Gündem

TBB Başkanı Feyzioğlu baro başkanlarına seslendi: Dün çağrıldığınız komisyona gelmediniz, diyalog imkanının reddedilmesini doğru bulmuyorum

03 Temmuz 2020 11:19

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, "Baro başkanlarına sesleniyorum, dün TBMM'de komisyona çağrıldınız gelmediniz, yine aracılık edelim lütfen gidin konuşun. Diyalog imkanının reddedilmesini doğru bulmuyorum. Diyalog kurmadan dava kazanabiliyor muyuz ki kendi mesleki davamızı kazanalım?" açıklamasında bulundu.

Ne olmuştu?

AKP ve MHP'nin ortak imzasıyla hazırlanan çoklu baro teklif dün Meclis Adalet Komisyonu'nda görüşüldü. Muhalefet, baro başkanları olmadan toplantı yapılmasına tepki gösterirken, toplantıya katılmak için aralarında İstanbul, Ankara ve Gaziantep’in de bulunduğu 20 baro başkanı Meclis'in Çankaya kapısına geldi. Ancak 3 baro başkanının temsilen içeri alınması önerisinde bulunuldu. Baro başkanları ise bu teklife karşı çıktı.

Baro başkanlarının olduğu alana çok sayıda polis gelirken, Meclis kapısında saatlerdir bekleyen baro başkanlarının oturmaları için getirilen banklar da polis tarafından alana almak istemedi. CHP'li milletvekillerinin itirazına karşılık polis bankların getirildiği aracı durdurdu. Polisin tutumuna tepki gösteren CHP’li vekiller araçtan bankları taşıyarak baro başkanlarının yanına getirdi.

TIKLAYIN - Polis engelledi; baro başkanlarına getirilen bankları CHP'li vekiller taşıdı

"Temsilde adalet sorunu var”

Metin Feyzioğlu, TBB merkezinde yaptığı açıklamada, değişikliklerin ana konusunun, “çoklu baro” düzenlemesi olduğunu söyleyerek, “TBB olarak ve 80 baro olarak bu kısma kesinlikle karşıyız. Sebeplerini de anlattık, anlatmaya da devam ediyoruz.” diye konuştu.

Diğer değişikliğin, temsilde adalet gerekçesiyle yapılmak istenen baroların delege sayılarının düzenlenmesine ilişkin olduğunu söyleyen Feyzioğlu, “Bunu TBB Başkanı olarak destekliyorum çünkü şu an 65 baromuzun delegesi yan yana geldiğinde ancak bir İstanbul delegasyonuna eşit olabiliyor. Dolayısıyla TBB’nin sisteminde şu an Anadolu yok sayılmaktadır. Temsilde adalet sorunu var” değerlendirmesinde bulundu.

Metin Feyzioğlu, 48 bin kişilik İstanbul Barosunda seçime 24 bin avukatın geldiğini, kalan yarısının seçim faaliyetine katılmadığını belirterek, şöyle devam etti:

“Bu, baroda büyük kitlelerin barolarından kopmasına, barolarımızın da meslek odaklı çalışma yöneltmesine katkı sağlamıyor. İnsanlar barolarından uzaklaşıyor, barolar da meslek odaklı olmaktan uzaklaşıyor. Bunun çözümü olarak ortaya konan çoklu baronun ise çözüm getireceği kanaatinde değiliz. Tam aksine yargının savunma ayağında parçalanma yaratacağı için savunmanın iddia karşısında güçsüz hale gelmesine, dolayısıyla vatandaşın savunma hakkının da ihlal edilmesine ya da zayıflamasına yol açar diye kaygılanıyoruz.”

"Buradan sesleniyorum, hâlâ çok geç değil, biz TBB olarak komisyondayız"

Mevcut düzenlemede 5 bin sayısını aşan barolarda bunun yapılabileceğinin belirtildiğini, konunun bugün Ankara, İstanbul ve İzmir barolarını ilgilendirdiğini ifade eden Feyzioğlu, şunları kaydetti:

“Sadece üç baroyu ilgilendiriyor ama tüm barolar ve TBB olarak ilkesel bir duruş göstererek buna karşıyız. Şimdi tam da burada işte diyalog akla geliyor. Bu diyaloğun içine TBB olarak girdik, Anadolu baroları olarak girdik.

Buradan sesleniyorum, hâlâ çok geç değil, İstanbul Barosu, Ankara Barosu, İzmir Barosu Sayın Başkanı, dün komisyona davet edildiniz, gitmediniz. Bugün yine aracılık edelim, lütfen gidin ve konuşun. Biz TBB olarak komisyondayız. Pandemi şartlarında Meclis kurumlardan bir temsilci alıyor. Biz temsilcimizi gönderdik ancak sayın başkanlarımızın Meclise gelmeleri üzerine komisyonla temasa geçtim. Üç başkanımızın gelip 10’ar dakika konuşma yapması istendi. ‘Üç başkanı da siz belirleyin.’ dedik. Ankara, İstanbul, İzmir Barosunun başkanının konuşması lazım ancak kapıda bekleyen 20 ya da 25 baro başkanımız var, değerli dostlarımız, ‘Ya hep birlikte gireriz ya da girmeyiz.’ dediler. Böyle bir diyalog imkanının, böyle bir dert anlatma imkanının reddedilmesini doğru bulmuyorum. Biz avukatız.”

"Adalet Bakanı ile dört saat görüşme yaptık, gelmediler"

Ortada somutlaşmış bir teklif yokken baro başkanlarına çağrı yaptıklarını söyleyen Feyzioğlu, “Adalet Bakanı ile dört saat görüşme yaptık. Ankara Barosu, İstanbul Barosu gelmedi” dedi.

"Üç sayın başkanımız neredeler, niye Meclis’te dertlerini anlatmak istemiyorlar?"

Süreçte yaptıkları diğer görüşmelere de İstanbul, Ankara, İzmir baro başkanlarının katılmadığını iddia eden Feyzioğlu, “O zaman üç sayın başkanımız neredeler, niye Meclis’te dertlerini anlatmak istemiyorlar? Diyalog kurmadan, iletişim kurmadan dava kazanabiliyor muyuz ki kendi meslek davamızı kazanabilelim. Şiddetsiz yürüyüş, gösteri yapmak temel bir haktır ama bu temel hakkın hedefi nedir, amacı nedir? Kanun yapma gücünü elinde tutan Meclisi ikna etmek. Önce Meclise gidersin, derdini anlatırsın, seni Meclis dinlemek istemez, ya da dinler gibi yapar duymak istemez, ondan sonra dersin ki ‘Halka da anlatayım.’ Bunları yapmadan neden sadece ve sadece ‘Ben karşıyım.’ diyorsunuz?” ifadelerini kullandı.

"En azından hesap sorabilmek adına orada olsanıza"

Başkan Feyzioğlu, geçen sene yargı reformunun anlatıldığı toplantı için Cumhurbaşkanlığına davet edilmelerine rağmen Ankara, İstanbul ve İzmir barolarının katılmadığını belirterek, “‘Niçin Külliye’de yapılıyor?’ dediler. Nerede yapılacaktı? En azından hesap sorabilmek adına orada olsanıza” dedi.

 

Çoklu baro düzenlemesine neden karşı olduklarını anlatmak için “Gelin Cumhurbaşkanına gidelim.” dediklerini ancak bu teklife Ankara, İstanbul ve İzmir baro başkanlarının cevap vermediğini söyleyen Feyzioğlu, şöyle konuştu:

“Cumhurbaşkanına gidelim’ dersiniz, ‘Hayır’, ‘TBMM’de grup başkanvekilleriyle görüşelim’ dersiniz, ‘Hayır’, Cumhurbaşkanı sizi davet eder, ‘Hayır’.

Gelmediler. Şimdi de diyorlar ki ‘Görüşmüyorlar’. Yok böyle bir şey. Diyaloğa bu tarafı kapatırsanız o taraf da kapatıyor. Sonunda Türkiye’de radikaller kazanıyor. Türkiye kaos, kavga istemiyor. Türkiye çözüm istiyor. Çözümün gelin hep birlikte ortağı olalım. Bugün konuşacağım desinler, ben sağlamaya gayret etmeye söz veriyorum. İnat etmeyin, girin komisyona, derdinizi anlatın.”