyle iptal edilen Antalya Altın Portakal Film Festivali’nden çekildiğini duyurdu. Hem sansür yüzünden özeleştiri verilmediğini hem de çalışanların ücretlerinin ödenmediğini söylemişler... Anlayacağınız ortalık karışık! Jüri Başkanı olan ünlü yönetmenimiz Ferzan Özpetek'i uyarıyorum, bana sorarsanız Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek bu işleri pek beceremiyor.

Ferzan Özpetek, Muhittin Böcek'in davetini kabul ederek jüri başkanı olmuş

* 2 milletvekili ve 15 belediye başkanı, siyasete girişinin 23'üncü yılında AKP'ye geçti. Belli ki Sayın Cumhurbaşkanı zor durumda ve bunlardan medet umuyor. Belediye Başkanları arasında DEM Partililer bile var! 

Böyle bir tablodan nasıl kıvanç duyulur, bu da anlaşılmaz... 

Linkler ve çağrılar

*Mülkiye mezunlarının ve öğrencilerinin meslekî ve entelektüel birikimlerinin paylaşılması amacıyla kurulan Mülkiye Sözlük yayın hayatına başladı. Mülkiyeliler Birliği, bu yeni girişime katkıda bulunmaya çağırıyor. Şimdiye kadar katkıda bulunanlardan birkaç isim sayayım: Prof. Dr. Baskın Oran, Muharrem Kılıç, Gonzo Tuğrul ve Tanıl Bora... 

*İBB ve Beyoğlu Belediyesi, “Beyoğlu Günlükleri” adlı kültür sanat serisini sanatseverlerle buluşturacak. Program, Terra Santa Manastırı, Fransız Yetimhanesi, Casa Botter ve Narmanlı Han’da gerçekleşecek. İstanbullular eğer programa ulaşmak istiyorlarsa bu linke bakabilirler. 

Advertorial (!)

*Bir hukukçu mahpus olan Fethiye Çetin'in Zulamdaki Şiir kitabı İletişim Yayınları'ndan çıktı. Bu kitapta, Fethiye Çetin ile birlikte Nilgün Toker'in sunuşuyla 12 Eylül'ün "Parça Parça Anılar"ını okuyacaksınız. 

Müzik önerisi

Bu hafta seçtiğim şarkı benim taa lise dönemimden... Dört dörtlük müzisyenler Phil ve Don Everly kardeşler söylüyor... 

Yazarın Diğer Yazıları

165 yaşındaki Mülkiye ve çok daha fazlası var bu magazinde...

Sevgili hayranlarım ve okurlarım, bir kez daha belirteyim ki hiçbir sosyal medya platformunda hesabım yok; bu yüzden "Biz bunu sosyal medyadan biliyorduk" deyip beni üzmeyin...

78 yaşında hâlâ beni şaşırtıyorlar

Bu hafta fotoğrafım yok çünkü patoloji raporum ancak perşembe öğleden sonra çıktı; daha Taksim İlkyardım doktorumu görmedim ama galiba kanserimle başa çıkmış, tabii kesinleşince size daha iyi bilgi veririm

Demokrasi yok, su ve para da yok; ya sigara?

Sizce moda olduğu üzere benim yerime de bir kayyım atayacak olsalar bu kim olurdu, cevaplarınızı bekliyorum...

"
"