Gündem

Kadınlar sokakta: Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok

Polis, basın açıklamasının ardından kadınlara biber gazı ve plastik mermiyle müdahale etti

25 Kasım 2019 18:27

T24 Haber Merkezi

25 Kasım Kadın Platformu'nun çağrısıyla Türkiye'nin birçok yerinde, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nde sokağa çıktı. "Erkek şiddeti, yoksulluk, kriz değil, yaşamak istiyoruz" diyerek sokağa çıkan kadınlar, İstanbul'da Tünel Meydanı'nda bir araya gelerek İstiklal Caddesi üzerinde bulunan Narmanlı Han önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamanın ardından polis barikatına yüklenen kadınlara polis, biber gazı ve plastik mermiyle müdahale etti.

TIKLAYIN - Kadınların İstanbul'daki 25 Kasım yürüyüşünden kareler

İşte dakika dakika yaşananlar:

20.20 Polis İstiklal Caddesi'ni kapattı.

20.07 Polisler basın açıklamasının ardından dağılan kadınlara biber gazı ve plastik mermiyle müdahale etti.

19.45 Basın açıklaması öldürülen kadınların isimlerinin okunmasıyla başladı: Sosyal medyada kadınların adını görmeye korkar olduk.

Açıklama şöyle:

Güleda Cankel, Şule Çet, Ecem Balcı, Nadira Kadirova, Emine Bulut, Emine Nuyan, Müzeyyen Boylu, Kübra Aşkın, Ceren Damar, Didem Akay...

Sosyal medya etiketleri arasında bir kadının adını daha görmekten korkar olduk. Çünkü bu ya o kadının hayatta olmadığı ya da korkunç bir şiddete uğramasına rağmen adalet bulamadığı anlamına geliyor.

Artık yeter! 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslarası Mücadele ve Dayanışma Günü'nde bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz YOK diyoruz!

Bu ülkede/memlekette her gün kadınlar öldürülüyor!

Kadınlar, her gün, boşanmak istedikleri için, "hayır" dedikleri için öldürülüyor.

Kadınlar, her gün, İstanbul Sözleşmesi ve 6284 uygulanmadığı için öldürülüyor.

Kadınlar, her gün, "başka karakola git", "bu şikayetten bir şey çıkmaz, sen en iyisi vazgeç", "sığınakta yer yok" diyen kolluk kuvvetleri görevlerini yapmadıkları için, yeterli sığınak ve danışma merkezi açmaya bütçe ayrılmadığı için şiddete mahkum ediliyor ve öldürülüyor. 

Kadınlar, her gün, savcılar şiddet uygulayan erkekleri değil kadınların yaşam tarzlarını yargılamayı seçtiği için, mahkemeler erkekleri aklamanın sayısız yolunu bulduğu için öldürülüyor.

Kadınlar, her gün, 15 yaşından küçük çocukların evlendirilmesinde beis görmeyen bir zihniyet altında, cinsel şiddete uğruyor.

Kadınlar, her gün, cinsiyet kimliğine, cinsel ve romantik yönelimine duyulan nefretten, bedenlerinin ve aşklarının sığdırılmaya çalışıldığı kalıplardan, transfobi ve homofobinin türlü şekillerinden ötürü şiddete maruz bırakılıyor ve öldürülüyor.

Kadınlar, her gün, özellikle krizin getirdiği artan işsizlik ve güvencesizlikle, aile içindeki şiddetten uzaklaşacak geçim kaynağı ve gelecek güvencesi olmadığı için erkek şiddetine mahkum ediliyor.

Kadınlar, her gün, savaşın ve sınırların gölgesinde, Türkçe konuşmadıkları için veya göçmen oldukları için, doğdukları yerden ötürü şiddete uğruyor; şiddete maruz bırakıldıklarında yasal haklarını arayamadıkları için öldürülüyor.

Gündelik erkek şiddeti ile devletin tüm mekanizmalarının kurduğu suç ittifakı tarafından kadınlar, her gün, işte böyle öldürülüyor!

Cinayete varmadan da bizler şiddet veya baskı altında, belirsizlik içinde, her açıdan sömürülerek, yarınımızın ne olacağını bilmeden nefes almak zorunda bırakılıyoruz. Ancak kadınlar sadece öldürüldüklerinde haber oluyor.

Biz ise kadınların isimlerinin ölümleriyle değil yaşamlarıyla yaşadıkları şiddetle değil gerçekleştirdikleri hayalleriyle haber olduğu bir dünya için buradayız!

Ve umudumuz birbirimizde. Umudumuz birlikteliğimizden aldığımız güçte, kadın dayanışmasında. Umudumuz her gün şiddetten uzak bir hayat için her bir nefesimizle verdiğimiz ortak mücadele.

Bundan daha ferah, daha özgür, daha eşit, kimsenin kimliğinden ötürü şiddete uğramayacağı bambaşka hayatlar hayal ederek el ele veriyoruz. Bunu biz yapmazsak kimse bizim için yapmayacak biliyoruz. Ve hep birlikte sesleniyoruz: Bir kişi daha eksilmeyeceğiz!"

19.44 Yürüyüşe katılan kadınların dövizlerle alandan ayrılmasına izin verilmiyor. Polisin gerekçe olarak "Eylemci diye gözaltı yaparlar dışarıda" dediği aktarıldı.

19.36 Polis, Kumbaracı Yokuşu ve Asmalı Mescit Sokağı'nın İstiklal Caddesi'ni kestiği yerde yolu kapattı. Polisin izin verdiği noktaya kadar yürüyen 25 Kasım Kadın Platformu, "Yürüyüşümüz bu kadar, basın açıklaması yapacağız" dedi.

19.19 Kadınların İstiklal Caddesi'ndeki yürüyüşü öncesi polis ekipleri caddenin bazı bölümlerini kapattı

19.15 Kadınlar, "Geceleri de, sokakları da, meydanları da terk etmiyoruz", "Jin jiyan azadi", "Devlet elini hayatımdan çek", "Yaşasın kadın dayanışması", "Kadınlar birlikte, birlikte güçlü", "Erkek şiddetine karşı suça ortak olma" sloganlarıyla Tünel Meydanı'nda toplanmaya devam ediyorlar. Yürüyüşün kısa süre içinde başlaması bekleniyor.

19.00 Kadınlar "Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok" pankartı arkasında döviz ve sloganlarla toplanıyorlar.

18.46 Tünel'de Kürtçe pankartlar toplanmaya başladı.

18.45 İstanbul'da Tünel Meydanı'ndan başlayacak olan yürüyüşün İstanbul Barosu'na kadar sürmesine izin verildi. Ankara'da Çankaya Belediyesi'nin önü buluşma noktası oldu. Kadınlar İstiklal Caddesi'nin sonundaki Tünel Meydanı'nda toplanmaya başladı.

TIKLAYIN - İl il 25 Kasım programları: "Erkek şiddeti ve yoksulluk değil, yaşamak istiyoruz!"

İstanbul'daki yürüyüş Beyoğlu Kaymakamlığı'nın kararıyla yasaklanmış, sonrasında ise sadece Tünel Meydanı'ndan İstanbul Barosu'na kadar yürüyüş düzenlenmesine izin verilmişti. İstiklal Caddesi'nde saat 19.00'da başlaması planlanan yürüyüş için polis ekiplerinin TOMA'larla hazırlık yaptığı görülürken, İstiklal Caddesi'ne bağlanan sokakların bazılarının kapatıldığı bildirildi.