Yaşam

Deprem riskine karşı, "Ev alırken bodrumunu kontrol edin" önerisi

İnşaat Mühendisi Öğr. Üyesi Dr. Eren Vuran depreme dayanıklı bina seçiminde önemli olan hususları anlattı

21 Mayıs 2021 14:24

Yeditepe Üniversitesi Öğr. Üyesi Dr. Eren Vuran, Türkiye’nin deprem kuşağında yer aldığını anımsatarak güvenli binaların nasıl olması gerektiği ve binaların depreme dayanıklı olup olmadığının kontrol edilmesiyle ilgili önerilerde bulundu. Dr. Öğr. Üyesi Eren Vuran, ev alacak vatandaşlara, yapısal tasarım projesini kimin yaptığını öğrenmelerini, bodrum katına inip taşıyıcı sistem elemanlarında korozyon, çatlak ve rutubet olup olmadığına bakmalarını önerdi.

Vuran, ev alacakların ve ev sahibi olanların binaların depreme dayanıklı olup olmadığına bakarken bodrum katlarındaki taşıyıcı sistem elemanlarına bakmalarının önemli olduğunu vurguladı.

Vuran, bodrum katların önemini şöyle açıkladı:

''Kişiler, binaların bodrum katına mutlaka insin. Çünkü bodrum katlarında taşıyıcı sistem elemanlarının maruz kaldığı korozyon (demirin paslanması, aşınma) gibi sorunları görebilirsiniz. Bodrum katında taşıyıcı sistem elemanlarında çatlaklar oluşmuşsa, kolon perde demirleri açığa çıkmışsa, korozyona maruz kalmışsa o binadan uzak durun. Korozyon sebebiyle taşıyıcı sistem elemanları özelliğini yitirmiştir ya da zarar görmüştür. Bunları bilmeniz, görmeniz önemlidir.”

Kişilerin ev alırken binaların bodrumlarına bakmalarının önemli olduğunu aktarırken, bu binaların yapısal projelerini incelemeleri de gerektiğini vurgulayan Vuran dikkat edilmesi gereken noktaları şöyle aktardı:

“Her binanın yapısal tasarım projesi vardır. Yapısal tasarım projesini kimin yaptığını sormalıyız. Projeyi yapan firma ile iletişime geçebilir, internet sayfalarından firmayı tanımaya çalışabiliriz. Bir inşaat mühendisi ile o yapısal tasarım projesini incelemelerini öneririm. Depreme karşı güvenlikte en önem verdiğimiz konu olan taşıyıcı sistem kurgusunu proje üzerinden inceleyebilirler.''

''Binaların depremde hasar alması güvenli olmadığı anlamına gelmez''

Depremde hasar aldığı gözlemlenen binaların sağlam olmadığını söyleminin çok da doğru olmadığını ifade eden Vuran hasar almış görünen bir binadaki hasarın güvenliği riske etmeyecek düzeyle olması gerektiğini şu şekilde açıkladı;

“Binanın deprem sırasında hasar alması, güvenli olmadığı anlamına gelmez. Örneğin, konut türü bina, deprem sırasında hasar alabilir. Ancak bu hasarın ağır olmaması, onarılabilecek ve can güvenliğini riske atmayacak düzeyde kalması önemlidir. Biz buna kontrollü hasar performans hedefi diyoruz. Eğer bina, tasarım depremi sırasında kontrollü hasar performans hedef düzeyini sağlıyorsa güvenlidir.” 

Vuran, binalar için kontrollü hasar testi yapılabildiğini şöyle ifade etti: 

“Artık yazılım ve bilgisayar imkânlarımız bir binanın mevcut haliyle modellenerek gerçek deprem kayıtları altında analiz edilmesine imkân tanıyor. 2018 yılında yayınlanan Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’ne bu hesapların nasıl yapılacağı ayrıntılı olarak yazılmış durumda. Binanın mevcut özelliklerini saha çalışmalarıyla tespit ettikten sonra, analitik modelini kuruyoruz ve binanın maruz kalacağı depremi tabiri caizse binaya yaşatıyoruz. Bunu araba çarpışma testleri gibi düşünebilirsiniz. Analizlerin sonunda taşıyıcı sistemin hangi elemanında ne tür hasarın meydana gelebileceğini görüyoruz ve binanın performans düzeyini belirliyoruz. Farklı amaçlarla kullanılan daha basit yöntemler dışında, tüm dünyada kullanılan en güvenilir yöntem budur.”

''Dolgu duvarlardaki hasar için kaygılanmaya gerek yok''

Hasar alan dolgu duvarlar için kaygılanmaya gerek olmadığını bunun yapısal hasar anlamına gelmeyeceğini Dr. Vuran şu ifadeleri kullandı:

“Depremden sonra dolgu duvarı hasar almış binalar gördük. İnsanlar dışarıdan dolgu duvardaki çatlakları görüp korkuyor ama bu yapısal bir hasar değildir. Maalesef, son yaşanan İzmir depreminde mevcut haliyle zaten zayıf durumda olan binaların dolgu duvarları da kaldırılınca bundan olumsuz etkilendiğini gördük. Ancak, doğru mühendislik hizmeti almış, doğru taşıyıcı sistem kurgusuyla, yönetmeliğe göre tasarlanmış bir binada dolgu duvar hasarı ikincil hasardır. Kaygılanmayı gerektirecek bir hasar değildir.”

Binalarda, yapısal tasarım konusunda uzmanlaşmış inşaat mühendisleri olarak hasarın nerede ve ne türde olacağını kontrol edebildiklerine dikkat çeken Dr. Vuran "Özellikle sünek olarak tasarladığımız kirişlerde hasar olmasını bekleriz. Kolon ve taşıyıcı perdelerde temele bağlandığı kısımda hasarı engellemek mümkün değildir. Ama orayla sınırlı kalmasını isteriz. Üst katlarda herhangi bir kolon veya perde hasarı olmamasını hedefleriz. Kolonları, kirişlerden daha güçlü yaparız" dedi. (DHA)