Gündem

Medya Ombudsmanı Bildirici: Erdoğan'ın 2014'te bir genci tokatlamasını yazamayan medya, şimdi her şeyi bir yana bırakıp İmamoğlu'nun hakaret ettiği iddiasının üzerine gitti

"Böylesi taraf gazetecilik tuttuğu tarafa da zarar verir"

13 Haziran 2019 10:46

Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2014'te Başbakanlık yaptığı dönemde bir gence attığı tokadı hatırlatarak hükûmete yakınlığıyla bilinen medya kurumlarının CHP'nin adayı Ekrem İmamoğlu'na karşı tavrını eleştirdi.

İmamoğlu'nun Trabzon'daki Orgi Havalimanı’nda VIP’e girişinin engellenmesi sonrasında başlayan, "Valiye it dedi" tartışmasına ilişkin medya eleştirisi yapan Bildirici, "Tayyip Erdoğan’ın, 2014 yılında Başbakanlığı sırasında maden kazası sonrasında gittiği Soma’da kendisini protesto eden genci tokatladığı görüntüler ortaya çıkmasına rağmen bu vakayı yazamayan, kendisine “Tokatladınız mı?” diye bile soramayan medya şimdi her şeyi bir yana bırakıp günlerce muhalif adayın hakaret iddiasının üzerine gitti" diye yazdı.

Medya Ombusdmanı Bildirici, "VIP krizi haberlerinin analizi" başlıklı (13 Haziran 2019) yazısında, şunları kaydetti:

VIP meselesine gelince gazeteciler ve medya kuruluşları, adaylardan birini desteklese bile bu süreçte objektif davranabilmeli; önlerine gelen verilere şüpheyle bakabilmeli, iki tarafın görüş ve açıklamalarını da yansıtmalı, doğrulanmış bilgilerin hiçbirini okurlardan, izleyicilerden gizlememeliydi.

İktidar yanlısı medya, seçim sürecinin başından itibaren izlediği tek yanlı yayın politikasını VIP krizinde de sürdürdü. İmamoğlu hakkında etiketleyici, suçlayıcı haberler yapmakla kalmadılar; Karadeniz’deki görkemli mitingleri görmezden geldiler; VIP krizinde lehinde olabilecek bilgileri okura yansıtmadılar. Çoğu zaman adını bile kullanmaktan kaçınıp “CHP adayı” deyip geçtiler. AKP’nin adayı Binali Yıldırım’ın, Fener Rum Patriği Bartholomeos için “ekümenik” ifadesini kullandığı ve sonra sildiği paylaşımıyla ilgili haber de yapmadılar.

İmamoğlu’nu destekleyen medya kuruluşları da verilere objektif yaklaşamadılar; hakkında olumsuz olabilecek bilgilerin doğru olabileceğini kabullenemediler. En son İmamoğlu’nun kendi sözlerini bile aleyhte yorumlamamaya gayret gösterdiler. Şüpheci gazetecilik yapamadılar…

Böylesi taraf gazetecilik tuttuğu tarafa da zarar verir. Gazetecinin görevi doğruyu söylemek, gerçeği ortaya çıkarmak için çaba göstermektir. Bu işlevi sayesinde hatalardan korur ve yeni hatalar yapılmasını önler… Aksi halde herhangi bir futbol takımı taraftarından farkı kalmaz gazetecilerin.