Gündem

Livaneli: Yeni yılda nefret dilini bırakalım, yumuşak konuşmaktan kim ne zarar görmüş?

30 Aralık 2020 22:57

Romanları 40 dilde yayınlanan ve uluslararası pek çok ödüle layık görülen edebiyatçı Zülfü Livaneli, "Yeni yıla girerken hep beraber motivasyon ve umut tazeliyoruz. Yeni yılda yumuşak konuşmamız lazım, nefret dilinden vazgeçmemiz lazım" dedi.

RS FM'de Atilla Güner'le Akşam Postası'na konuk olan Livaneli, "Yeni yıla girerken hep beraber motivasyon ve umut tazeliyoruz. Yeni yılda yumuşak konuşmamız lazım, nefret dilinden vazgeçmemiz lazım. Fikirden başka hayatında hiçbir şey olmamış insanlar 4 yıldır hapiste. Bu evlere hapsolduğumuz 4 gün bize o 4 yıllık hücre hayatını da hatırlatsın" ifadeleriyle yeni yıla dair umutlarını dile getirdi.

Livaneli'nin 2021'e dair açıklamalarının satır başları şöyle:

"Yeni yıla girerken hep beraber bir motivasyon ve umut tazeliyoruz. 2020 Yılının da hepimiz için iyi geçmesini diliyorum. İyi geçeceği yönünde içimde de öyle bir inanç, bir umut var. 2021 çok daha iyi geçecek.

"Üslup o kadar önemli ki, kelimeler dünyayı kirletebilir de temizleyebilir de. Nefret dilini bırakmak lazım. Önce siyasette... Fikir ayrı ayrı olabilir ama önce konuşmayı bilmek lazım. Bizim anlaşmamız seçtiğimiz kelimelerle. Ağzımızdan çıkan kelimelerin birer mermi olabileceğini bilmemiz lazım. Yumuşak konuşmaktan kim ne zarar görmüş? Bir ülkenin siyaseti de buna dayanmalı. Nefret dilinden bu ülkenin kazanacağı hiçbir şey yok. Fikirden başka hayatında hiçbir şey olmamış insanlar 4 yıldır hapisteler. Bize bu sokağa çıkma yasağındaki 4 günlük hapis 4 yıllık hücre hayatını anlatsın.

"2020 kara bir yıl olarak hatırlanacak ama bunun kararını 2021 sonunda verelim. Çünkü 2021 yılının nasıl geçeceğine bakalım, '2020 ne kadar kötüydü' diyelim. Çok kötü bir gün olunca, Allah bugünü aratmasın" deyimi vardır. 2021 Yılında eğer pandemi kontrol altına alınabilir, insanlar normal hayatlarına dönebilir, ekonomide bazı kişilerin söylediği o büyük tsunami yaşanmaz gibi normalleşirsek 2020'yi atlattığımızı söyleyeceğiz. Hastalık anormal derecede ilerliyor o yüzden bilemiyoruz."