Politika

Erdoğan, İBB'de "terör örgütü aparatları"nın istihdam edildiğini savundu: Aynısı Ankara'da da var

Erdoğan, muhalefeti ve Türk Tabipleri Birliği'ni hedef aldı

08 Ocak 2022 16:41

T24 Haber Merkezi

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, kur korumalı TL mevduatı dahil bir takım ekonomik tedbirleri açıkladığı 20 Aralık'ın bir "dönüm noktası" olduğunu söylerken, "Tedbir paketleri ile hayata geçirdiğimiz uygulamalarla bu oyunu da bozduk. Bu sıkıntılı dönemde yaşanan fahiş fiyat artışları ve yükselen enflasyon yüzünden vatandaşımızını canının yandığını biliyoruz. Kurdaki müsilajı temizlediğimiz gibi enflasyondaki müsilajı da ortadan kaldıracağız. Ekonomik gerekçelere dayanmayan fahiş fiyat artışlarıyla insanımızın alım gücünü düşürenlerin gözlerinin yaşına bakmayacağız. İnşallah kısa süre içinde tüm bu karmaşayı bir düzene sokmuş, dengesizlikleri ortadan kaldırmış; ülkemizin yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yolu ile büyüme hedefine odaklanmasını sağlamış olacağız" ifadesini kullandı. 

Erdoğan, İçişleri Bakanlığı'nın terör teftişi başlattığı İBB'de "terör örgütünün aparatları"nın istihdam edildiğini savunurken, "Aynısı Ankara'da, aynısı değişik yerlerde" dedi. 

Karaman'da toplu açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerli Koronavirüs aşısı Turkovac'ın eksik verileri olduğunu söyleyerek "Ortada bir aşı yok" diyen Türk Tabipleri Birliği'ni hedef aldı. Erdoğan, Ya siz ne sahtekarsınız, ne yalancısınız! Madem biliyorsunuz da tabipler birliği olarak bugüne kadar bir eseriniz var mı! Yapana da hep taş koydunuz! Biz şehir hastanelerini yaptık, tarihinizde Bay Kemal'in Savaş Ay'ın programında gösterdiği gibi o rezil hastanelere biz vatandaşımızı mahkum etmedik. Siz tabipler birliği olarak o rezillikler zamanında hiç sesiniz çıkmadı! Bu sahtekarlar maalesef hastanelerde rehin alınan benim vatandaşımın haklarını bir gün savunmadı!" diye konuştu. 

Erdoğan'ın açıklamasından satır başları şöyle:

"Türkiye'nin Osmanlı'dan kalan ve Cumhuriyetin ilk dönemlerinde inşa edilen demir yolları sonraki yıllarda ihmal edildi. Hükümete geldiğimizde mevcut hatların tamamını neredeyse 0'dan yapılmışcasına yeniledik. Hem konvansiyonel hatlarımıza ilaveler yaptık, hem ülkemizde daha önce olmayan hızlı tren, yüksek hızlı tren inşa ederek demiryolumuzu artırdık. Bu ne güzellik, bu ne konfor diye Allah'a yad ettim. Bir zamanlar Batı'da hızlı trenlere binerdik, Rabbim bize de yapmayı nasip eyledi. Bütün mesele gönül meselesi, azim...

Ülkemizi demir ağlarla örmeye devam ediyoruz. Bugün çeşitli kurumlarımıza, belediyelerimize, özel sektörümüze, çeşitli yatırımların açışlarını da yapıyoruz. Biz elimiz boş gelmedik, dolu dolu geldik. 

Bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir. Hayatımız boyunca halka hizmet, Hakka hizmettir dedik. Bu anlayışla çalıştık, çabaladık. Bizim hedefimiz büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa etmektir. Ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında sokmak için gece gündüz gayret gösteriyoruz. Bizim vizyonumuz, evlatlarımızın gururla sahip çıkacakları bir Türkiye bırakmaktır. Dünya, yeni ve tarihi bir değişimin sancılarını çekiyor. Küresel finans krizi ile başlayan, Koronavirüs salgını ile gün yüzüne çıkan bu değişimi yakalamakta kararlıyız. Geçmişte önce tek parti faşizmi eliyle ülkemizin elini kestiler, ardından darbeler ve destekledikleri vesayet güçleriyle ayağımıza prangalar vurdular. Rahmetli Menderes'ten, Özal'a, Erbakan'a kadar bu kısır döngüyü kırmak isteyen herkesi saf dışı bıraktılar. AK Parti'nin 20 yıla yaklaşan kesintisiz iktidarı döneminde biz bu oyunların her biriyle mücadele ettik. Allah'ın yardımı ve milletimizin desteği ile bu mücadelenin hepsiyle alnımızın akı ile çıktık. Siz destek verdiniz, yanımızda durdunuz...

Eğitimden sağlığa, adalete, enerjiye, ticarete, her alanda çağ atlayacak yatırımlar ile ülkemizi büyüttük. Kim derdi ki 20 yıl önce Konya'dan Karaman'a YHT gelecek? İnanır mıydınız? Yaptık mı? Kaptan köşküne geçtim, kaptan köşkünde pilotla beraber YHT'yi kullandık, Rabbim sana hamdolsun. Demek ki azmedersen olur, benim Karamanlı kardeşlerime bu layık... Buradan Konya'ya, Ankara'ya YHT ile gideceksiniz. 

Milletimizin hak ve özgürlük alanlarını da gerçekleştirdik, insanımızın refah düzeyini cumhuriyet tarihimizin en üst seviyesine getirdik. 

Nankörleri koy bir kenara, takdir eden eder. Siz bakmayın eski Türkiye özlemcilerinin çıkardıkları gürültülere... Eski Türkiye'nin ne olduğunu en iyi onlar biliyor. Milletimiz, istikrar ve güven ikliminde ülkenin kaderini ona teslim etmedi, etmeyecek. İktidar ümitlerini ülkeyi yeniden siyasi, sosyal kaos günlerine bağlamalarının sebebi budur. Varsın ülke batsın, bitsin, yangın yerine dönsün. Varsın millet sefalete, umutsuzluğa gark olsun, yeter ki bunların gemileri yürüsün!

(Muhalefete) Yalansa yalan, dolansa dolan, hepsi bunlarda. Bunlarda bir de tabipler birliği var. Erciyes Üniversitesi büyük bir kadro ile Turkovac aşısını üretiyor, adamlar diyor ki 'böyle bir şey yok'. Ya siz ne sahtekarsınız, ne yalancısınız! Madem biliyorsunuz da tabipler birliği olarak bugüne kadar bir eseriniz var mı! Yapana da hep taş koydunuz! Biz şehir hastanelerini yaptık, tarihinizde Bay Kemal'in Savaş Ay'ın programında gösterdiği gibi o rezil hastanelere biz vatandaşımızı mahkum etmedik. Siz tabipler birliği olarak o rezillikler zamanında hiç sesiniz çıkmadı! Bu sahtekarlar maalesef hastanelerde rehin alınan benim vatandaşımın haklarını bir gün savunmadı!  

Şehit yakınlarına söven, milli hassasiyetlerini dile getiren insanlarımıza hakaret eden haysiyetsizlerin gerçek yüzlerini sergileyeceğiz. Terör örgütünün aparatı olan parti, belediyelerde olduğu gibi hükümette de ülkenin başına bela etmeye çalışanların riyakarlıklarını anlatacağız. İstanbul'da CHP belediyesi ne yapıyor, anlaşma yapmışlar, ne yazık ki terör örgütünün aparatları olarak da bunlar İBB'de istihdam ediliyor. Aynısı Ankara'da, aynısı değişik yerlerde. Ülkeyi asırlık tasallutlarından kurtarmak için ter döktüğümüz küresel siyaset ve para baronlarına teslim etmeye kalkanların oyunlarını deşifre edeceğiz. 

Dün Gezi olaylarındaki meselenin ağaç, 17 25 Aralık kumpasının adalet, 6 8 Ekim'deki meselenin Kobani olmadığı kesinleşmiştir. Bunlar ülkemizin bütünlüğünü, milletin birliğini, devletin gücünü paylaşarak vatan topraklarında kurulmaya çalışılan kirli tezgahın yolunu açma gayesi güdüyordu. 

Hedef 2023, ardından 2053. Bu 20 yıllık birikimi kimseye kaptırmayacağız. Bizim bu ülkeden başka bir vatanımız yok. Bizim başka devletimiz yok, bizim Allah'tan başka teslim olacak, milletten başka güvenecek yerimiz yok. 

Dünyadaki gelişmeleri ülkemizi ekonomide tarihi bir sıçramanın vesilesi haline dönüştürecek adımları attık. Son 8 9 yıldır ülkemizin yaşadığı her saldırının ekonomik bir boyutu var. Maruz kaldığımız gizli açık ambargolara, oyunlara rağmen yolumuza devam ettik. 2018'den itibaren ekonomimiz doğrudan hedef alınmaya başladı. Aldığımız tedbirlerle bu saldırıların yurt dışı ayaklarını önemli ölçüde kestik. Bu defa da ülkemiz içinde piyasalarda döviz kuru üzerinden başlatılan tedirginliklerle aynı oyun sürdürülmeye başlandı. 20 Aralık'ta ne yaptık? Bunların ayaklarını kestik mi? Bir anda döviz aşağı inmeye başladı mı? Siz bizimle olduğumuz sürece durmak yok yola devam diyoruz. 

Siyasi muhalefet adına, bu kirli senaryoya gönüllü figüranlık yapanların, gavurun kılıcını çalanların, Türkiye düşmanlarının değirmenlerine su taşıyan çirkinlikleri sizlerin takdirine bırakıyorum. 20 Aralık bir dönüm noktası oldu. Tedbir paketleri ile hayata geçirdiğimiz uygulamalarla bu oyunu da bozduk. Bu sıkıntılı dönemde yaşanan fahiş fiyat artışları ve yükselen enflasyon yüzünden vatandaşımızını canının yandığını biliyoruz. Kurdaki müsilajı temizlediğimiz gibi enflasyondaki müsilajı da ortadan kaldıracağız. Ekonomik gerekçelere dayanmayan fahiş fiyat artışlarıyla insanımızın alım gücünü düşürenlerin gözlerinin yaşına bakmayacağız. İnşallah kısa süre içinde tüm bu karmaşayı bir düzene sokmuş, dengesizlikleri ortadan kaldırmış; ülkemizin yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yolu ile büyüme hedefine odaklanmasını sağlamış olacağız. 

İstiyorlar ki darbe girişimi mi olsun, başarılı olsun, ülkede demokrasi ortadan kalksın. Bay Kemal, sen tankların arasından kaçıp gidebilirsin, biz milletimizle buluşuruz. Biz 15 Temmuz'da milletimizle beraber oldu, bugün de beraberiz yarın da. Terör örgütleri üzerimize mi saldırıyor, her yer kana bulansın, milletin huzuru kaçsın istiyorlar. İstiyorlar ki ekonomide beklenmedik bir dalgalanma mı yaşandı, herkes işinden ve aşında olsun, isyan başlasın. Türkiye ablukaya alınsın, müdahaleye açık hale gelsin istiyorlar. Biz buradayız, onlarla mücadele ede ede, bu habis zihniyetle çarpışa çarpışa ülkemizi bu hale getirdik."