11 Eylül 2024

 Vahdettin Köşkü'nde Kalkınma Fonu

Vahdettin Köşkü'nde kurulan TVF'nin Büyüme ve Kalkınma Alt Fonu isimli yeni operasyonu ile 12-13 Eylül Dubai ve Abu Dabi'deki görüşmeler arasındaki bir bağlantı olup olmadığını ama daha önemlisi bunun Türkiye'nin kalkınmasına SOMUT faydasını bakalım bize kim anlatacak

Türkiye'de bir yılı aşkın süredir, uygulayıcılarının deyişiyle rasyonel politikalar yürürlükte. Bu politikaların temel ayağını da dezenflasyon süreci oluşturuyor. Toplumun önemli bir kesimine hayatı dar eden, bireyleri ağır bunalımlara sürükleyen yüksek enflasyona, bizatihi bu iktidarın yol açtığına hiç değinilmeden ve bu çıplak gerçek ısrarla örtülmeye çalışılarak yapılıyor üstelik bu.

Riya dolu bir söylemle yürütülen enflasyonun düşürülme sürecinde, bittiği söylenen geçiş döneminin ardından girdiğimiz ikinci aşamada; çalışma hayatına, ücretlere dönük sert bir kemer sıkma politikası uygulanıyor.

Bu yapılırken de satın alma gücü düşürülen çalışanların Anayasal sınırlar içindeki hak arayışları güvenlik güçlerinin zor ve baskısıyla karşılaşıyor. Beri yanda yaşam alanları, enerji ve inşaat şirketleri tarafından "kalkınma" masalıyla yağmalanan yerlerde yaşayan halkın itirazları da yine sertlikle bastırılıyor.

Bütün bunlar ekonomiyi yönetenlerin umurunda değil. (Olsa da dile getirme "lüksleri" yok.) Onlar ofislerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tam destek verdiğini her fırsatta söz ettikleri rasyonel politikaları uygulamakla meşgul. Misal geçenlerde Orta Vadeli Program (OVP) açıklandı. Bir ay sonra da TBMM'ye bütçe gelecek. Fakat ne olursa olsun bunlar ekonomi yönetiminin görünen yanı. Yani içeriği çalışanlara, emekliye, okula aç giden çocuklara faydasız olsa da neler yapıldığını gördüğümüz bir kısmı var ekonominin.

TVF yine operasyon yaptı

Bir de teorik olarak ekonomi yönetimi içinde yer almakla birlikte, kamusal denetimle bağlı olmayan - bağlıymış gibi görünüp gereklerini yerine getirmediği Plan Bütçe Komisyonu tutanaklarıyla sabit bir kurum var: Adı Türkiye Varlık Fonu (TVF). Bundan sekiz yıl önce kurulduğunda, yasayla tanınan olağanüstü yetkiler dolayısıyla, "ikinci Hazine" denilen TVF hakkında, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'ten ya da Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'dan kamuya açık platformlarda herhangi bir bilgilendirme gelmez. Bir anonim şirket olan TVF'nin başkanlığını Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yapmasıyla bağlantılı olsa gerek bu durum.

TVF yarın ve sonraki gün (12- 13 Eylül) Dubai ve Abu Dabi'de sabit getirili menkul kıymet yatırımcılarıyla yüz yüze görüşmeler yapacakmış. Bloomberg'ine haberine göre, TVF, İstanbul Finans Merkezi (İFM) ile birlikte üste düzey bir heyet tarafından temsil edilecekmiş. Talebe bağlı olarak, yatırımcılarla uzaktan toplantılar da gerçekleştirilecekmiş.

Vahdettin Köşkü'nde kalkınma fonu

Haberi okuyunca TVF'nin son dönem operasyonu olup olmadığını öğrenmek için Ticaret Sicili'ne baktım. TVF'nin Başkan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında 7 Ağustos'ta Vahdettin Köşkü'nde toplanarak aldığı kararları gördüm. (Yönetim Kurulu üyeleri, Prof. Dr. Erişah Arıcan, Alpaslan Çakar, Ahmet Burak Dağlıoğlu, Rifat Hisarcıklıoğlu, Fuat Tosyalı, üye ve genel müdür Salim Arda Ermut'un katılımıyla.)

Sadeleştirerek anlatmaya çalışayım:

TVF, "Alt Fonların Birleştirilmesi" konu başlığıyla, Vahdettin Köşkü'nde yaptığı toplantıda TVF Büyüme ve Kalkınma Alt Fonu kurmuş.

Ancak bu fon, aslında yepyeni bir fon olmayıp mevcut fonların birleşmesi, tasfiyesi ve ünvan değişikliğiyle oluşturulmuş.

Yeni kurulan TVF Büyüme ve Kalkınma Alt Fonu, TVF İstanbul Finans Merkezi Gayrimenkul Yatırım Alt Fonu'nun ünvan değiştirmiş hâli.

Ticaret Sicil'de kayda geçen kararlara göre:

- 2017'de kurulan TVF Lisans ve İmtiyaz Alt Fonu ile TVF Maden Fonu, TVF İstanbul Finans Merkezi Gayrimenkul Yatırım Alt Fonu bünyesinde birleştirildi.

- Birleşmeye konu iki fon (TVF Lisans ve İmtiyaz Alt Fonu ile TVF Maden Fonu) tasfiye edilerek, sicilden terkin edildi.

- TVF İstanbul Finans Merkezi Gayrimenkul Yatırım Alt Fonu ünvanı, TVF Büyüme ve Kalkınma Alt Fonu olarak değiştirildi.

- Yeni kurulan TVF Büyüme ve Kalkınma Alt Fonu'nun Yatırım Komitesi Başkanlığı'na TVF Başkanvekili Erişah Arıcan getirildi

Bu arada yeni adı Büyüme ve Kalkınma Fonu'na dönüştürülen TVF İstanbul Finans Merkezi Gayrimenkul Yatırım Alt Fonu'nun başına gelen ilk isim değişikliği olmadığını not düşelim. Yeni TVF Büyüme ve Kalkınma Alt Fonu'nun orijinal ilk adı TVF Kobi Finansman Alt Fonu'ydu.

2 Eylül 2024 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi'nde yayımlanan karara göre, yeni alt fonun portföy saklama hizmetini Ziraat Bankası yapacak. Yatırım Komitesi de Erişah Arıcan, Salim Arda Ermut, Mahmut Kayacık'tan oluşuyor. Portföy yöneticisi Can Sümer.

* * *

Finansal piyasaları etkinleştirmek, yatırımları çekmek için faaliyet gösterdiği söylenen TVF'de bu son operasyonun ekonomiye faydasını Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek açıklar mı? Keşke açıklasa ama... Hazine'nin fiilen alternatifi gibi çalışan TVF konusunda soruları doğrudan yanıtlamak o kadar kolay değil.

TVF'ye katıldıktan sonra PTT'nin, BOTAŞ'ın, Çaykur'un kârlılıklarının neden azaldığı sorularına yıllardır yanıt getiren yok. İktidar medyasının düzenlediği seminer ve toplantılarda sunumlar yapan TVF yetkililerine de bu sorular açık alanlarda sorulamıyor.

Vahdettin Köşkü'nde kurulan TVF'nin Büyüme ve Kalkınma Alt Fonu isimli yeni operasyonu ile 12-13 Eylül Dubai ve Abu Dabi'deki görüşmeler arasındaki bir bağlantı olup olmadığını ama daha önemlisi bunun Türkiye'nin kalkınmasına SOMUT faydasını bakalım bize kim anlatacak.

Çiğdem Toker kimdir?

Çiğdem Toker, Diyarbakır'da doğdu. Denizli Lisesi'nden mezun oldu. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Gazeteciliğe üniversite öğrencisiyken Anka Ajansı'nda başladı. Günaydın, Ankara Ulus gazetelerinde, Nokta dergisinde stajlar yaptı.

Anadolu Ajansı'nın sınavlarını (1988) kazanarak, adliye, Devlet Güvenlik mahkemeleri (DGM), yüksek yargı muhabiri olarak çalıştı. 1990- 1993 yıllarında haftalık Ekonomik Panorama dergisinde; sonrasında da kesintisiz 15 yıl Hürriyet Gazetesi Ankara Bürosu'nda ekonomi muhabiri olarak görev yaptı. Burada maliye, vergi, özelleştirme, enerji, rekabet politikalarını izledi. 1994 ve 2001 ekonomik krizlerini, IMF ile ilişkileri, kriz kapsamında çıkarılan kanunların TBMM'deki yasama süreçlerini haberleştirdi. Çeşitli ülkelerde Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası toplantıları muhabir olarak takip etti.

Habertürk gazetesinin ilk Ankara temsilcisi olarak gazetenin Ankara bürosunu kurdu. İstifa ederek ayrıldı. İnternet gazetesi T24'ün ilk yayınlarında OECD'nin "Futbolda Kara Para Aklama" raporunu konu alan dizi yazısıyla yer aldı. Köşe yazarı ve Ankara Temsilcisi olarak çalıştığı Akşam gazetesinden, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) el koyma sürecinde kendi isteğiyle ayrıldı.

2013- 2018 yılları arasında Cumhuriyet gazetesinde köşe yazarlığı yaptı. Gazetenin sahibi konumundaki Cumhuriyet Vakfı yönetimi değiştikten sonra kendi isteğiyle ayrıldı. 2018'de katıldığı Sözcü gazetesindeki yazılarına 2022 Kasım ayında 'küçülme' gerekçesiyle son verildi. Fox TV kanalında yayımlanan "Orta Sayfa" adlı haber programında yorumcu olarak yer alıyor.

Eleştirel finans haberciliği olarak da tanımlanan yazıları hakkında kimileri astronomik, çok sayıda manevi tazminat davası açıldı. Konusu bir imar haberi olan yazısı hakkında hapis cezası istemiyle yargılandı. Kamu ihaleleri ve şirketleri konu alan çok sayıda yazısı da Sulh Ceza hâkimlikleri kararlarıyla erişime engellendi.

Kitapları

- Adım da Benimle Beraber Büyüdü- Abdüllatif Şener, Doğan Kitap, 2008

- "Türkiye'de Sağlıkta Kamu Özel Ortaklığı - Şehir Hastaneleri" kitabına makale katkısı, İletişim Yayınları, 2018

- Kamu İhalelerinde Olağan İşler - Tekin Yayınevi, 2019

Ödülleri

- İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi "En Başarılı İktisat Muhabiri Ödülü" (1995)

- Sabah Gazetesi "Muammer Yaşar Bostancı Haber Yarışması Büyük Ödülü" (1997)

- Türkiye Ziraat Odaları Birliği "Basında Tarım Ödülü" (2000)

- Milliyet Gazetesi "Abdi İpekçi Barış ve Dostluk Ödülü" – "Taksiyarhis'in Zehra Teyzesi" başlıklı röportaj (2001)

- Türkiye Gazeteciler Cemiyeti- TGC "Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü" |"Evcil'in Dönüşü" dosyası – (2005)

- European Press Prize "The Mystery of the Secret Funds" – "Yorumcu Ödülü"nde kısa liste (2015)

- Halkevleri "Basın Ödülü" (2016)

- Uluslararası Şeffaflık Derneği Ödülü (2016)

- İstanbul Tabip Odası "Basında Sağlık Ödülü" (2016, 2018 ve 2019)

- TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi "Emre Madran Koruma Ödülü" (2017 ve 2019)

- Eskişehir - Bilecik Tabip Odası "Halk Sağlığı Ödülü" (2017)

- ÇGD "Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Ödülü" (2017)

- ÇGD Bursa Şubesi "Meslekte Dayanışma Ödülü" (2018)

- Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü "Uluslararası Cesaret Ödülü - Kısa liste" (2018)

- Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü – "Kamu İhalelerinde 21/b Usulü" dosyası- (2018)

- Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği "Önder Kadınlar Ödülü" (2019)

- Rekabet Derneği "Adil Rekabete Katkı Ödülü" (2019)

- TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası "Hasan Balıkçı Onur Ödülü" (2020)

- Halkevleri Dayanışma Ödülü (2020)

- Ankara Tabip Odası – "Şehir hastanelerinin ekonomi politiğini tüm gerçekliğiyle ortaya koyarak kamuya ve sağlık çalışanlarına etkilerini görünür kılan haberleri" nedeniyle (2021)

- TMMOB Şehir Plancıları Odası - Kent Planlama Basın Ödülü (2021)

- İzmir Gazeteciler Cemiyeti "Hasan Tahsin Basın Özgürlüğü Ödülü" (2021)

- SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği "Yılın Kadınları" Ödülü (2021)

- Alanya Gazeteciler Cemiyeti - Ulusal Basında Yılın Gazetecisi Ödülü (2021)

Yazarın Diğer Yazıları

Şimşek’in kreş ve istihdam vurgusu

Mehmet Şimşek, kendisinden önce başka bir iktidar varmış da ekonomiyi o bozmuş gibi kurguladığı steril retorikten bir türlü vazgeçmiyor. Vazgeçmesine de ne imkân var ne de ihtimal

1,5 trilyon bütçen olsun okulların pis olsun

Bir bakanlık, bütçeden 1,5 trilyon lira ödenek kullanırken çocukların pislik içinde eğitime mahkûm edilmesi karşısında nasıl rahat ediyorsunuz? Bu tablo yabancı yatırımcının umurunda olmadığı için mi sizin de umurunuzda değil?

Göstere göstere

Mali piyasaların ve finans piyasalarının denetlenmesi, sadece o kuruluşlar için değil, milyonlarca vatandaşı doğrudan ilgilendirir. Bir kişi kamu görevlisi olmayı seçtiyse, içinde yaşadığı toplumdaki gelir eşitsizliğini derinleştirecek eylemler içinde olmamak zorundadır

"
"