28 Mart 2021

Her şeyi mi sattın?

Hitler öncesi Almanya'da geçer: Az çok bilinen bir yazardır. İlkokul arkadaşına rastlar.

-Friedrich?

Friedrich sandığı adam döner, bakar. Önce şaşkın bakar, az sonra tanır gibi olur:

-Hans?

-Ne tesadüf? Bin yıl geçti. Nasılsın, ne yapıyorsun?

Bir kahvede oturur konuşurlar.

Friedrich, bir fabrikatörün oğludur: "Babam öldü" der, "şimdi ben yönetiyorum".

Hans, yazar olduğunu, roman yazıp zar - zor geçindiğini anlatır. "Parmağımdaki nişan yüzüğünden başka malvarlığım yok" der. Dehşetli bir projesi olduğunu ama oturduğu yerin damı aktığından, çöpü toplanmadığından işinin yavaş gittiğini, yayımcıya verdiği sözü tutamayacağından korktuğunu da söyler.

-Kontrata uymazsam hapse bile girebilirim!

-Yok ya?

-Bir şiir yüzünden hapis yatmış adamım ben.

Arkadaşına, şiir kitabını zamanında teslim edemediğinden ve para cezası ödeyemediğinden hapis yatmış olduğunu anlatır.

Friedrich acır:

-Al evimin anahtarını. Haziranda ben yazlığa gider, Eylülde dönerim. Sen orada kal, rahat rahat yaz romanını. 

* * *

Yaz geçer, Eylül gelir. Friedrich yazlıktan döner. Kimse yoktur, ev tamtakırdır.

-Yahu adam her şeyi almış, götürmüş.

-Komşu söyledi: Satmış, satmış!

-Ne?

-Evet gelip gelip satın almış, gitmişler..

-Hermann Hesse'nin konsolun üstünde duran tablosu?

-Katarlı birine satmış!

-O dehşetli Wiehler globelin?

-Onu da öyle yapmış!

-Çin vazoları?

-Şimdi kim bilir neredeler?

Friedrich, evinde yatacak, oturacak yer bırakmamış, her şeyi satmış olan arkadaşına dava açar.

Duruşmada hakim sorar:

-Sana bu kadar güvenmiş, her şeyini sana emanet etmiş olanlara böyle hıyanet edilir mi?

-Mecburdum!

-O ne demek?

-Memleketimin edebiyatını, şimdiye kadar yazılmış ve yazılacak en değerli eserden yoksun bırakamazdım. Midemi doyurmak için arada gidip şu ya da bu işi yapacağıma ve zaman kaybedeceğime evet ne bulsam sattım. Arkadaşımla vatanımın çıkarı karşı karşıya geldiklerinde benim vatan aşkımın ağır basmış olması bir suç mudur? Yayınlandığında dünyanın bütün yazarlarının ülkemi kıskanacakları bir eseri yazmasa mıydım? 

* * * 

Bana bu öyküyü anlatana göre hâkim, bu palavraları yememiş, kendini ülkenin ve hatta dünyanın en dehşetlisi sanan bu adama yeryüzünün bütün vicdansız aç gözlülerine ibret olacak bir ceza vermiş.

Yazarın Diğer Yazıları

AKP, CHP'nin gerisinde kaldı; başka bir şey olmadı mı?

İktidarın ikinci plana düşmesi çok önemlidir ama iktidarın dayanağı olan, her fırsatta vurguladığı düşünce ve inanç tarzının etkisini yitirmesi çok daha önemlidir ve kalıcıdır

AKP artık birinci parti değil! Sonra ne olur?

Otoriter bir rejimden demokrasiye geçiş ne zaman sona erer? Bu sorunun cevabını vermek öyle kolay değil; demokrasiye yöneliş ile demokrasinin pekişmesi arasında fark var. Demokrasinin, bir kez varıldığında, sonsuza dek duvarlarındaki muhallebileri yalayacağımız bir cennet olmadığını da unutmamız gerekir; demokrasi daha çok Tokat'ın bazı yörelerinde oynanan omuz halayına benzer, alttakilerin omuzlarına basmış, keyifle oynayan kimseleri taşıyanlar yorulduklarında sona erer

İçen de, üreten de, sunan da mı lanetlik?

Düşüncelerimizin değiştirilmesi için yapılacak girişimlerde başlıca iki yol kullanılabilir: Bilimsel gerekçelerle desteklenen tartışmaya dayalı ikna yolu ya da önyargılar, semboller ve imgeler kullanılarak düşünceyi sınırlayan bir yaklaşım tercih edilebilir. Kişinin davranışını etkilemek için düşünceyi sınırlayan yöntemler değil, bilimsel gerçeklere dayalı ve müzakere ile sürdürülen demokratik bir ikna yolu yeğlenmelidir