21 Mayıs 2022

UEFA, Şampiyonlar Ligi'nde oyunu yeniden kuruyor!

Şampiyonlar Ligi'nde UEFA oyunu merkez ligler lehine yeniden kuruyor. Var olan merkez lig hegemonyasını daha da artırmayı, bu sayede reytingi yükselterek, daha fazla gelir ve kâr elde etmeyi hedefliyor

UEFAŞampiyonlar Ligi'nde köklü değişiklikler için düğmeye bastı. İngiliz basınında çıkan haberlere göre UEFA yönetim kurulu 2028'den itibaren Avrupa Şampiyonası başta olmak üzere kendi organizasyonlarında ve özellikle de Şampiyonlar Ligi'nde önemli değişikliklere gitmeyi planlıyor. [1]

Şampiyonlar Ligi'nde merkez liglerin hegemonyası daha da artırılıyor!

Yıllık yarattığı gelir ve devasa bütçesiyle Avrupa'nın ve dünyanın futboldaki en büyük organizasyonu Şampiyonlar Ligi'nde UEFA takım sayısını 32'den 36'ya çıkartmayı düşünüyor.  

Katılımcı kulüp sayısının 36'ya çıkarıldığı ve "İsviçre sistemi" olarak bahsedilen modele göre, grup aşamasındaki maç sayısı 6'dan 10'a yükseltilmesi düşünülüyor.

Grup karşılaşmaları sonucu puan tabloları birleştirilerek, ilk 8 sıradaki kulübün doğrudan son 16 turuna geçmeleri; 9 ila 24. sırada yer alan 16 takımın ise turu atlayan diğer 8 ekip arasına girmek için eleme maçları oynamaları planlanıyor.

Eski sistemde finalistler 13 karşılaşmaya çıkarken, bu statüde finale yükselmek için en az 17 müsabaka oynamak gerekecek. Turnuvadaki toplam maç sayısı ise 125'ten 200'ün üstüne çıkacak.

Şampiyonlar Ligi'nde artırılacak takım sayısında kulüplerin son on yıllık UEFA takım sıralama puanlaması baz alınacak. UEFA takım sıralamasında ilk yirmide yer alan kulüpleri paylaşıyorum. [2]

2021-22 Şampiyonlar Ligi'nde 32'i takımın 18'i merkez liglerden gelen takımlardan oluştu. [3]

Bir ülkeden en fazla 4 kulübün katılabildiği mevcut sistemden farklı olarak yeni yapılanma ile Premier Lig, La Liga, Bundesliga ve Serie-A'dan Şampiyonlar Ligi'ne katılacak kulüp sayısı lig başına 5 veya 6 olabilecek. Fransız Lig1'den de direkt katılımcı sayısının 3'e çıkartılması planlanıyor. Bu durumda merkez liglerden Şampiyonlar Ligi'ne katılacak kulüp sayısı  en az 23 olurken, 36 takımdan 23'ü (yüzde 63.8) merkez liglerden gelecek. Mevcut durumda merkez lig kulüplerinin toplam katılımcılara oranı yüzde 56,3.

UEFA'nın puan sıralaması ölçütünü karşılayamayan ülkeler için de (teselli mahiyetinde) ek kontenjan olabilecek. Bu şekilde çevre liglerin kulüplerinden bir kaçı da bu turnuvada yer alabilecek. Ne var ki, bu konuda bir açıklama henüz kamuoyuyla paylaşılmadı.

Ayrıca getirilmek istenen bir başka değişiklik te, bir önceki sezon grup aşamasını ilk 24 içinde bitiren kulüplerin, sonraki sezonda Şampiyonlar Ligi'ne katılım hakkı kazanması, 25 ila 36'ncı sıralardaki takımların ise küme düşmeme maçları oynaması öngörülüyor.

UEFA bu değişiklikleri neden yapıyor?

UEFA her ne kadar takım sayısını artırmak suretiyle ligi daha rekabetçi bir hale getirmeyi hedefliyor gibi görünse de, son tahlilde hedef merkez liglerin Şampiyonlar Ligi üzerindeki hegemonyasını daha da pekiştirmek…Bu sayede hem UEFA, hem de merkez liglerin kulüpleri daha fazla para kazanacak ve karlarını maksimize edebilecekler. Şampiyonlar Ligi'ne katılan takım sayısını 32'den 36ya, oynanan maç sayısını da 125'ten 200'ün üstüne çıkartmayı hedefleyen bir değişim öngörülüyor. Bu değişiklikle bir ülkeden en fazla 4 kulübün katılabildiği mevcut sistem terk edilerek, İngiliz Premier Lig, İspanyol La Liga, Alman Bundesliga, İtalyan Serie-A ve Fransız Lig1'den 5 veya 6 takım bu ligde yer alabilecek.

Finansal Futbol isimli kitabımızda da çok detaylı olarak ele aldığımız gibi son 22 yılda UEFA merkez liglerin koruyucusu ve kollayıcısı bir ekonomik örgüte dönüştü. Bankada milyarlarca Euro nakit ve benzeri rezerve sahip bir ekonomik, finansal bir sportif bir organizasyondan bahsediyoruz. 2020-21 sezonunda UEFA'nın yıllık gelirleri 5.7 milyar Euro'ya ulaşmış durumda.[4] Bu gelirlerin 4.7 milyar Euroluk ( yüzde 82,5) kısmı medya satış haklarından, yani maç yayınları ile reklam ve medya satış gelirlerinden oluşuyor. Yine UEFA'nın gelirlerinin nereden geldiğine baktığımızda, toplam gelirlerin yüzde 55,1'lik bölümümün UEFA kulüp futbol organizasyonlarından, yüzde 44,2'lik kısmının milli takımlar organizasyonundan ve kalan kısmının da diğer gelirlerden  geldiğini gözlemliyoruz. Kulüp futbolu gelirleri içinde ise aslan payı Şampiyonlar Ligi'ne ait. Kulüp futbol gelirlerinin yüzde 85'i Şampiyonlar Ligi'nden geliyor.[5] UEFA'nın 2020-21 sezonunda Şampiyonlar Ligi'nde kulüplere dağıttığı para ise 2 milyar 32 milyon Euro. Yani, UEFA toplam gelirinin yüzde 35,5'luk kısmını sadece Şampiyonlar Ligi katılımcılarına ödüyor. Bu tutar kulüp futbolundan gelen toplam 4.7 milyar Euro'luk gelirin de yüzde 43'ünü oluşturuyor.

UEFA yine kendi raporunda belirttiği üzere 2023 sonuna kadar toplam brüt gelirlerini 17,4 milyar Euro'ya, net gelirlerini de 15,3 milyar Euro'ya yükseltmeyi hedefliyor. Bunu yaparken de, kulüp futbolunun toplam gelirler içindeki payını yüzde 75,7'e (11,6 milyar Euro) çıkartmayı ve bu tutarın da yüzde 67,5' luk (7.8 milyar Euro) kısmını kulüp futboluna dağıtmayı amaçlıyor. Bu paranın yaklaşık 5 milyarlık bölümünü de Şampiyonlar Ligi katılımcılarına ödemeyi planlıyor.

Özetle, yukarıda da ifade ettiğimiz  ve en ince ayrıntılarına kadar Finansal Futbol isimli eserimizde de anlattığımız üzere, UEFA Şampiyonlar Ligi'ni tamamıyla merkez lig kulüplerine tahsis ederek gelir ve kar maksimizasyonuna ulaşmayı hedefliyor. Bu değişikliklere ilk start 2019-20 sezonunda Şampiyonlar Ligi'nde takım katsayısı uygulaması ve statü değişikliğine giderek verilmişti. (Bu değişikliklerin neler olduğuna Finansal Futbol isimli kitabımızdan bakılabilir)

Bir başka gözden kaçırılmaması gereken bir detayı da paylaşmakta yarar var: 2020-21 Şampiyonlar Ligi'nde dağıtılan toplam 2.030 milyon Euro parasal ödülün yüzde 72.7'lik kısmı merkez liglerde yer alan on sekiz kulübe giderken, kalan yüzde 27,3'lük kısmı da çevre liglere ait on dört kulüp aldı.  

Şampiyonlar Ligi'nde bir varlık gösteremeyen Başakşehirspor'un aldığı 22.7 milyon Euro parasal ödül bile, bu ligin çevre ligler için önemini anlatmaya yeter. 

Süper lig oluşumu hâlâ bir tehdit 

2020-21 sezonunda ondört merkez lig kulübünün bir araya gelerek UEFA karşı yeni bir futbol örgütlenmesine yönelmesi, UEFA'yı ciddi panikletmişti. UEFA bunun üzerine başta turnuvalarından bu takımları men edeceğini ve onlara büyük parasal  cezalar vereceğini açıklamasına karşın; Süper Lig oluşumuna katılan kulüpleri ne kendi organizasyonlarından atabildi, ne de bu kulüplere dişe dokunur parasal cezalar verebildi. Nitekim, Real Madrid, Barcelona ve Juventus, UEFA'nın tüm yaptırım tehditlerine karşı hala bu oluşumun içindeler. Yayın hakkı, tribün, resmi ürün satışı, sponsor ve sosyal medya gelirlerinden en büyük payı alan merkez lig kulüpleri, finansal futboldan daha fazla gelir elde etmek için "Avrupa Süper Ligi" adıyla anılan proje üzerinde çalışmaktan vaz geçmediler. Dolayısıyla UEFA bu oluşumu iyice sonlandırabilmek için merkez lig kulüplerine daha fazla para akıtabilmek için böylesi bir yapılanmaya gitmek istiyor. Paranın sporun önüne geçtiği bu futbol yapılanmasında, UEFA bu ekonomik ve finansal getirilerden mahrum kalmak istemiyor. Grup maçlarının daha rekabetçi olmasını isteyen UEFA'nın esas amacı Süper Lig projesinin rafa kaldırılması…

Özetle; Şampiyonlar Ligi'nde UEFA oyunu merkez ligler lehine yeniden kuruyor. Var olan merkez lig hegemonyasını daha da artırmayı, bu sayede reytingi yükselterek, daha fazla gelir ve kâr elde etmeyi hedefliyor. Mevcut koşullarda bile çevre liglerin takımları zaten merkez lig takımlarıyla rekabet edecek düzeyde değilken, merkez ligler lehine haksız rekabet daha da pekiştirilip çevre liglerin bu kupada bir varlık gösterebilme olasılıkları sıfırlanmaya çalışılıyor. Finansal Futbol kitabımızda da detaylı paylaştığımız tarihsel verilere  bakıldığında görülebileceği gibi, 1992'de Şampiyonlar Ligi'ne evrilen bu turnuvada geçen 30 yıllık süreçte merkez lig kulüpleri 29 kez kazanırken, çevre ligler sadece 1 kez kupayı havaya kaldırabilmişler (Porto-Portekiz 2004-05 sezonu şampiyonu).

Bu tarihsel gelişim süreci de UEFA'nın futbolu merkez ligler eliyle nasıl yeniden kurduğunu, futbolda paranın tahakkümünü tesis ettiğini, futbolu finansallaştırdığının açık bir göstergesidir.


[1] https://www.dailymail.co.uk/sport/sportsnews/article-10800847/Fans-force-UEFA-abandon-plans-hand-Europes-richest-clubs-access-Champions-League.html#:~:text=2.4kyüzde20shares-,Fansyüzde20forceyüzde20UEFAyüzde20toyüzde20abandonyüzde20plansyüzde20toyüzde20handyüzde20Europe'syüzde20richest,Englishyüzde20teamsyüzde20qualifyyüzde20fromyüzde202024

[2] uefa.com/nationalassociations/uefarankings/club/#/yr/2022

[3] www.uefa.com

[4] UEFA Financial Report 2020-21, sh.4. editorial.uefa.com/resources/0275-151e1a55c231-ef1c32b881dc-1000/en_ln_uefa_financial_report_2020-2021.pdf

[5] Tuğrul AKŞAR, Finansal Futbol, Literatür yay., İst. 2020, sh. 113.

Yazarın Diğer Yazıları

Futbol nereye gidiyor?

Küreselleşen dünyada futbol kulüpleri ekonomik-finansal örgütlere dönüştü. Bu değişim kulüpleri küresel olmaya zorladı. Finansal futbol, küreselleşen kulüplere her alanda fazladan rekabet üstünlüğü sağladı

Renkler farklı, dertler ortak: Kulüpler faiz - döviz - enflasyon kıskacında kıvranıyor

Kulüplerimiz net borçlu; yükümlülükleri gelirlerinin üzerine çıkmış, zarar eden ve döviz pozisyon açığı taşıyan bir mali yapıya sahip. Borç baskısı altındaki futbol mali yapısı dengesini tamamen kaybetmiş ve sürdürülebilir olmayan bir yapıya evrilmiş durumda

Vergi oranını düşürmek, yasa dışı bahsi azaltır mı? Bahis ekonomisine genel bir bakış

Yasa dışı bahse karşı mücadele yapısal bir nitelik kazanmadan, vergi oranlarının düşürülmesi, yasal bahis gelirlerini artırmayacağı gibi vergi gelirlerinin düşmesine neden olur. Bu alanda bahis oynayanlarının gelirini maksimize artırır