11 Ocak 2020

ÖSYM’nin yazılımcısı, 15 Temmuz’dan iki gün önce ABD’ye uçtu!

Kargı, ticari faaliyetleri çerçevesinde hizmet sattığı ÖSYM'ye, kurumun gerçekleştirdiği sınavlara ait soruların çalınmasında kullanılması amacıyla ProNMS'yi hazırladı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan ÖSYM Eski Başkanı Ali Demir hakkındaki iddianameden yazmaya devam ediyorum.

Savcı Adem Güney'in sekiz aylık çalışması sonrasında kaleme aldığı bu iddianame, Demir'in hakkındaki suçlamalarla birlikte Fethullah Gülen cemaatinin (FETÖ) devletin gerçekleştirdiği sınavlardaki soru çalma ve usulsüzlük organizasyonlarını da açıkça ortaya koyması açısından önemli.

Dolayısıyla bu konuda yazdığım geride kalan yazılarda sanık, itirafçı ve tanık ifadelerinden yola çıkarak 2009'dan 2014'e kadar geçen sürede yaşananları kamuoyunun bilgisine sundum.

Ayrıca, karanlıkta kalan bir dönemin aydınlatılması çerçevesinde, FETÖ'nün devlete sızmasının önünü açan sınav usulsüzlüklerinin günışığına çıkarılmasını önemsiyorum.

Savcılığın iddianamesinde sadece eski başkan Demir'le ilgili suçlamalar yok. Bu yazıda, aynı süreçte yaşanan ancak FETÖ'nün sınav sorularını çalması kapsamında bazı ilginç olayları ve bağlantıları gündeme getirmek istiyorum.

* * *

İddianamede geçen önemli isimlerden birisi de yazılım uzmanı Kazım Kargı. Kargı'nın ÖSYM'deki sınav usulsüzlüğüne katılımı, hazırladığı ve ÖSYM'ce soru çalma organizasyonunda kullanılan özel bir yazılımla gerçekleşiyor.

Yıldız Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği mezunu olan Kargı, aynı zamanda FETÖ'nün şirketleri arasında bulunan Sürat Bilişim'de çalışan bir personel. Bir süre sonra şirketten ayrılan Kargı, önce 2004'te İstanbul'da, sonrasında ise 2007'de Ankara'da kendi firmasını kurup yazılım işlerine devam etti.

Ankara'daki ticari faaliyetlerinde Kargı'nın müşteri portföyünde iki önemli devlet kurumu vardı: MASAK ve ÖSYM.

İlki, suç gelirleriyle mücadele etmek amacıyla Maliye ve Hazine Bakanlığı bünyesinde faaliyet yürüten kurum. Türkiye'deki tüm yasal ve yasadışı finans hareketlerinin izlendiği 'kozmik' bir birim.

Diğeri de malum, FETÖ'nün Türk Silahlı Kuvvetleri, emniyet, adliye ve mülki idare gibi olmazsa olmazlarından ÖSYM.

Kargı, ticari faaliyetleri çerçevesinde hizmet sattığı ÖSYM'ye, kurumun gerçekleştirdiği sınavlara ait soruların çalınmasında kullanılması amacıyla ProNMS'yi hazırladı. ÖSYM'deki FETÖ üyelerinin talebi doğrultusunda Kargı'nın yarattığı özel bilgisayar programı sayesinde sorular haksız biçimde Gülen cemaatinin eline geçirilmesi sağlandı.

Soruşturma kapsamında savcılık Kargı'nın peşine düştü. Ancak, yapılan araştırmalarda kilit ismin yurtdışına çıktığı ve ülkeye geri dönmediği belirlendi.

FETÖ'yle bağlantısı olan yazılımcı Kargı'nın yurtdışına çıkış tarihi ise, 15 Temmuz'daki darbe girişiminden iki gün öncesine rastlıyor. Tarih, gerçekten rastlantı mı? Yoksa, bilinçli mi seçilmiş? Bu durum şimdilik belli değil.

Ancak, savcılığın ifadesine başvurduğu Kargı'nın eşi Ayşe Kargı, 13 Temmuz 2016 günü yurtdışına çıkan eşi için "ABD'ye iş kurmak amacıyla gitti. 20 gün sonra döneceğini söyledi. Ancak, darbe girişimi olduğu için 'Türkiye'de bundan sonra iş yapamam' diyerek gelmedi. ABD'de Los Angeles, California, Teksas'ta iş kurdu. Bayilik anlaşması için ülke ülke (Peru, Panama) gezdi. Zaman zaman whatshapp ve facetime üzerinden görüştük" diyordu.

* * *

Soru çalınmasında kullanılan ve Kargı tarafından özel olarak hazırlanan ProNMS adlı yazılımın izini süren savcılık ilginç bilgilere ulaştı.

İddianamede belirtildiği şekliyle; yazılım, 2011 Şubat'ta yani Ali Demir'in ÖSYM Başkanı olduğu dönemde, ÖSYM ile TÜBİTAK arasında hazırlanan "Bilgi Sistem Güvenliği Projesi Sözleşmesi"ne göre satın alındı.

Teknik şartnameye göre yazılımın garanti süresi iki yıldı. Garanti takibi, 2011-2013 yılları arasında TÜBİTAK Bilgem'ce yürütüldü. Teknik şartnameyi hazırlayan komisyonun başkanı ise söz konusu adli dosyanın şüphelilerinden Orhan Aksoy'du. Komisyon üyeleri arasında ise, yine aynı dosyanın şüphelilerinden olan ve yurtdışına kaçan ÖSYM görevlisi Süleyman Salın'dı.

Soruşturmada, ProNMS'in yaratıcısı Kazım Kargı'nın ÖSYM'deki Soru Hazırlama ve Geliştirme Daire Başkanlığı'na giriş-çıkış kayıtları da incelendi. Bu incelemelerde birime gelen Kargı'nın ne amaçla geldiği, kimlerle görüştüğünün yanı sıra giriş-çıkışlarının hangi sınavlar öncesine denk geldiği de araştırıldı.

Bu araştırmalardaki bulgular önemliydi.

Zira, Kargı'nın 2010'da sistem kurulumu, güvenliği ve güncellemesi amacıyla ÖSYM'ye sekiz defa girdiği, bu girişlerin Tıpta Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (Sonbahar Dönemi), 2010'da iptal edilen KPSS Lisans Eğitim Bilimleri Testinin Tekrar Sınavı, Adalet Bakanlığı İcra Müdür ve İcra Müdür Yardımcılarını Seçme Sınavı öncesinde yaşandığı belirlendi.

2011 yılında ise, bilişimci Kargı, yine sistem kurulumu ve güncellemesi amacıyla 13 kez ÖSYM'ye gitti. Bu gidişler, LYS-1, LYS-3 ve LYS-5, KPSS (A Grubu Öğretmenlik), Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı, Anayasa Mahkemesi Raportör Yardımcısı Seçme Sınavı, Sayıştay Başkanlığı Sayıştay Denetçi Yardımcısı Adaylığı Eleme Sınavı öncesiydi.

Kargı, 2012'de sistem güncellemesi gerekçesiyle üç kez ÖSYM'ye girdi. Bu gidişler ise, Üniversiteler arası Kurul Yabancı Dil Sınavı (İlkbahar Dönemi) öncesine denk geldi.  

2013'de yine sistem güncellemesi amacıyla kuruma 5 defa giren Kargı'nın bu girişleri sonrasında ÖSYM, Polis Akademisi Polis Meslek Yüksekokulları Öğrenci Adaylığı Sınavı, Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı'nı (Sonbahar Dönemi) gerçekleştirdi.

FETÖ'nün sınav sorularını çalmasını kolaylaştıran sihirli yazılımı üreten Kargı, ÖSYM'ye en çok girişi 17-25 Aralık sonrasında 2014'te gerçekleştirdi. ÖSYM'ye 14 kez giren Kargı'nın bu ziyaretlerinden sonra kurumun ülke genelinde yaptığı sınavlar şunlardı:  

Jandarma Genel Komutanlığı Astsubay Temel Kursu Giriş Sınavı, Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS), Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı (İlkbahar Dönemi), Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS), Dikey Geçiş Sınavı (DGS), Adalet Bakanlığı Avukatlar İçin İdari Yargı Hakim Adaylığı Yazılı Yarışma Sınavı.

Ve nihayetinde Kargı'nın 2015'te yine sistem bakımı amacıyla 3 kez gerçekleştirdiği ÖSYM ziyaretlerinden sonra Elektronik Yabancı Dil Sınavı (e-YDS), LYS-1, LYS-2, LYS-3, LYS-4 ve LYS-5 yapıldı.

* * *

Savcılık iddianamesinin bütününe bakıldığında, 2010'dan itibaren FETÖ'nün "sihirli elleri"nin ÖSYM, gölgesinin ise devlette işe girmek isteyenlerin üzerinde olduğu açık biçimde görülüyor.

Örgütün, devlete sızma planı kapsamında sistem içinde hiç boşluk oluşmasına izin vermeyecek şekilde organizasyonlar yaptığı aşikâr. FETÖ'nün, kendi yandaşlarına sağladığı bu durum, FETÖ başta hiçbir dini yapıyla yakınlığı olmayan yüzbinlerin mağduriyetine neden oldu.

Yıllar boyu bu topraklarda "dini yapılanma görüntüsü" altında hayat bulan ve sonrasında yabancı menşeili tam teşekküllü istihbarat örgütü olarak karşımıza çıkan FETÖ'nün sınav usulsüzlükleriyle kararttığı yaşamların, kaybettirdiği hayallerin hesabını kimler verecek?

TIKLAYIN - Kaybolan hayalleri kim geri getirecek?

TIKLAYIN - FETÖ’nün önem verdiği sınav: 2014 KPSS

 

Yazarın Diğer Yazıları

Burdur'da taciz skandalı: Skandalın adresi Burdur Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü!

İşin içinde taciz var, mahkemeden alınan uzaklaştırma kararı var, il müdürlüğünde görevli kamu personeli var, şüpheli, tanık ve mağdura ait adliye yansıyan ifadeler var, tacize adı personelin görevden uzaklaştırılması amacıyla bakanlığa ve valiliğe yazılan yazılar var. Yetmedi, benzerlerinde olduğu üzere dini cemaat iddiası var. Yetmedi, siyaset var

Ayhan Bora Kaplan, polis muhbiri oldu mu?

17 - 25 Aralık 2013'te Gülen cemaatinin emniyetten tasfiyeye başlanması sonrasındaki personel değişimi sırasında yeni göreve gelen ekipler, Ankara'yı kasıp kavuran Aramaz'ı bir türlü yakalayamazken, muhbir olmak amacıyla şubeye gelen genç, Aranmaz'la ilgili önemli bir bilgiyi polise aktardı...

180. yaşına adım atan Türk Polis Teşkilatı...

350 bin kişilik teşkilatın başındaki yöneticinin Şeref Defteri'ne yazdığını düşündüğümüz bağlılık mesajlarına karşın teşkilatın içinde bulunduğu tablonun örtüşmediğini, deyim yerindeyse "sokaktaki insan" biliyor artık