Gündem

CHP'li Çakırözer: Adı sansür bahanesi salgın

"Milyonların oyunu alan Demirtaş infaz paketinden yararlanamayacak"

10 Nisan 2020 13:43

Meclis Genel Kurulu’nda görüşmeleri süren infaz düzenlemesiyle ilgili söz alan CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, "İki kez cumhurbaşkanı adayı olup milyonların oyunu alan Demirtaş infaz paketinden yararlanamayacak" dedi.

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, infaz paketinden ise 'hırsızların, rüşvetçilerin, katillerin' yararlanacağını, Koronavirüs salgınıyla ilgili hazırlanan yeni torba yasa tasarısında ise sosyal medyaya sansür maddelerinin yer aldığını söyledi.

“Adı sansür, bahanesi salgın”

Meclis’e getirilmek istenen yeni torba yasa tasarısında sosyal ağların sansür edilmesine ilişkin düzenlemeler bulunduğunu belirten Çakırözer, “Youtube’u, Facebook’u, Twitter’ı, İnstagram’ı baskı altına almak istiyorsunuz. Vatandaşın fişini çekmek istiyorsunuz. Bunun ne alakası var salgınla, halka yardımla, ekonomik mücadeleyle? Adı sansür, bahanesi salgın. Salgınla mücadele adı altında gazetecileri, aydınları zindanda tutmaktan, düşünceyi cezaevine koymaktan, gazeteleri, sosyal medyayı sansürlemekten artık vazgeçin” tepkisini gösterdi. 

"100 bin hükümlüye af getiren düzenleme kapsamında suçlu olup olmadığı bile belli olmayan 90 bin tutuklu niye yok?"

İnfaz paketinin ‘adil ve eşit olmadığı için vicdanlara sığmadığını’ belirten Çakırözer, "Salgının boyutunu bile kavramayan bir düzenleme. Cezaevlerinde 12 kişilik koğuşlarda 20 kişi kalıyor. İnsanlar ya bir yatağı paylaşıyor ya yerde yatıyor. Bu düzenleme, 100 bin hükümlüye af getirirken henüz suçlu olup olmadığı dahi belli olmayan 90 bin tutukluyu salgın riski ile ölüm riski ile baş başa bırakmakta” dedi. 

“Hırsız, rüşvetçi, katile af, bunları yazana cezaevi”

Paketin gazetecilerin de aralarında bulunduğu ‘siyasi suçluları’ kapsamadığını belirten Çakırözer, şöyle devam etti:

"Yağma, hırsızlık, çete, insan ticareti, yaralama, taksirle öldürme, rüşvet, zimmet, irtikap ve daha birçok suçtan hüküm giyen binlerce kişi için infaz indirimi, açık cezaevine çıkış, korona izni ve serbest kalma imkanı var. Ama düşüncesini ifade ettiği, yazdığı, konuştuğu için cezaevinde tutulan gazeteciler için hiçbir şey yok.

"İki kez cumhurbaşkanı adayı olup milyonların oyunu alan Demirtaş infaz paketinden yararlanamayacak"

"FETÖ kumpaslarında Silivri zindanlarında haksız hukuksuz 19 ayları çalınmalarına rağmen gerçekleri yazmaktan vazgeçmeyen Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan bu pakette yok. Hülya Kılınç, Murat Ağırel, Ahmet Altan, Mümtazer Türköne, Ferhat Çelik, Aydın Keser ve daha onlarcası yok. Düşüncesi, muhalif duruşu nedeniyle haksız hukuksuz terör damgası vurulan siyasetçiler, hak savunucuları, aydınlar yok. İki kez cumhurbaşkanı adayı olup milyonların oyunu alan Selahattin Demirtaş yok. 891 gündür Silivri Cezaevi’nde tutulan Osman Kavala yok. Selçuk Kozağaçlı yok. Gaspçıyı, hırsızı, rüşvetçiyi, yaralayan, öldüreni affediyorsunuz ama bunları yazan gazetecileri içeri girecek. Bunu ne hukuk terazisi ne de vicdanlar kabul eder."

“Bir kesimin yaşamını koruma, diğerinin yaşam hakkına ihlal”

Çakırözer, cezaevinde bir kesimin yaşam hakkı korunurken, başka bir kesimin yaşam hakkının açıkça ihlal edildiğini belirtti. Çakırözer düzenlemenin yargılaması devam eden Soma, Ermenek maden cinayetleri, Çorlu, Ankara tren cinayetleri ve Aladağ yurt cinayetlerinin sorumlularına cezasızlık anlamına geldiğini belirterek, "Gezi Parkı direnişinde evlatlarımız Ali İsmail’in, Berkin’in, Abdullah’ın ölümüne sebebiyet veren güvenlik görevlileri serbest kalacak. Kadını ölüme iten erkekler, gençlerimizi zehirleyen torbacılar cezaevinden çıkacak. Ama Gezi Davasında iki buçuk yıldır, tam 891 gündür hukuksuz biçimde cezaevinde olan Osman Kavala hakkındaki bir beraat, iki tahliye, bir AİHM kararına rağmen çıkamayacak. İşte bunu hiçbir vicdana anlatamazsınız” dedi. 

“Boşalan yatakları düşünceyi hapsederek dolduracaksınız”

İnfaz paketi kapsamında gazeteciler ve muhalifler için cezaevine girme kapsamının genişletildiğine işaret eden Çakırözer, “Bir yandan ‘salgın riskini gözeterek cezaevlerini boşaltalım’ diye bir paket önümüze getirdiniz. Diğer yandan düşünceyi hapsedecek, boşalan yatakları ‘düşünce suçlularıyla’ dolduracak düzenlemeleri aynı paketle getiriyorsunuz. Basın toplantılarına, protestolara katıldıkları için; tek adam yönetiminde artık taraflı ve partili bir kimlik taşıyan cumhurbaşkanını eleşitrdikleri, sosyal medya paylaşımları konuşmaları nedeniyle yargılanan binlerce yurttaşı cezaevine sokacaksınız. Bu kabul edilemez” ifadelerini kullandı. 

“Basın İlan sopasından vazgeçin”

Kanun teklifi ile cezaevine alınacak gazetelere dahi yasak getirilmek istendiğini aktaran Çakırözer, “Basın İlan Kurumu’nun gazete yasaklaması asla kabul edilemez. Tek adam yönetimi, Basın İlan Kurumu’nu gerçekleri yazan ve eleştiren basını susturmak için sopa gibi kullanmaktan vazgeçmelidir” dedi.