Gündem

Tahliye olması beklenen Demirtaş hakkında yeniden tutuklama kararı

Demirtaş ve Yüksekdağ, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı yeni soruşturma kapsamında Sulh Ceza Hakimliği'nde ifade verdi

20 Eylül 2019 20:01

T24 Haber Merkezi

Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı yeni soruşturma kapsamında Sulh Ceza Hakimliği'nde ifade verdi. Mahkeme heyeti, Demirtaş ve Yüksekdağ'ın tutuklu yargılanması kararı verdi. 

Yüksekdağ ve Demirtaş hakkında 3 avukat sınırlandırılması getirilirken, Demirtaş Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi'nden, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Yüksekdağ da ifade için tutuklu bulunduğu Kandıra Cezaevi'nden SEGBİS ile bağladı.Avukatlar Nuray Özdoğan, Mehmet Emin Aktar ve Levent Kanat savunma yaptı. Avukat Mesut Özer, "Bir suçtan bir kere dava açılabilir. Devlet koyduğu yasalara uymuyor. İyi bir devlet aklı işletilerek bundan vazgeçilir. Ana dosyadan yargılandığı 31'nci fezlekede zaten Kobane olayları kapsamında ifade vermişti. Hukuk katliamı yapılıyor" dedi.

Mezopotamya Ajansı'nın haberine göre SEGBİS'le bağlanan Demirtaş,  "Karar zaten belli, kayıtlara geçsin diye birkaç söz söyleyeceğim sadece" dedi.

"Tahliye ihtimaline açık bir müdahale"

Demirtaş'ın ifadesinin ardından Kandıra Kapalı Cezaevi'nde bulunan Yüksekdağ'ın ifade işlemi başladı. Yüksekdağ'ın da ifadesi alınmasından sonra duruşma avukat savunmalarıyla devam etti. 

Yüksekdağ'ın avukatları konuya dair şu açıklamalarda bulundu:

"Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 6-8 Ekim tarihlerinde yaşananlarla ilgili olarak 2014/46757 sayılı soruşturma dosyasında HDP Eş Genel Başkanları ve MYK üyeleri hakkında soruşturma başlatılmıştı. Eş Genel Başkanlar ve milletvekilleri yönünden dosyalar hakkında ayırma kararı verilip Diyarbakır'daki ana soruşturmayla birleştirilmişti. Bu fezleke sebebiyle müvekkilimiz Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş tutuklu yargılanıyor iken bugün aynı olayla ilgili ifadeye çağrılmış ve TCK'nın 302. maddesinden savunma yapması istenmiştir. Savcılık aynı olay nedeniyle ikinci defa tutuklanmalarını talep etmiştir. Çok açık ki bu kararla, müvekkilimiz Yüksekdağ'ın 27 Eylül tarihli duruşmasında tahliye ihtimaline karşılık özgürlüğünün önüne geçmek için açık bir müdahale gerçekleşiyor. Bu açık hukuksuzluğa karşı herkesi sürecin takipçisi olmaya çağırıyoruz."

Avukatların savunması ardından mahkeme heyeti Demirtaş ve Yüksekdağ'ın tutuklu yargılanması kararı verdi. 

TIKLAYIN - Demirtaş: Yargı yok, adalet yok, kanun yok, hâkim yok; sadece bize değil, hiçbirinize yok

Başsavcılık'tan açıklama

Tutuklama kararıyla ilgili, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı açıklama yaptı. Açıklamada, "Kamuoyunda 6-7-8 Ekim Kobani olarak bilinen olaylarda PKK/KCK terör örgütü sözde örgüt yöneticileri, örgütün gençlik ve kadın yapılanması ile Hakların Demokratik Partisi MYK üyeleri ve eş başkanları tarafından sosyal medya üzerinden halkı sokağa çıkıp terör eylemleri gerçekleştirmeleri yönünde çağrılar yapıldığı basın yayın kuruluşlarına da yansımıştır. Bu çağrılar üzerine başta Doğu ve Güneydoğu bölgesinde bulunan iller olmak üzere toplam 32 ilde çıkan olaylarda 38 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, çok sayıda güvenlik görevlisi ile vatandaşımız yaralanmış, kamu binaları ve araçları yağmalanarak zarar görmüştü" denildi.

Soruşturmanın detaylarına yer verilen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:

"Ülke genelinde meydana gelen olaylar nedeniyle sokağa çıkma çağrısı yapan PKK/KCK terör örgütü ve sözde örgüt yöneticileri ile bazı siyasi parti yöneticileri ve partileri ile ilgili Cumhuriyet Başsavcılığımızın 2014/146757 soruşturma sayılı dosyası üzerinden Devletin Birliğini ve Ülke Bütünlüğünü Bozmak (TCK 302), Nitelikli Kasten Adam Öldürme. Kasten Adam Öldürmeye Teşebbüs (TCK 82), Yağma (TCK 149), Kişi Hürriyetinden Yoksun Kılma (TCK 109). Mala Zarar Verme (TCK 151, 152), Kasten Yaralama (TCK 86), Hırsızlık (TCK 141. 142), İş Yeri ve Konut Dokunulmazlığını İhlal (TCK 116/1-2-4,119) suçlarından soruşturma başlatılmıştır.

"Soruşturma konusu olan terör olaylarının 32 ilde gerçekleşmesi nedeniyle soruşturma alanının genişliği, mağdur/müşteki ve şüpheli sayısının fazlalığına bağlı olarak delillerin toplanma işlemlerinin tamamlanması üzerine suç tarihi itibariyle HDP Eş Başkanları olan Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ Şenoğlu'nun soruşturma kapsamında ifadelerinin alınmasına müteakip tutuklanma talebi ile sevk edildikleri Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 20/09/2019 tarih 2019/1019 D.iş sayılı kararıyla tutuklanmalarına karar verilmiştir. Soruşturma kapsamında mevcut diğer şüpheliler yönünden de soruşturma tüm yönleriyle devam etmektedir."

Ne olmuştu?

Eski HDP Eş Genel Başkanları Demirtaş ve Yüksekdağ, dokunulmazlıkların kaldırılmasının ardından başka HDP'li milletvekilleriyle birlikte Kasım 2016'da "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak", "terör örgütü üyesi olmak", "silahlı terör örgütüne üye olmak", "örgüt adına suç işlemek" iddialarıyla gözaltına alınmış, ardından da tutuklanmıştı.

Hakkında 33 dava açılan ve 142 yıla kadar hapsi istenen Demirtaş'ın avukatlarının uzun tutukluluk süresini gerekçe göstererek yaptıkları başvuru, AİHM tarafından Kasım 2018'de kabul edilmiş ve Demirtaş'ın serbest bırakılması ve tutuksuz yargılanması gerektiği yönünde karar verilmişti. Bu kararın hemen ardından Demirtaş'ın İstanbul'da yargılandığı davadan aldığı 4 yıl 8 ay hapis cezası beklenmedik bir hızla 4 Aralık 2018 tarihinde onanmış ve Demirtaş'ın tutuklu statüsünden hükümlü statüsüne geçmesiyle AİHM kararı boşa çıkmıştı.

Türkiye ile Demirtaş'ın avukatlarının AİHM kararına itirazı sonrasında belirlenen Büyük Daire görüşmesine günler kala, 2 Eylül'de Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi oy birliğiyle yargılandığı ana davada HDP'li siyasetçi hakkında tahliye kararı vermişti. Savcılığın tahliyeye yaptığı itiraz da 20. ACM tarafından reddedilirken; avukatlar da tutukluluk süresini kesinleşen cezadan mahsup etme ve tahliye talebinde bulundu.

26. ACM 20 Eylül'de avukatların mahsup etme talebini kabul etse de, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ana dava kapsamındaki farklı bir dosyayı gündeme getirerek Demirtaş ve Yüksekdağ hakkında ana davada da hakkında yargılandıkları '6-8 Ekim olayları'ndan tutuklama istedi.