Gündem

Uluslararası Af Örgütü: İstanbul Sözleşmesi'nin 10. yılında Türkiye'nin çekilme kararı protesto edilecek

11 Mayıs 2021 10:04

İstanbul Sözleşmesi'nin imzaya açılmasının 10. yıl dönümünde, Uluslararası Af Örgütü, dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında kadınların Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına karşı Küresel Eylem Günü’ne katılacağını duyurdu. 

Türkiye'nin "Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi"nden çekilme kararına karşı protestolar, İstanbul Sözleşmesi’nin 10. yıldönümünde tüm dünyadaki kadın hakları ve insan hakları grupları tarafından çevrimiçi ve çevrimdışı olarak düzenleniyor.

TIKLAYIN - Türkiye, ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi'nden Cumhurbaşkanlığı kararıyla ayrıldı

Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard konuya ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi, “Sözleşmenin imzalanmasından tam 10 yıl sonra, bugün, kadınlar Türkiye yetkililerinden milyonlarca kadının ve kız çocuğun güvenliğini, hatta hayatını tehlikeye atacak bir karardan vazgeçmelerini istemek için tek ses oluyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan İstanbul Sözleşmesi’nden çıkma kararını açıkladığından bu yana, haftalardır Türkiye’de ve dünyanın dört bir yanında kadınlar bir araya geliyor. Korkmuyor, sokağa çıkıyorlar. Yılmıyor, harekete geçiyorlar. İnsanlar İstanbul Sözleşmesi’nden her zamankinden daha fazla söz ediyor ve önemini daha iyi anlıyor.”

Uluslararası Af Örgütü, Türkiye’nin sözleşmeden çekilmesiyle ilgili "tehlikeli, popülist bir buzdağının yalnızca görünen yüzü olmasından kaygı duyduğunu" açıkladı.

Küresel Eylem Günü 

Birçok ülkede sokağa çıkma yasakları uygulanmasına rağmen bazı başkentlerde fiziksel protestolar, sosyal medyada ise sanal protestolar gerçekleştirilecek. Bu protestolara katılanlar, Türkiye’deki kadınlar ve kız çocuklarla dayanışmak için mor kıyafetler giyecek.

“İstanbul Sözleşmesi imzalandığı ilk 10 yılda kadınların şiddetten korunmasına yardımcı olan çok önemli bir araç oldu. Sözleşmeden çekilmek, Türkiye’deki milyonlarca kadın ve kız çocuk için belirsizlik, korku ve somut tehlike anlamına gelecektir” diyen Agnès Callamard sözlerini şöyle sonlandırdı: “Şiddet tehdidi tüm dünyada kadınların ve kız çocukların her gün karşı karşıya kaldığı bir durumdur. İstanbul Sözleşmesi’nin onaylanması ve sözleşmeyi korumak için sergilenecek uluslararası dayanışma tam da bu nedenle bu kadar önemlidir.”

Hangi eylemler düzenlenecek?

Uluslararası Af Örgütü’nün aktivist grupları Birleşik Krallık, Hollanda, Avusturya, İtalya ve Belçika’nın da aralarında bulunduğu çok sayıda ülkede Türkiye büyükelçilikleri önünde protestolar ve etkinlikler gerçekleştirecek.

Diğer ülkelerde aktivistler sosyal medyada #IstanbulConventionSavesLives (#İstanbulSözleşmesiYaşatır) etiketini kullanarak Türkiye’deki kadın hakları gruplarıyla dayanışacak ve sözleşmeyi destekleyecek.

UAÖ Türkiye de dünyayı mora boyamak için çağrı yaptı, “İstanbul Sözleşmesi, 10 yaşında! Bugüne dikkat çekmek için dünyayı mora boyuyoruz. Bize katılmak için mor bir giysi ile fotoğraf çek, sosyal medyaya yükle ve bizi etiketle. #İstanbulSözleşmesi10Yaşında

Uluslararası Af Örgütü Avrupa Bölgesel Ofisi Direktörü Nils Muižnieks, Almanya’nın dönem başkanlığını yaptığı Avrupa Konseyi tarafından İstanbul Sözleşmesi’nin 10. yıldönümü vesilesiyle düzenlenen konferansta bir konuşma yapacak. 

İstanbul Sözleşmesi'nin 10. yılı

İstanbul Sözleşmesi olarak da bilinen Kadına Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi 10 yıl önce bugün, 11 Mayıs 2011’de İstanbul’da imzaya açıldı.

İstanbul Sözleşmesi kadınlara yönelik şiddet ve ev içi şiddetle mücadele etmek için özel olarak tasarlanmış en kapsamlı uluslararası sözleşmedir. Sözleşme kadınlara yönelik şiddet ve ev içi şiddetin önlenmesi, kadınların ve kız çocukların bu türde şiddete karşı korunması, şiddet uygulayanların ceza davalarında yargılanması ve şiddetten hayatta kalan kişilere sığınak ve tıbbi yardım gibi koruma ve destek hizmetlerinin kurulması konusunda asgari standartları belirler.

Şimdiye kadar Avrupa Konseyi üyesi 34 ülke 2014’te yürürlüğe giren sözleşmeyi onayladı; 12 ülke ise imzaladı ancak henüz onaylamadı. Dün Lichtenstein Parlamentosu sözleşmenin onaylanmasını kabul etti.