Süper Ligde 32. Hafta mücadelesinde evinde Kayserispor’u konuk eden Fenerbahçe, lider Galatasaray ile puan farkını koruyabilmek için çıktı seyircisi önüne. Üstelik sadece matematiksel olarak puan farkını üçte tutmanın ötesinde taraflar arasında oyun gücüyle fark yaratarak kendi taraftarını şampiyonluğa inandırmak için de önemliydi Kayserispor karşısında alınacak skor ve oynanacak oyunun niteliği. Maç öncesi Amrabat’ın sakatlığı devam ederken, Mert Hakan’ın hastalığı vardı Sarı-lacivertlilerde. Kayserispor’un sakat ve cezalılardan oluşan toplam 9 eksiğinin yanında Fenerbahçe’nin eksiklerinin lafı bile olamazdı. Hele bir de sarı lacivertlilerin geniş kadrosu düşünüldüğünde.
Kadrolar belli olduğunda Jose Mourinho’nun son Sivasspor karşılaşması onbirinde 2 değişiklik yaptığını gördük. Çağların yerine sakatlıktan dönen D. Carlos, Dzeko’nun yerine de En-Nesyri on birdeydi. Kulübeye bakınca ise neredeyse Türk Milli takımı sarı lacivertli kulübedeydi. Kağıt üzerinde kolay gibi görünen maçta sarı lacivertli taraftarın beklentisisadece üç puan değil aynı zamanda güçlü ve coşkulu bir oyundu. Oysa maça pozisyonlabaşlayan konuk takım oldu.
Henüz 2. dakikada Fenerbahçe savunmasın 3’e 2 yakalayan Kayserispor’da Nazon son pas tercihinde hata yapmasa Ramazan mutlak gol pozisyonunda Livakovic ile karşı karşıya kalıyordu. Bu atak 7.dakikada gelen Kayserispor golünün adeta habercisiydi. Skriniar’ın pas hatasıyla kaybedilen topta Gökhan Sazdağı ara pasıyla Ramazan’ı gördü, D. Carlos ofsaytı bozan futbolcuydu ve Ramazan Livakovic’in altındantopu filelere göndererek Kayserispor’u Kadıköy’de öne geçirdi (0-1). Fenerbahçe gol sonrası beraberlik için oyunu rakip yarı alana yığdı ama bu durum Kayserispor üzerinde beklenen baskıyı oluşturamadı. Bu dakikalarda sarı lacivertli takımda sonuca isyan eden Fred ve Kayserispor savunmasını rahatsız eden Saint-Maximin’in dışında tribünleri heyecanlandıran kimse yoktu. Buna rağmen 36.dakikada Saint-Maximin’in soldan kaleye doğru gönderdiği topu kaleci Bilal elinden kaçırınca, Talisca takipçiliği ile beraberlik golünü buldu. Beraberlik golüyle birlikte Kayserispor’un direncinin kırılacağını düşünenler yanıldı. Tıpkı ilk yarı gibi ikinci yarının başında da Kayserispor’un sürprizi vardı. 49’da Gökhan Sazdağı sağ kanatta üç rakibini birden geçerek ceza alanı içerisindeki Nazon’un kafasına gönderdi meşin yuvarlağı.D. Carlos ve Skriniar’ın bakışları arasında Nazonun kafa vuruşu önce direk ardından da Livakovic’e çarparak sarı kırmızılıları bir kez daha öne geçirdi (1-2).
Mourinho 53’te oyuna müdahale etme gereği hissederek D. Carlos’ aldı yerine Dzeko’yu sahaya sürdü. Hem En-Nesyri hem de Dzeko sahadayken kanatlardan onları besleyebilmek için Kostic ve Oğuz’u,Mert ve Szymanski’nin yerine oyuna aldı tecrübeli Teknik Adam. Bu değişikliğin hemen ardından Kostic’in soldan ortasını kaleci Bilal uzaklaştırmak isterken tehlikeli bölgeye gönderdiği topu tek vuruşla ağlara gönderen Saint-Maximin beraberliği sağladı (2-2).Tempoyu ve baskıyı arttıran Fenerbahçe, VAR uyarısıyla kazanılan penaltı vuruşunu Taliscagole çevirince maçta ilk kez öne geçti (3-2). Takımı öne geçince Mourinho bir kazaya kurban gitmemek için son değişikliklerini Saint-Maximin ve Tadic’in yerine, İsmail ve Çağları alarak yaptı. Sarı-lacivertli futbolcular maçı koparacak pozisyon da bulmalarına rağmen son sözü Kayserisporlu futbolcular söyledi. 90+4’te gecenin başarılı ismi Gökhan Sazdağı yine sağ kanadı etkili kullandı ve yaptığı ortayı Talha şık bir kafa vuruşuyla filelere gönderip maçın skorunu belirledi (3-3).
Böylece Ligde son düzlüğe girilirken, puan kaybına tahammülü olmayan Fenerbahçe bu sonuçla şampiyonluk şansını mucizelere bırakarak taraftarını hayal kırıklığına uğrattı. Kaliteli, geniş kadrosu ve kariyerli teknik direktörü ile Fenerbahçe, bu sezonun ilk haftasından itibaren sadece skorlarla değil, özellikle güçlü ve coşkulu oyun bakımından da taraftarının beklentisinin gerisinde kaldığı bir sezonun sonuna geldi. Geride kalan haftalar neler getirir bilinmez ama Sarı-lacivertliler bu gece taraftarının kendilerine olan inancını kaybetti.
