Çevre

İzmir'de gemi söküm tesislerinde asbest lifi bulundu

55 noktadan numune alındı

10 Eylül 2021 15:55

Asbest ve Tehlikeli Atıklar Derneği (ASTA), İzmir'de gemi söküm tesislerinde asbest lifi bulunduğunu açıkladı. 

ASTA'nın Aliağa'nın farklı noktalarından numune alarak yayınladığı raporda, gemi söküm tesisi yakınında asbest lifinin tespit edildiğinin yer alması konuyla ilgili tartışmaları yeniden gündeme getirdi. 

Brezilya donanmasına ait ve içinde 600 ton asbest barındırdığı belirtilen uçak gemisi NAe Sao Paulo’nun söküleceği iddialarının ardından İzmir'in Aliağa ilçesinin 'asbest' tehlikesi altında olduğu ileri sürüldü. Asbest ve Tehlikeli Atıklar Derneği (ASTA) Aliağa'da 55 farklı noktadan alınan toz numunelerini, 27 Temmuz- 5 Ağustos tarihleri arasında analiz ederek bir rapor yayınladı. Raporda, gemi söküm tesisleri bölgesinden alınan numunelerde Dünya Sağlık Örgütü tarafından birinci grup kanser nedeni olarak tanımlanan serpantin grubu krizotil türü 'asbest lifi' çıktığı kaydedildi. Dernek, bölgedeki en riskli yerin tersane bitişiğindeki alan olduğunu belirtti.

TIKLAYIN- 600 ton asbest barındıran uçak gemisi İzmir'de sökülecek


Gazete Duvar'dan Cihan Başakçıoğlu'nun haberine göre ASTA'nın çalışmalarına Gemi Geri Dönüşüm Sanayicileri Derneği Başkanı Kamil Önal, rapora ilişkin olarak  "Gündemdeki asbest konusunu hayretler içinde izledik. Kapımız açık, bu konuda sorusu olan varsa 22 firmayı tek tek gezip görebilirler. Bu konuyu gündeme getiren kişiler şantiyelerimize gelse, biz onlara durumu anlatırız. Biz, asbest konusunu aştık.” dedi. Önal, 10 yıldır çok az sayıda asbestli gemi geldiğini iddia etti.

"Gerekli denetlemeler yapıldı"

İzmir Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü'nün de raporun ardından konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklama şu şekilde: 

"Başvurulara istinaden müdürlüğümüzce tesislerde ve baştankara yapılan gemilerde denetlemeler yapılmakta ve notifikasyon onayları denetleme sonucunda değerlendirilmektedir. Asbest bulunan gemilerde asbestli bölgede söküm işlemleri, konusunda uzman firma ve kişiler tarafından yapılmakta ve sökülen asbest atıklarının tamamen kapalı alanda geçici depolanarak bertarafa gönderilmesi sağlanmaktadır. Ayrıca ülkemize söküm amacıyla getirilen veya getirilecek gemilerde fazla miktarda asbest bulunması durumunda gemilere notifikasyon onayı verilmemekte ve mahrece iade işlemleri gerçekleşmektedir."

"55 noktadan numune alındı"

Konu ile ilgili Aliağa Çevre Platformu (ALÇEP) Sözcüsü Zeki Küçükakyüz, “Kağıt üzerinde dedikleri haklı ancak uygulamada öyle dedikleri gibi olmuyor. Söylediklerinin gerçeklik payı yok. ASTA ve ALÇEP 'in ortak çalışmasında 55 noktadan numune alındı ve sadece gemi söküm tesisindeki sokakta asbest lifi çıktı. Bu da bazı işlerin ne kadar kuralsız kaidesiz yapıldığının göstergesi aslında” diye konuştu. 

"Kâğıt üzerinde her şeyi tam gösteriyorlar"

Açıklamasının devamında Küçükakyüz, şunları kaydetti:

“Türkiye'deki koşulları herkes biliyor. Kağıt üzerinde her şeyi tam gösteriyorlar ama işçi sağlığı ve güvenliği açısından kurallara uyulmuyor. Sadece denetleme olduğu zaman kurallara uygun gösteriliyor. Normal günlerde gidip bakıldığında biz kurallara uyulduğunu düşünmüyoruz. Derneğin hazırladığı bir video var. Videoda koruyucu kıyafetler giymiş işçiler söküm yapıyorlar. Ben 40 yıldır bu ilçede yaşıyorum daha bir gün böyle bir işçi görmedim. Gemi sökümünde çalışan birçok arkadaşımız var. Yalnızca denetlemelerde bunu gösteriyorlar, normalde ise kurallara uymadan vahşi bir şekilde söküyorlar.”

"Birçok kimyasal tehlikeli madde geliyor"

 “Gemilerle birlikte birçok kimyasal tehlikeli madde geliyor. Onlar da büyük sorun. Bütün bu zararlı maddeler denize karışıyor. Havaya karışıyor ve doğal olarak bizlere geliyor. ALÇEP olarak diyoruz ki, bu işlem yapılıyorsa kurallara ve standartlara uyulsun. Denetime açılsın ve bağımsız kuruluşlarca denetlensin. Ayrıca her ülke kendi gemisini söksün. Avrupa'nın kirli gemilerini biz sökmek zorunda değiliz.”

TIKLAYIN-Asbestten korunmak için alınması gereken önlemler neler?

TIKLAYIN-Asbest Söküm Uzmanları Derneği Başkanı'ndan çağrı: Türkiye'ye ölümü solutmayın