Gündem

Toplumsal Bellek Platformu sordu: Cezaevinde hasta çok kişi varken Madımak katliamı hükümlüsüne özel uygulamanın gerekçesi nedir?

02 Şubat 2020 08:10

Toplumsal Bellek Platformu, 1993 yılında aralarında yazar ve sanatçıların bulunduğu 33 kişinin hayatını kaybetmesi sonrası ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırılan Ahmet Turan Kılıç'ın kalan cezasının Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kaldırılması üzerine bir açıklama yayımladı. Açıklamada, Kılıç'ın sağlık durumu nedeniyle alınan karar eleştirilerek "Bu olanları elbette tarih affetmeyecek. Şu anda cezaevlerinde hasta, bakıma muhtaç ve yaşlı çok hükümlü olduğu bilgisinden hareketle onlar için geçerli olmayan bu kişiye özel uygulamanın gerekçesi nedir?" sorusu soruldu. 

TIKLAYIN | Madımak katliamı sonrası ağırlaştırılmış müebbet alan Kılıç’ın kalan cezası affedildi

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kararıyla Kılıç hakkında ağırlaştırılmış müebbet cezasının kaldırılması üzerine açıklama yapan Toplumsal Bellek Platformu, şu ifadeleri kullandı:

"Dün, Sivas Katliamı sanıklarından Ahmet Turan Kılıç’ın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, Cumhurbaşkanı özel kararıyla kaldırıldı.
27 yıldır süren bir katliamın davası zaman aşımına uğratıldı, katilleri cezasızlıkla ödüllendirildi ve ödüllendirme devam ediyor. Oysa ki Sivas Katliamı bir insanlık suçudur, insanlık suçlarında zaman aşımı olmaz. Sivas katliamını gerçekleştiren anlayış ile bu planlamayı yapan failler hiç soruşturulmadı. Sadece kameralara yakalanmış olanların bir kısmı yargıya taşındı. Bu hüküm giymiş katiller, o günün siyasal İslam taraftarları ve ne hazindir ki bugünün iktidarı tarafından mağdur kabul edildiler. Katliamın elebaşları ile kilit isimleri, iktidar tarafından kutsandı. Hatta yargı önünde sorgulanmayan farklı aktörler kimi sözde ‘aydınlar’ ve ‘gazeteciler’ tarafından temize çekildi. Bu olanları elbette tarih affetmeyecek. Şu anda cezaevlerinde hasta, bakıma muhtaç ve yaşlı çok hükümlü olduğu bilgisinden hareketle onlar için geçerli olmayan bu kişiye özel uygulamanın gerekçesi nedir? İHD verilerine göre şu anda cezaevlerinde 557’si ağır 1334 hasta tutuklu varken tek bir kişiye öncelik tanınması eşitsiz bir anlayışa kapı aralamaz mı? 

Ve elbette bir kesim tarafından ‘dede’ diyerek kendisini manşetlere taşıyanlara sözümüz var. ‘Katilleri kim affederse affetsin, biz affetmeyeceğiz."

"93'ten beri cezası indirilmeye çalışılıyor"

Sivas Davası avukatlarında CHP Eski Milletvekili Şenal Sarıhan, Mezopotamya Ajansına yaptığı değerlendirmede af talebinin bir hak olduğunu, bu konuda ağır ve hasta tutukluların durumlarının öncelenmesi gerektiğini ifade etti.

Kılıç’ın tutuklandığı 1993 yılından bu yana çeşitli gerekçelerle cezasının indirilmeye çalışıldığını vurgulayan Sarıhan, özellikle son bir ay içinde affedilmesi yolunda hükümete yakın medya kurumlarının öncülüğünde yürütülen bir kampanya olduğunu söyledi. Sarıhan, “Basında oğluna atfen yer alan açıklamalarda, hükümlünün 86 yaşında, hasta olduğu, esasen de kendisine verilen cezanın adli hata olduğu iddia edildi. Hastalığına ilişkin olarak adli tıp raporundan söz edildi. Bu tartışmalar gündeme geldiğinde biz şu açıklamaları yaptık: İnfaz hukuku, hükümlü ve tutukluların yaşam haklarını ve insanlık onurlarını korumayı temel ilke olarak belirler. Sağlık sorunları nedeniyle adli tıp raporu ile kesinleşmiş yaşamsal tehlike içinde olan hükümlüler yönünden af talebi bir haktır. Ancak, bu hakkın ayırımsız, aynı durumda olan tüm tutuklu ve hükümlüler yönünden eşit bir biçimde uygulanması gerekir” diye belirtti.

"Bu kararı kaygıyla karşılıyoruz"

“27 yıldan beri devam etmekte olan bu davada iktidarların davaya yaklaşımı ne yazık ki hep yanlı bir çizgi izledi. Pek çok sanık ve hükümlü yurtdışına çıktı ve iadeleri sağlanmadı” hatırlatmasında bulunan Sarıhan, şunları söyledi:

"Cezaevlerinde bulunan sanıkların özel korundukları savı sıkça basında yer aldı. Sanık avukatları, televizyon programlarında adeta yakılanları suçlu gösteren açıklamalar yaptı. Dava halen kimi sanıklar yönünden devam ediyor. Kamuoyunun özenle izlediği ve vahameti nedeni ile çok can yakıcı olan bu olayla ilgili af kararının, yasa önünde eşitlik ve hükümlünün nedamet getirme durumu yönünden değerlendirilmesi gerekirdi. Biz bu sanığın nedametine ilişkin 27 yıldır tek bir açıklama bilmiyoruz. İnsan Hakları Derneği’nin ve Adalet Bakanlığı’nın kayıtlarına göre yüzlerce ağır hasta hükümlünün salınma beklediği ve muhataplarının bu talepleri öncelemediği bir süreçte, insanlığa karşı suç faili olan sanık hakkındaki bu kararı kaygıyla karşılıyoruz."