Sözcü gazetesi yazarı Sultan Uçar, bugünkü köşesinde İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin yemek hakları için yaptıkları eylemleri taşıdı. Uçar, İstanbul Üniversitesi’nin atanan rektörü Mahmut Ak’ın da bir zamanlar aynı yemekhanede karnını ücretsiz olarak doyurabilen bir ‘yoksul çocuğu’ olduğunu anımsattı. Uçar, “Ak Rektör artık yemekhanede karnını doyuran o yoksul köy çocuğu değildi. Mercedes evinden alıyor, kapısını şoförü açıyordu. Yürüdüğü yerde ayağa kalkılıyor, protokolde ilk sırada oturuyordu. Yakınçağ Tarihçisi Ak Rektör, kişisel yakın tarihini hızla unutuyordu. Milletin parasıyla alınan bir kap çorbayı, milletin çocuğundan esirgeyecekti” ifadesini kullandı.
TIKLAYIN | İstanbul Üniversitesi'nde öğrencilerin yemek zammı protestosuna coplu müdahale
TIKLAYIN | İstanbul Üniversitesi’ndeki yemekhane eylemleri sürüyor: Müşteri değil öğrenciyiz!
TIKLAYIN | İstanbul Üniversitesi öğrencileri: 500 lira KYK bursu alıyoruz; indirimli öğünler açlığımızı gideriyordu
Uçar Istanbul Üniversitesi’ndeki eylemlerin yalnızca yemekhane için değil demokrasiye olan açlık nedeniyle düzenlediğini vurgulayarak, “Hayatı ekmek kavgası olan Ak Rektör'ün gözüne 5 milyon 805 bin TL'si öğrenciden alınsa da, 20 milyon 560 bin TL'lik günde 3 öğün indirimli yemek batacaktı. 2 lira 65 kuruştan 3,5 liraya çıkardığı yemeği, bir de tek öğüne düşürünce gençliğin tepkisi sert oldu. Tarihi kapıdaki öğrenci eylemini millet 1980 öncesindeki gibi ‘anarşik' görmüyordu. Çocuğunun vali, kaymakam, öğretmen, hakim, savcı olma umudunu yitirse de sabreden millet için de bardak taşmıştı. Mevzu sanıldığı gibi bir kap çorba değil liyakatsız yöneticilerin, adaletsiz uygulamaları ve demokrasiye olan açlıktı” görüşünü savundu.
Yazının devamı için tıklayın
TIKLAYIN | “Yemekhane kartımda para kalmamış sadece bir liram var” paylaşımı yapan İstanbul Üniversitesi öğrencisi Sibel Ünli yaşamına son verdi
Ne olmuştu?
İstanbul Üniversitesi öğrencileri, yaklaşık bir haftadır, yönetimin, günde üç öğün olan indirimli yemek hakkını bir öğüne düşürmesine ve dönem başında yapılan yemekhane zammına karşı mücadele ediyor. Ekonomik kriz koşullarında cüzi miktardaki parayla yaşam mücadelesi verdiklerini ve krizin faturasının öğrenci ve emekçilere kesilmesine karşı olduklarını söyleyen öğrencilere karşı polis cop kullanmış ve rektörlüğe dilekçe vermelerine engel olmuştu.
Zorbalığa maruz kaldığı öne sürülen İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümü 3. sınıf öğrencisi Sibel Ünli geçtiğimiz günlerde yaşamına son vermişti. Ailesinin iki gün önce polise kayıp ilanı verdiği Ünli’nin cansız bedeni Samatya Sahili’nde bulundu. Ünli son paylaşımlarında, "Bir liraya karnımı doyurabilir miyim enter. Yemekhane kartımda para kalmamış sadece bir liram var. Bir lira kırk kuruşmuş" ifadesini kullandı.
Ünli'nin ölümünün ardından açıklama yapan İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü, öğrencilerin taleplerini değerlendirdiklerini ve yemek hizmetlerinde eski uygulamaya döneceklerini açıklamıştı.
